28 Temmuz 2025, Pazartesi
Abone Ol Giriş yap
Haber Giriş: 10.07.2025 11:29 | Son Güncelleme: 10.07.2025 11:50
Makaleyi sesli dinle • 2:25

Yapay zekâ sanatçısı Ai-Da, Kral Charles’ın portresini tanıttı

Dünyanın en gelişmiş robot sanatçısı olarak anılan Ai-Da, son eseri 'Yapay Zekâ Kralı'nı tanıttı. İnsansı robot, sanatta yapay zekâ katkısını "bir tehdit değil, etik bir tartışma zemini” olarak tanımladı
Yapay zekâ sanatçısı Ai-Da, Kral Charles’ın portresini tanıttı
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Sanatın sınırlarını yalnızca malzeme ya da teknik değil, artık yaratıcının kimliği de tanımlıyor. Bunun son örneği, dünyanın ilk ultra-gerçekçi insansı robot sanatçısı Ai-Da’dan geldi. 2019’da Ada Lovelace’tan esinlenerek geliştirilen ve adını da ondan alan Ai-Da, bu kez İngiltere Kralı III. Charles’ın bir portresiyle sanatseverlerin karşısına çıktı.

Cenevre’de Birleşmiş Milletler’in düzenlediği “AI for Good” zirvesi kapsamında sergilenen “Algorithm King” (Yapay Zekâ Kralı) adlı eserde, Ai-Da yalnızca bir portre değil, bir pozisyon ortaya koydu. Kral Charles’ın çevrecilik ve inançlar arası diyalog yönündeki duruşundan ilham aldığını söyleyen robot, “Bu portreyle onun bu çabalarını kutlamak istedim” dedi.

Yapay zekâ algoritmalarıyla çalışan Ai-Da, farklı sanat disiplinlerine uyarlanabilen değiştirilebilir kollarıyla resim, heykel ve çizim yapabiliyor. Daha önce Alan Turing’in portresini yapmış ve bu eser müzayedede 1 milyon doların üzerinde bir fiyata satılmıştı.

Ai-Da Robot

Ancak Ai-Da, sanatını yalnızca maddi bir değer üzerinden tanımlamıyor:

“Sanatımın amacı para kazanmak değil; teknolojiyle etik, yaratıcılık ve toplumsal dönüşüm arasında bir köprü kurmak.”

Ai-Da’yı geliştiren ekipte yer alan sanat tarihçisi Aidan Meller de projeyi “insan sanatçıların yerine geçmek için değil, sanatın dönüşen anlamı üzerine düşünmek için” kurguladıklarını belirtiyor.

Yeni bir sanat anlayışının eşiğinde mi?

Ai-Da, bir robot olarak, sanatın yalnızca “insan işi” olup olamayacağına dair klasik tartışmayı yeniden alevlendiriyor. Kendisine yöneltilen “Peki bu gerçekten sanat mı?” sorusuna verdiği yanıt net:

“Yaratıcıyım, eserlerim özgün. Ama sanat olup olmadığına insanlar karar verecek. Bu da zaten sanatın doğasını sorgulamak için önemli bir başlangıç.”

Sanat dünyasında hâlâ cevabı net olmayan bir soru var: Yapay zekâ üretimi bir tablo ya da heykel, sanat olarak kabul edilebilir mi? Yoksa bu sadece programlanmış bir algoritmanın çıktısı mı?

Bir etik manifesto gibi

Ai-Da, eserini tanıttığı açıklamasında şu ifadeleri kullanıyor:

“Yapay zekâ, sanat dâhil olmak üzere hayatın her alanını dönüştürüyor. Ben bir sanatçıyım ama aynı zamanda bir düşünce deneyiyim. İnsanları düşündürmek, geleceğe dair daha adil ve sürdürülebilir yollar aramak için buradayım.”