20 Temmuz 2025, Pazar
Abone Ol Giriş yap
Haber Giriş: 17.01.2025 11:33 | Son Güncelleme: 17.01.2025 17:32

"Heyecandan viagra almayı bile bıraktım" demişti: Hapis riski olan Bolsonaro Trump'ın yemin törenine gidemiyor

Brezilya'da yargılanan eski Devlet Başkanı Jair Bolsonaro, başkanlık döneminde en büyük müttefiklerinden biri olan Donald Trump'ın yeniden seçilmesini coşkuyla karşılasa da hakkındaki yurt dışı çıkış yasağı nedeniyle 20 Ocak'taki yemin törenine katılamıyor
Victor Moriyama / The New York Times
Victor Moriyama / The New York Times
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült
email [#52C1F5] Created with Sketch. Her gün aynı saatte, en önemli gelişmeler e-posta kutunda! Şimdi ücretsiz üye ol, gündemi kaçırma!

Jack Nicas / The New York Times

Brezilya’nın eski devlet başkanı Jair Bolsonaro son birkaç yıldır seçim kayıpları, ceza davaları, tartışmalı elçilik ziyaretleriyle zorlu bir dönem geçirdi. Ancak Bolsonaro geçen hafta ABD’de başkan seçilen Donald Trump’ın yemin törenine davet edildiği haberini alarak moralini yükseltebildi.
 
Bolsonaro, salı günü daveti aldıktan sonra yaptığı açıklamada “Trump’ın davetiyle kendimi çocuk gibi hissediyorum. Çok heyecanlandım. Artık Viagra bile kullanmıyorum. Trump’ın bu jesti gurur verici bir şey, değil mi? Kim Trump? Dünyanın en önemli adamı” ifadeleriyle alaycı bir yorum yaptı.
 
Ancak gerçeklerin planları bozma gibi bir durumu var.  Brezilya Yüksek Mahkemesi, Bolsonaro’nun 2022’deki yeniden seçim yenilgisinin ardından bir darbe girişiminde bulunmaya çalışıp çalışmadığını soruşturan bir dava kapsamında pasaportuna el koydu. Bolsonaro, pazartesi günü yapılacak yemin törenine katılmak aynı zamanda siyasi rakibi olan bir Yüksek Mahkeme yargıcından özel izin talep etmek zorunda kaldı.

Yemin törenine gidemiyor

Çarşamba günü, Brezilya Başsavcısı Bolsonaro’nun talebinin reddedilmesini tavsiye etti. Bolsonaro ise töreni evinden izlemek zorunda kaldığını kabul etti.
 
Trump makamına geri dönerken Bolsonaro’nun mahkeme kararıyla evinde kalması, iki siyasi benzerin görevlerinden ayrıldıktan ve seçimde hile iddiasında bulunduktan sonra izledikleri birbirinden farklı yolları özetliyor.
 
2025’te Trump Beyaz Saray’a dönerken, Bolsonaro hapishaneye doğru bir yolculuğa çıkabilir.
 
Bolsonaro’ya yönelik üç ayrı ceza soruşturması hızla ilerliyor ve Bolsonaro’nun yakında ülke tarihinin en dikkat çekici davalarından birinin merkezinde olabileceği beklentisi var.
 
“Her an izleniyorum,” diyen 69 yaşındaki Bolsonaro, canlı geçen 90 dakikalık röportajında şikayetlerini dile getirdi, komplo teorilerini tekrarladı ve geleceğiyle ilgili endişelerini itiraf etti. Bolsonaro “Bence sistem beni hapse atmak istemiyor; beni tamamen ortadan kaldırmak istiyor,” ifadelerini kullandı.

Musk ve Zuckerberg'i övdü

Ancak ABD’deki gelişmeler Bolsonaro’ya yeni bir umut verdi. Trump, Elon Musk ve Mark Zuckerberg’in ifade özgürlüğü için küresel bir mücadele başlattığını söyleyen Bolsonaro, bunun Brezilya’daki siyasi ortamı bir şekilde değiştirebileceğini umut ettiğini belirtti. “Sosyal ağlar seçimleri belirliyor” dedi.
 
Bolsonaro yıllardır, Brezilya Yüksek Mahkemesi yargıçlarından Alexandre de Moraes’i muhafazakar sesleri sansürlemek ve kendisini siyasi olarak hedef almakla suçluyor. Moraes, bir demokraside internet üzerindeki en agresif denetimlerden birini gerçekleştiren figürlerden biri haline geldi. 2020’den bu yana Brezilya’da en az 340 hesabın sosyal ağlar tarafından engellenmesini emreden Moraes, bu kararlarının gerekçelerini sıklıkla gizli tutuyor.
 
Brezilya’daki durum Musk ile bir çatışmaya yol açtı ve X’in yasaklanmasıyla sonuçlandı. Musk sonunda geri adım attı. Ancak bu anlaşmazlık, Bolsonaro’nun Brezilya Yüksek Mahkemesi hakkındaki şikayetlerine dünya genelinde dikkati çekti.
 
