Megan Specia / The New York Times
İngiltere Oxford'daki Grand Café'nin altın boyalı tavanlarının altında bir sandalyede oturan Liz Coleman, "Kalbim çayda ama kahvesiz de asla yaşayamam" dedi. 31 yaşındaki Coleman, bu ay yakındaki bir konferansa ara verdiği sırada yudumladığı badem sütlü latte ile kafein ihtiyacını karşılıyordu. İran kökenli bir İngiliz kadın olarak ev hayatında çayın önemli bir yeri olduğunu ancak dışarı çıktığında her zaman kahve içtiğini söyledi.
Çay, 1650'lerde Hollandalı tüccarların Çin'den Avrupa'ya getirmesiyle Britanya'nın kültürel dokusunun derinliklerine işledi. Yüzyıllardır süregelen gelenek onu ülkenin en sevilen sıcak içeceği haline getirdi. Ancak uzun zamandır rakibi olan kahve, bu statüye giderek daha fazla meydan okuyor ve yakın zamanda yapılan bir anket, sonunda çayın ilk sıradan çıktığını ve iki endüstrinin içeceklerini savunurken bir istatistik savaşı başlattığını öne sürdü. Peki, kahve gerçekten de Britanyalıların yeni ulusal içeceği mi?
Turistler çay, İngilizler kahve istiyor
Tarihçilerin İngiltere'nin en eski kahvehanelerinden bazılarının izini sürdüğü ve son yıllarda yeni bir özel kafelerin patladığı Oxford'daki kafe müdavimleri için bu durum karmaşık. Grand Café, 1650 yılında kurulmuş bir kahvehanenin yerinde bulunuyor. Geçenlerde bir sabah kafenin sahibi Ham Raz, turistlerin sandviç, çörek ve keklerinin yanında genellikle çay sipariş ettiklerini, ancak İngiliz müşterilerin genellikle kahve içtiklerini söyledi. Raz, 30 yıl önce Oxford'a ilk geldiğinde İngilizler'in bu kadar risk almak istemediğini anlattı. 51 yaşındaki Raz, "Şimdi herkes kahve yapıyor ve insanların davranışları değişiyor" diye konuştu.
Son zamanlardaki kahve patlaması, Britanya'nın Costa Coffee'si ve Starbucks gibi Amerikan markaları da dahil olmak üzere kitlesel pazar kahve zincirlerinin ulusal bir espresso takıntısını başlattığı 1990'ların sonu ve 2000'lerin başına kadar gidebilir. Ancak belki de Oxford'un yeni kafeleri, müşterilerinin yüksek kaliteli, artizan kahve tercihlerinden hareketle, içeceğin Britanyalıların rutinleri ve cüzdanları üzerindeki yükselen iddiasına bir pencere sunabilir. Missing Bean kafede Liz Fraser not defterine bir şeyler karalıyor ve çift shot cortado'nun tadını çıkarıyordu. Oxford doğumlu bir seyahat yazarı olan 48 yaşındaki Fraser, ilk gerçek kahvesini çok net hatırlıyor. Fraser, "İlk cappuccino'mu 1998'de, ilk kızım doğduktan hemen sonra İngiltere'de içtim. Farklı bir ülkeye adım atmış gibi hissettim" dedi ve o zaman kadar sadece hazır kahve içtiğini anlattı.
Günde 98 milyon kahve içiliyor
İngiliz Kahve Derneği'ne göre, İngiltere'deki hanelerin yüzde sekseni, özellikle 65 yaş ve üzerindekiler, ev içi tüketim için hala hazır kahve satın alıyor ancak öğütülmüş kahve ve kapsüllerin popülaritesi özellikle genç nesiller arasında artıyor. Ülkede günde yaklaşık 98 milyon fincan kahve içiliyor. The Missing Bean 2009 yılından bu yana sıcak kahve sunuyor. Kafenin kurucularından Ori Halup, o zamandan bu yana özel kahve kültürünün neredeyse her köşede bulunan zincirlere alternatif olarak patlama yaptığını söyledi. Halup, "O zamanlar gururla burada bulabileceğiniz tek iyi kahvenin biz olduğumuzu söylerdim ama şimdi size Oxford'da kahve içebileceğiniz 10 harika yer sayabilirim. Bu kadar seçenek olması inanılmaz" diye ekledi.
