19 Aralık 2024, Perşembe Gazete Oksijen
Haber Giriş: 21.02.2024 15:44 | Son Güncelleme: 21.02.2024 15:53

New York Times yazdı: ABD nasıl dünyanın en büyük gaz tedarikçisi oldu?

ABD son yıllarda dünyanın bir numaraları gaz tedarikçisi haline geldi. Bu değişim petrol ve gaz şirketlerine kzanç sağlarken ülkenin yurtdışındaki etkisini de güçlendirdi
New York Times yazdı: ABD nasıl dünyanın en büyük gaz tedarikçisi oldu?

Brad Plumer ve Nadja Popovich / The New York Times

Amerika Birleşik Devletleri yurtdışına neredeyse hiç gaz satmazken sadece sekiz yıl içinde dünyanın bir numaralı gaz tedarikçisi haline geldi. Bu, petrol ve gaz şirketlerine kazanç sağlayan ve ABD'nin yurtdışındaki nüfuzunu güçlendiren kayda değer bir değişim. Ancak iklim aktivistleri sıvılaştırılmış doğal gaz ihracatının artmasının küresel ısınmayı daha da kötüleştirebileceğinden endişe ediyor.

Kapasitesi iki katına çıkacak

Geçtiğimiz ay Biden yönetimi, sıvılaştırılmış doğal gaz ihraç eden yeni tesislerin iklim değişikliği, ekonomi ve ulusal güvenlik üzerindeki etkilerini incelemek için izin sürecini duraklatacağını söyledi. Duraklatmaya rağmen ABD, halihazırda izin verilen ve yapım aşamasında olan projeler nedeniyle 2027 yılına kadar ihracat kapasitesini neredeyse iki katına çıkarma yolunda ilerliyor. Ancak bunun ötesindeki herhangi bir genişleme artık şüpheli.

Daha fazla ihracata izin verilip verilmeyeceğine ilişkin tartışmanın özünde çetrefilli bir soru var: Dünyanın dört bir yanındaki hükümetler fosil yakıtlardan uzaklaşma sözü verirken, dünyanın daha ne kadar doğal gaza ihtiyacı var?

Sevkiyat nasıl arttı?

Amerika'nın gaz ihracatı patlaması başlangıçta birçok yetkiliyi şaşırttı. 2000'li yılların başında doğal gaz ülke içinde nispeten azdı ve şirketler Katar ve Avustralya gibi yerlerden gaz ithal etmek üzere terminaller inşa etmek için milyarlarca dolar harcıyordu. Fracking tüm bunları değiştirdi. 2000'li yılların ortalarında ABD'li sondajcılar şeyl kayalarından büyük miktarda ucuz doğal gaz rezervi çıkarma yöntemlerini mükemmelleştirdi. Aynı zamanda, özellikle Japonya'nın 2011 yılında Fukuşima reaktörünün erimesinin ardından nükleer santrallerini kapatması ve daha fazla yakıt talep etmeye başlamasıyla dünyanın başka yerlerinde de doğal gaz fiyatları yükselmeye başladı.

Bu da çarpıcı bir tersine dönüşe yol açtı. Cheniere Energy liderliğindeki ABD şirketleri, ithalat terminallerini ihracat terminallerine dönüştürmek için milyarlarca dolar daha harcamaya ve ABD gazının diğer ülkelere sevkiyatı artmaya başladı. 

"Fiyatları düşük tutuyor"

Doğal gaz en kolay boru hattı ile taşınır. Okyanuslar ötesine göndermek için gazın eksi 162 Celsius dereceye kadar soğutularak sıvı hale getirilmesi gerekir. Sıvılaştırılmış doğal gaz üretme ve nakletme süreci karmaşık ve maliyetli olsa da ABD doğal gaz fiyatları ile denizaşırı fiyatlar arasındaki fark yeterince büyükse, bu işlem kar getiriyor. Rice Üniversitesi Enerji Çalışmaları Merkezi'nin kıdemli direktörü Kenneth Medlock, "İş ekonomiye geliyor. Amerika Birleşik Devletleri'nde üretim artmaya devam ediyor, bu da fiyatları düşük tutuyor. Ve dünyanın geri kalanında büyük bir talep artışı görmeye devam ediyoruz" ifadelerini kullandı.