Zuckerberg’in geçen hafta şirketinin “Başkan Trump ile iş birliği yaparak, daha fazla sansür isteyen yabancı hükümetlere karşı koyacağını” söylemesi, Bolsonaro’yu memnun etti. Zuckerberg’in örneklerinden biri, Latin Amerika’da şirketlerin içerikleri sessizce kaldırmasını emreden “gizli mahkemeler” oldu.

Brezilyalı yetkililer bunu bir uyarı olarak algıladı. Ertesi gün, de Moraes sosyal ağların Brezilya’da yalnızca Brezilya yasalarına uymaları durumunda faaliyet gösterebileceği uyarısında bulunarak, “büyük teknoloji yöneticilerinin meydan okumalarına aldırılmaksızın” hukukun üstünlüğünün geçerli olacağını belirtti.
Bolsonaro ise durumu farklı değerlendirdi. “Zuckerberg’i sevmeye başladım. Özgürlük ve iyi insanların dünyasına hoş geldin” dedi.
 
Bolsonaro’nun sansürden daha büyük sorunları var. Brezilya federal polisi, geçen yıl içinde üç ayrı davada Bolsonaro’yu suç işlemekle resmi olarak itham etti.

Bolsonaro'nun karşı karşıya olduğu davalar

İlk davada, polis, Bolsonaro’nun devlet hediyesi olarak aldığı mücevherlerin satışından para aldığını iddia etti. Bu hediyeler arasında Suudilerden gelen bir elmas Rolex saat de bulunuyor. Söz konusu saat, Bolsonaro’nun bir yardımcısı tarafından Pennsylvania’daki bir alışveriş merkezinde satılmıştı. Bolsonaro, durumun, bu tür hediyelerin kime ait olduğuna dair net kuralların olmamasından kaynaklandığını savundu.

İkinci davada ise polis, Bolsonaro’nun Covid-19 aşı kayıtlarını sahtelemek için bir komploya karıştığını belirtti. Bu komplo, ABD’ye seyahat edebilmesi için düzenlenmişti. Bolsonaro, aşı olmadığını söyledi ancak kayıtlarının sahte olduğuna dair herhangi bir çabadan haberdar olmadığını iddia etti.
 
En ciddi suçlamada ise polis, Bolsonaro’nun bir darbe gerçekleştirmek amacıyla “plan yaptığını, bu planda hareket ettiğini ve doğrudan ve etkili bir kontrol sağladığını” ileri sürdü.
Federal polis, yakın zamanda toplam 1105 sayfadan oluşan iki rapor yayımladı. Bu raporlarda, Bolsonaro’nun, seçim galibi Luiz Inácio Lula da Silva’nın göreve başlamasını engellemek için ulusal acil durum ilanını içeren bir kararnameyi bizzat düzenlediği belirtildi.
Polis, Bolsonaro’nun bu planı, Brezilya ordusunun üç liderine sunduğunu, ancak bunlardan ikisinin katılmayı reddetmesi üzerine vazgeçtiğini açıkladı.
 
Bolsonaro röportajde herhangi bir darbe planını şiddetle reddetti ve sonuçta görevi devrettiğini vurguladı.
Bolsonaro, seçimlerin çalındığına inandığı için olağanüstü hâl ilanını düşündüğünü, ancak de Moraes’in partisinin seçim sonuçlarını iptal etme talebini reddettiğini belirtti. Daha sonra ekibinin, bu önlemin Kongre tarafından da onaylanması gerektiğini fark ettiğini söyledi.
 
Ancak polis, komplonun merkezinde çok daha karanlık bir plan olduğunu ileri sürdü: Lula, onun yardımcısı ve de Moraes’e suikast düzenlemek. Polis, suikastları planladığı iddia edilen beş kişiyi tutukladı; bu kişilerin dördü Brezilya’nın seçkin bir askeri birimine mensup.
 
Polis, bu kişilerin Lula’nın yemin töreninden birkaç hafta önce de Moraes’in mahallesine konuşlandığını ve hâkimi kaçırmaya hazır olduklarını, ancak Bolsonaro’nun olağanüstü hâl ilan etmemesi üzerine plandan vazgeçtiklerini belirtti.

Polis, Bolsonaro’nun bu plandan haberdar olduğunu öne sürdü. Polis tarafından açıklanan en somut bağlantı, planın başkanlık ofislerinde yazdırıldığı ve daha sonra başkanlık konutuna götürüldüğü oldu.

Bolsonaro ise bu tür bir plandan haberdar olduğunu reddetti.  “Bu olası planı kim yaptıysa o kişi hesap vermeli” diyen Bolsonaro, “Benim tarafımdan üç otoriteyi hedef alan bir girişim olmadı” diye devam etti.

© 2025 The New York Times Company