11 Ağustos 2025, Pazartesi
Abone Ol Giriş yap
Haber Giriş: 20.07.2025 11:38 | Son Güncelleme: 20.07.2025 13:03
Makaleyi sesli dinle • 2:38

Yeni testle meme kanserinde çığır açan gelişme: Tedaviye yanıt iki haftada belli olacak

Londra Kanser Araştırma Enstitüsü'nden bilim insanları, meme kanseri hastalarında tedavinin başlamasından sadece iki hafta sonra kanserin tekrarlama olasılığını tahmin edebilen yeni bir test geliştirdi
Yeni testle meme kanserinde çığır açan gelişme: Tedaviye yanıt iki haftada belli olacak
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Yeni test, dünya genelinde her yıl yaklaşık 200 bin meme kanseri vakasını oluşturan, östrojen reseptörü pozitif, insan epidermal büyüme faktörü reseptörü 2 pozitif (ER+/HER2+) olarak bilinen meme kanseri tipine sahip hastalarda kanserin tekrarlama olasılığını tespit etmek üzere tasarlandı. eBioMedicine dergisinde yayımlanan çalışmada, uzmanlar bu testin bazı hastaların tedavilerini "azaltmalarına" olanak tanırken, daha yoğun tedavi stratejilerine ihtiyaç duyanları da belirlemeye yardımcı olabileceğini ifade etti.

Londra Kanser Araştırma Enstitüsü bilim insanları tarafından geliştirilen test, nüks riski en yüksek olan yüzde 6'lık hasta grubunu doğru bir şekilde tanımlıyor. Araştırmacılar, 213 hastadan alınan tümör örneklerini analiz etti. İki haftalık hormon tedavisinin bazı tümörlerin özelliklerini değiştirdiğini ve alt tiplerini dönüştürdüğünü buldular.

Luminal B tümörleri ve tedaviye yanıt

Kanserin tekrarlama riski en yüksek olan hastaların, kısa süreli hormon tedavisinden sonra değişmeyen Luminal B adı verilen bir tümör tipine sahip olduğu tespit edildi. Uzmanlar, bu hastaların daha yoğun tedaviye ihtiyaç duyacağını belirtiyor. Bulguların, cerrahi öncesi iki haftalık hormon tedavisinin doktorların karar verme süreçlerine rehberlik etmesi açısından faydalı olduğunu vurguladılar.

Çalışmanın yazarı, Londra Kanser Araştırma Enstitüsü'nden Dr. Maggie Cheang, "Gerçekten kişiselleştirilmiş bakım sunmak için meme kanserini sınıflandırma yöntemlerimizi iyileştirmemiz gerekiyor, böylece her hasta kendisi için en faydalı tedaviyi alsın" dedi. Cheang, mevcut sınıflandırmanın hormon reseptörü ve HER2 durumuna dayandığını, ancak bu gruplardaki hastaların aynı tedaviye çok farklı yanıtlar verebildiğini bildiklerini ifade etti.

Dr. Cheang, "Önceki araştırmamız, HER2-pozitif, östrojen reseptörü-pozitif meme kanseri içinde farklı moleküler alt tipleri belirlemişti. Bu yeni çalışmada, bu alt tiplerin sadece iki haftalık hormon tedavisinden sonra değişebileceğini gösterdik" dedi. "Bu içgörü, hangi hastaların iyi yanıt vereceğini ve hangilerinin erken tedavi direnci belirtileri gösterebileceğini belirlememize yardımcı oluyor, böylece tedavi stratejilerini daha erken kişiselleştirme fırsatı sunuyor."

Londra Kanser Araştırma Enstitüsü CEO'su Profesör Kristian Helin ise, "Tümörlerin altında yatan biyolojiyi çözerek, tedavileri bireysel hastalara göre uyarlayabiliriz" yorumunu yaptı. Helin, bu bulguların göz ardı edilen bu meme kanseri alt tipi için daha kesin, hasta merkezli bakıma doğru ilerlediklerini gösterdiğini de sözlerine ekledi.

Kaynak: Gazete Oksijen