Onu, yüzüne büyük gelen gözlükleri ve rengarenk kıyafetleriyle modern bir anka kuşu gibi hatırlıyor olabilirsiniz. Böyle simalarla ilgili haberler çıktığı zaman insan, ‘belli ki ünlü biri’ diyor ister istemez ve başlıyor merakla kim olduğunu öğrenmeye…
Zaten başka türlü dünyanın ve 3-4 kuşağın aynı anda moda ikonlarından biri olunamaz, bütün tasarım endüstrisinin tavsiye almak için sıraya girdiği bir stil kabilesi lideri olarak kabul edilemez, 9 Amerikan Başkanı’na dekorasyon hizmeti verilemez.
Ve bütün bu saydıklarımı hesaba kattığınızda, inanın başkan olmak çok daha kolaydır.
Tümünü başaran ve bir asrı aşkın süredir parlayan Iris Apfel artık bizimle değil ve muhtemelen gittiği yerin en renkli personası o olacak.
ABD’de, 29 Ağustos denildiğinde akla iki büyük olay gelir. Biri, Ida Kasırgası, diğeri Iris Apfel’in doğumgünüdür. 1 Mart 2024’de yani 102 yaşında hayata gözlerini yuman Apfel, bir asrı aşkın süre dünyanın tüm felaketlerine ve karışıklıklarına şahit olmasına rağmen karakteri ve kariyeri ile daima renkli, enerjik, motive edici ve üretken bir olarak hatırlanacak ve bir rol model olacak.
Kumaş atıklarıyla oynayarak büyüdü
102 yıl, hiçbir anı kaçırmadan yaşayan bu kadın New York, Queens doğumlu. Büyükannesinin verdiği kumaş artıklarıyla oyunlar oynayarak büyüyen Iris’i çok heyecanlandıran bu aktiviteler, onun hayatının teması oldu. Uslu olduğu günlerde bu kumaşlardan bir kısmını eve götürmesine izin verdiler ve bunu otobiyografisinde, ‘Geriye dönüp baktığımda, o anların bana, kumaşı derin bir bağlılıkla sevmeyi öğrettiğini görüyorum’ diyerek anlatmış Apfel.
Çağdaş Amerikan moda, tekstil, iç tasarım ve aksesuar maksimalizminin kahramanı olma yolundaki ikinci adımı ise, 12 yaşında Manhattan antika pazarlarından mücevher toplamaya başlaması oldu. New York Üniversitesi’nde Sanat Tarihi okuyan ve Wisconsin Üniversite’sinde sanat okuluna giden bu istisnai ikon, mezun olduktan sonra çeşitli dergilerde çalışırken ve eşzamanlı olarak da illüstratör Robert Goodman’ın asistanlığını yaptı. 1948 yılı, onun rollercoaster tarzı kariyerini başlatan Carl Apfel ile evlendiği tarih. ‘Couple goal’, iki yıl içinde Old World Weavers isimli bir tekstil firması kurdular ve 1992 yılına kadar, değerli ve özgün kumaşlar bulmak, onları bir marka çatısı altında koleksiyonlara dönüştürmek ve onlarla mekanlar tasarlamak için dünyayı dolaştılar. Zamanla Old World Weavers’ın hem tarihi, hem egzotik sayılabilecek eklektik tarzının Iris Apfel stili ile birleştiğini görüyoruz. Elle dokunan kumaşlar, baskı kumaşlar, aksesuarlar satan ve Amerika yüksek sosyetesinin üst düzey mekanlarını tasarlayan Apfel çiftinin bu anlamdaki ulaşılması zor zirvesi, Harry S. Truman, Eishenhower, Kennedy, Johnson, Nixon, Ford, Carter, Reagan ve Clinton gibi dokuz Amerikan Başkanı’nın ortak noktası ve hepsinin biricik dekoratörü olmasıdır. Beyaz Saray’a yaklaşık 60 yıl boyunca girip çıkabilen nadir insanlardandı.
“Herkes gibi düşünmek zorunda değilsiniz”
Tüm kariyerini de sattığı nadide kumaşlar gibi elleriyle ören Iris Apfel’in bize sunduğu en önemli fikir, minimalizmin tersine çokluğa, çoklu olmanın erdemine, içsel ifade özgürlüğüne, kendini ifade etmenin coşkusuna direnmememiz, hatta bunu da ‘moda öyle emrediyor’ diye yapmamamız gerektiğidir. ‘Herkes için her şey olmak zorunda kalırsanız, sonunda hiç kimse için ‘hiçbir şey’ olmazsınız. Giyinme şeklim, etiketleme ihtiyacı hisseden bazıları için farklı veya eksantrik olabilir, ama bu sizi hiç ilgilendirmiyor bana göre. Ben bakılmak için giyinmiyorum; kendim için giyiniyorum. Herkes gibi giyinmediğinizde herkes gibi düşünmek zorunda kalmazsınız.’ diyor.
Yıl 2005’i gösterdiğinde ve Apfel 84 yaşındayken, Metropolitan Sanat Müzesi, Kostüm Akademisi onun kıyafetleri ve aksesuarlarından oluşan bir sergi açtı. Adı Rara Avis’ti (Nadir Kuş), bir yıl sergi açık kaldı ve Apfel’in alamet-i farikası olan tüm stili, sayısız markaya da o tarihlerde ilham kaynağı olmuştur. Örneğin pespembe bir Barbie gerçeği, 2018 yılında onun adını taşıyan bebek Barbie versiyonu ile gökkuşağına dönüştü. 100 yaşına beş gün kala, Zenni Optical gözlükleri ile Zennital koleksiyonunu piyasaya sürdü, MAC Cosmetics (2011) ve Ciaté London (2022) için makyaj ürünü koleksiyonları yarattı, aynı yıl Ruggable, onun adına bir halı koleksiyonu çıkarttı. Ve yine 2022’de global moda markası H&M ile ortak bir koleksiyon kurguladı.
Paşabahçe’nin de yüzü olmuştu
Kitabında bu popülerliği ile ilgili, ‘İnsanların adımı bilmesini veya yüzümü tanımasını, bir moda ikonu olarak anılmayı hiç beklemiyordum. Doksanlı yaşlarımda bir kapak kızı ya da bir kozmetik şirketinin yüzü olma hayalim yoktu...’ diye yazan Apfel, ‘Eğer bir şey bana heyecan verici ve ilginç geliyorsa onu yaparım ve daha sonra bunun hakkında endişelenirim. Çünkü yeni şeyler yapmak çok fazla enerji ve güç gerektirir. Bir beceride ustalaşmayı öğrenmek, korkuları bir kenara itmek kolay değil, yorucudur. Çoğu insan akışına bırakmayı tercih eder; bu çok daha kolaydır. Ama işin doğrusu, hiç de ilginç değildir’ diyerek iyi fikir karşısında karnında oluşan kıpırtılardan bahsediyor. Bu kıpırtılardan biri de Citroën DS3 süpermini aracının lansman yüzü olarak direksiyona kurulduğunda olmalı. O sırada Apfel, 94 yaşındaydı.
2018 yılında Paşabahçe’nin global markası Nude ile de bir iş birliği yapan ve markanın mantrası olan ‘Yalın güzeldir’ sloganını Irisleyen tasarımcı, ‘Yalnızca denemezseniz başarısız olursunuz’ diyerek ve ardında bir sürü eser, bir dünya kumaş ve bir müze dolusu gözlük bırakıp, bize veda etti.
Ancak belli ki bir sürü rengi yanında götürdü.