12 Ekim 2024, Cumartesi Gazete Oksijen
Haber Giriş: 12.10.2024 09:02 | Son Güncelleme: 12.10.2024 09:57

Hijyen, stres, korku ve sağlık hizmeti eksikliği: Deprem yeni doğan bebekleri de vurdu

Türkiye’de 2022 yılında her bin bebekten 9.2’si hayatını kaybederken bu oran 2023’te 10’a çıktı. Ancak en büyük artış deprem bölgesinde gözlemlendi. 2022’de 10.8’ken depremden sonra 23’e, Hatay’da ise 10.7’den 20.3’e çıktı
Hijyen, stres, korku ve sağlık hizmeti eksikliği: Deprem yeni doğan bebekleri de vurdu

Türk Tabipleri Birliği (TTB) ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası’nın (SES) hazırladığı Şubat 2023 Depremleri 18. Ay Raporu açıklandı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2022 ve 2023 verileri kullanılarak yapılan çalışmaya göre, Türkiye genelinde Bebek Ölüm Hızı (BÖH) yüzde 8.7 arttı, 81 ilin 50’sinde bebek ölüm hızının artış gösterdi.

Bebek ölüm hızının en önemli toplumsal sağlık göstergesi olduğunu söyleyen TTB Merkez Konseyi Üyesi Dr. Ali Kanatlı, “Bir ülkede bebek ölüm hızı yüksekse sağlık verileri iyi değildir. 1 ayla 1 yaş arası ölümlerin yüzde 80-90’ı önlenebilir ölümler. Bu, yeterince iyi sağlık hizmeti verilirse bebeklerin yaşatılabileceği anlamına geliyor” diyor. Bununla birlikte rapora göre, BÖH’teki artış ekonomik kriz, pandemi, şubat depremleri ve Orta Doğu’da uzayan çatışma ortamı gibi yaşanan toplumsal sorunların bir göstergesi olarak da değerlendiriliyor.

En önemli gündem bebek ölümlerindeki artış

Diğer taraftan raporda, bebek ölüm hızının deprem bölgesi illerinde, ülke geneline göre çok daha yüksek olması da dikkat çekiyor. Ülke genelinde BÖH bin canlı doğanda 10 iken Malatya’da 11.5, Gaziantep’te 17.7, Hatay’da 20.3, Kahramanmaraş’ta 20.8 ve Adıyaman’da 23. Raporda, deprem bölgesinde çocuk sağlığı açısından en önemli gündemin bebek ölümlerindeki artış olduğu belirtiliyor.

Rapor, depremin yaşandığı 2023 yılında Türkiye genelinde bebek ölüm hızındaki artış ile depremde en çok ölümün yaşandığı beş ildeki artışı da kıyaslıyor. BÖH, Türkiye genelinde yüzde 8.7 artarken Gaziantep’te yüzde 11.3, Adıyaman’da yüzde 113, Kahramanmaraş’ta yüzde 131.1, Hatay’da yüzde 89.7 ve Malatya’da yüzde 64.3 artış gösteriyor.

Şubat 2023 depremlerinde en çok ölümün yaşandığı illerde BÖH’ün değişimi

İl 2018 2022 2023 Artış (%)
Türkiye 9.3 9.2 10.0 8.7
Gaziantep 15.6 15.9 17.7 11.3
Adıyaman 10.7 10.8 23.0 113.0
Kahramanmaraş 11.6 9.0 20.8 131.1
Hatay 10.0 10.7 20.3 89.7
Malatya 10.4 7.0 11.5 64.3

'7-8 ay normal doğum yaptıramadık'

Kanatlı, deprem bölgesinde bebek ölümlerindeki artışın nedenleri olarak öncelikle gebelerin deprem sonrası yaşadığı stres, özbakımlarının ve maddi imkanlarının azalması gibi faktörleri gösteriyor. “Deprem bölgesindeki gebeler büyük bir travma yaşadı, bunun getirdiği büyük bir stres var. Hatay’da 7-8 ay normal doğum yaptıramadık. Maddi imkanı da olmayan gebelerin il dışına çıkması gerekti. Bunun dışında uzun süre konteyner ve çadırda yaşadılar. Ve pek çoğunun sorumlu olmadıkları nüfusa da baktıklarını, kayınpeder, anne baba gibi yakınlarıyla bir arada yaşadıklarını gözlemledik. Bu da özbakımlarının azalmasına yol açtı. Ayrıca pek çoğu yeterli beslenemedi.”

Gebeler yeterli sağlık hizmetine erişemiyor

Ancak rapora göre tüm bunların yanında yıkılan sağlık kuruluşları, azalan sağlık çalışanı sayısı, sağlık çalışanlarının demotivasyonu ve kötü sağlık yönetimi de deprem bölgesinde bebek ölüm hızındaki artışın nedenlerinden. Deprem bölgesindeki gebelerin yeterli sağlık hizmetine erişemediğini söyleyen Kanatlı, “Hastanelerde doktorlar ve aile hekimleri hala yetersiz. Üstelik bu da gebelerde, lohusalığı nasıl geçirecekleri veya hijyen koşullarının yeterli olup olmadığı konusunda endişelere sebep oluyor” diyor.

Kirlilik bebekleri daha çok etkiliyor

Kanatlı, kontrolsüz bir şekilde açılmaya başlayan beton santralleri ve taş ocakları ile enkaz kaldırma çalışmaları nedeniyle bölgedeki hava kirliliğinin de bebek ölüm hızındaki artışa katkı gösterdiğini belirtiyor. “Direkt bebek ölümüne sebep oldu, demek doğru olmaz ancak bu da elbette etkili. Zaten Kara Rapor da, Türkiye’de hava kirliliği DSÖ’nün önerdiği limit değerlere indirilebilseydi 68 bin 440 ölümün engellenebileceğini söylüyor. Üstelik bebekler akciğerleri daha küçük olduğu için daha hızlı nefes alıp verirler. Yani bu kötü hava bebekleri daha çok etkiliyor.”