İhracat patlaması Amerika'nın enerji jeopolitiğindeki rolünü değiştirdi. Avrupa son yıllarda Amerikan gazının en büyük ithalatçısı haline geldi ve Rusya'nın 2022'de Ukrayna'yı işgalinden bu yana kıtanın Rus gazına olan bağımlılığını yarıdan fazla azaltmasını sağladı. Gelecekte Avrupa'nın rüzgar ve güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına daha fazla yer vererek gaza olan iştahını azaltması bekleniyor. Doğal gaz için ana büyüme pazarlarının, yakıtı elektrik, ısınma veya endüstriyel amaçlarla kullanmak isteyen Çin, Hindistan, Pakistan, Bangladeş ve Vietnam gibi hızla büyüyen Asya ülkeleri olması bekleniyor.

İklim tartışmaları

Ancak ABD'nin ihracatı hızla artmaya devam ettikçe, eleştirmenler dünya çapında daha fazla gaz taşımanın ve satmanın iklim değişikliğine etkisi konusunda endişelerini dile getirdiler. Enerji Bakanlığı bu konuyu en son 2019 yılında incelediğinde, ABD sıvılaştırılmış doğal gazının genellikle dünyada kullanılan diğer kömür veya gaz türlerinden daha az sera gazı emisyonu ürettiği sonucuna varmıştı. Bu da ABD gazının diğer fosil yakıtların yerini alması halinde daha fazla ihracatın iklim değişikliği için faydalı olabileceği anlamına geliyordu. 

Ancak bazı çevreciler, analizin doğal gaz üretimine eşlik edebilecek gezegeni ısıtan tüm metan sızıntılarını tam olarak hesaba katmadığını ve gaz bolluğunun kömür yerine daha temiz yenilenebilir enerjinin yerini alıp alamayacağını incelemediğini savunarak bu sonuçlara itiraz etti. Enerji Bakanlığı'nın yeni projeler için izinleri askıya alırken bu sorular üzerinde çalışması bekleniyor. Bu arada, ABD'deki doğal gaz patlaması, izinlerin durdurulmasına rağmen henüz sona ermiş değil.

Enerji Enformasyon İdaresi'ne göre 2016'dan bu yana ABD'li enerji şirketleri Teksas, Louisiana, Maryland ve Georgia'da günde yaklaşık 322 milyar litre küp sıvılaştırılmış doğal gaz ihraç edebilecek yedi büyük tesis inşa etti. Körfez Kıyısı boyunca halihazırda izin verilmiş ve yapım aşamasında olan beş proje daha 2027 yılına kadar günde 274 milyar litre küp daha ihraç edebilecek ve Amerika'nın ihracat kapasitesini neredeyse iki katına çıkaracak. Şu anda Meksika'da ABD gazını boru hattıyla alıp yurtdışına gönderecek üç tesis daha inşa ediliyor.

Ancak bir danışmanlık firması olan Clearview Energy Partners tarafından yapılan araştırmaya göre, bu duraklama ABD ve Meksika'da önerilen ve inşa edilmesi halinde ihracat kapasitesini günde 283 milyar litre küp daha artırabilecek yaklaşık bir düzine projeyi etkileyebilir. Bu projelerin nihai olarak hayata geçip geçmeyeceği henüz belli değil. Uzmanlar, bu kadar çok proje belirlenmişken, gaz üretiminden kaynaklanan metan sızıntılarının mümkün olduğunca düşük tutulmasını sağlamanın çok önemli olacağını söylüyor. 

© 2024 The New York Times Company