The Missing Bean, bazıları Oxford dışında olmak üzere beş kafe, bir kavurma tesisi, bir fırın ve Britanya'nın dört bir yanına sevkiyat yapan bir online mağazayı kapsayacak şekilde büyüdü. Kafelerin tezgâhlarının arkasındaki baristalar her içeceğe zaman ayırıyor, özen gösteriyor ve sütü dökerken köpüklü sütte latte için sanat yapamak da dâhil olmak üzere dikkat ediyorlar. Halup, "Bu, evde yapamayacağınız bir şey ve her zaman sihir katıyor. Çoğu insanın espresso makinesi, öğütücüsü ve diğer şeyleri yok" diye konuştu.
Ancak Halup, çayın ulusal ruhun içinde hala büyük bir yer tuttuğunu da kabul ederek, "Bence insanlar hala kahveden daha fazla çay içiyor, sadece farklı bir şekilde. Evde çay içiyorsunuz çünkü dışarıda içilen bir kahveye kıyasla neredeyse bedava" dedi. Halup, Britanya'da artan kahve kültürünün çayı dışladığı yönündeki son raporlara şüpheyle yaklaşan pek çok kişiden yalnızca biri.
Her gün 100 milyon fincan çay içiliyor
Statista tarafından Ağustos ayında yayınlanan bir araştırma sadece 2 bin 400 kişiyi kapsıyordu. Ancak katılımcıların yüzde 63'ü düzenli olarak kahve içtiklerini söylerken sadece yüzde 59'u düzenli olarak çayı tercih ettiğini belirtti. Birleşik Krallık Çay ve İnfüzyon Birliği CEO'su Sharon Hall yaptığı açıklamada, Britanyalıların her gün 100 milyon fincandan fazla çay içtiğini, bunun da kahve için tahmin edilen toplamdan 2 milyon daha fazla olduğunu söyledi.
Kantar tarafından paylaşılan verilere göre İngiliz tüketiciler Ağustos 2022'den geçen aya kadar süpermarketlerden çaya kıyasla neredeyse iki kat daha fazla kahve paketi satın aldı. Ancak bu kanıt tartışmaya açık: 200 poşet çaydan oluşan bir paket, normalde yaklaşık 30 fincan yapacak olan 200 gramlık bir öğütülmüş kahve paketinden çok daha uzun süre dayanır. Kahve genellikle daha pahalı olmasına rağmen, İngiliz süpermarketlerinde kahve için harcanan toplam para da çayın iki katından fazla. Oxford'un en eski taze kavrulmuş kahve ve kaliteli çay tedarikçisi olmakla övünen Cardews of Oxford'da çalışanlar, insanların giderek daha fazla kahve aradığı konusunda hemfikirdi. Ancak turistler özünde İngiliz olan bir şeyler arama eğilimindeydi.
Tezgâhın arkasında çalışan Isaac Lloyd, "Bize sık sık en İngiliz çaylarımızı soruyorlar. Onlara nazikçe aslında bu çayların hiçbirinin İngiltere'de yetişmediğini, ancak İngiliz karışımlarımız olduğunu söylemek zorunda kalıyorum" dedi. 18 yaşındaki Lloyd, bir müşterinin çay mı yoksa kahve mi alacağını tahmin etmekten hoşlandığını ve çoğu zaman bu ayrımın kuşaklar arası olduğunu söyledi. Ancak iş arkadaşı Charlie Jordan, insanların kendisini sık sık şaşırttığını anlattı. 28 yaşındaki Jordan, "Çay yapma ritüeli, pek çok insanın hoşuna gidiyor gibi görünüyor" dedi ve bunun her yaştan insanı kapsadığını söyledi. Lloyd gülerek, "Çoğu insan sabahları kendilerini yataktan en hızlı kaldıran şeyi istiyor" diye ekledi.
© 2023 The New York Times Company