Katrina Miller / New York Times
Çarşamba sabahı erken saatlerde, Rusya’nın Kamçatka Yarımadası açıklarında kaydedilen en büyük depremlerden biri meydana geldi. Pasifik kıyı şeridindeki tsunami uyarı merkezleri hızla harekete geçerek, büyük depremlerle sıkça oluşan dev okyanus dalgalarına karşı uyarılar yayımladı.
Ancak sabah saatler ilerledikçe bu merkezler uyarıları iptal etmeye başladı, çünkü beklenen büyük dalgalar ortaya çıkmadı. Peki ne oldu?
Oregon Üniversitesi’nde jeofizikçi olan Diego Melgar’a göre, tsunamilerin beklenenden daha zayıf olmasının nedenlerinden biri depremin büyüklüğüyle ilgili olabilir. Melgar şu ifadeleri kullandı: “Büyük var, bir de gerçekten çok daha büyük var”
Melgar’a göre, son olayın tahmini büyüklüğü bilim insanlarının depremlerin şiddetini ölçmekte kullandığı ölçeğe göre 8.7 veya 8.8 civarındaydı. Buna karşın, 2004’te Endonezya’yı ve 2011’de Japonya’yı vuran yıkıcı tsunamiler yaklaşık 9 büyüklüğündeydi.
Melgar, kulağa yakın gibi gelse de bu farkın oldukça büyük olduğunu belirtiyor. Çünkü deprem ölçeği logaritmik: 9 büyüklüğünde bir olay, 8.7 büyüklüğündeki bir olaya kıyasla yaklaşık 10 kat daha fazla enerji barındırırken, 8.8 büyüklüğündeki bir olaya göre yaklaşık 3 kat daha fazla enerjiye sahip.
Çarşamba günü meydana gelen deprem, dünyanın tektonik plakalarından birinin diğerinin altına kaydığı bir bölgede oluştu. Bu durum deniz tabanının yukarı ve aşağı hareket etmesine neden olarak, okyanus boyunca yayılan bir dalga yaratabilir.
Melgar’a göre mevcut modeller, Çarşamba günkü depremin yüzlerce kilometre uzunluğundaki bir deniz tabanı boyunca gerçekleştiğini gösteriyor. Depremin ne kadar uzun sürdüğü, tsunaminin ne kadar enerjik olabileceğini belirliyor.
Daha büyük bir deprem genellikle daha büyük bir dalga yaratır. Ancak dalganın büyüklüğü, iki tektonik plakanın kesiştiği hat boyunca hareketin farklı derinliklerindeki detaylara bağlı.
"Depremin detaylarını ortaya çıkarmak aylar sürebilir"
“Her deprem aynı değildir” diyen Melgar şöyle devam etti: “Detayları hâlâ çözmeye çalışıyoruz. Ne olduğunu tam olarak anlamak haftalar, hatta aylar sürebilir”
Melgar'a göre muhtemelen, bu deprem yıkıcı bir dalga yaratmak için yeterince büyük değildi. Melgar, “Yanlış anlamayın, yine de devasa, ama 2004 ve 2011’deki depremler gerçek dev depremlerdi” ifadelerini kullandı.
Tsunamiler, rüzgârla oluşan yüzey dalgalarından farklı bir yapıda. Tsunamiler daha derinlerde meydana gelirken suya elinizi daldırıp yukarı aşağı hareket ettirerek oluşturduğunuz dalgalara daha çok benzer.
Melgar, Çarşamba günkü olayı biraz şiirsel bulduğunu söyledi: 1952’de aynı bölgede bir deprem meydana gelmişti. O olay, Hawaii kıyılarına çok az uyarıyla ulaşan yaklaşık 3.6 metre yüksekliğinde bir dalgayı tetiklemişti. Bu kez, Pasifik Okyanusu’ndaki uyarı merkezleri ağı sayesinde dünya daha hazırlıklıydı.
Melgar, “Uyarılar zamanında gönderildi. Bu büyük bir başarı” şeklinde konuştu.
© 2025 The New York Times Company