Basketbolda Euro League çeyrek final eşleşmesinin ikinci maçında Madrid’de vuku bulan hadiseyi belki sosyal medyada veya televizyonda görmüşsünüzdür. Real Madrid-Partizan maçının bitimine bir buçuk dakika kala hemen hemen bütün oyuncular sahada meydan kavgasına tutuştu. Toplam 21 basketbolcu oyundan atıldığı için maç orada tatil edildi. Hele Real’li Yabusele’nin Partizanlı Exum’a yaptığı güreş hareketi supleks gerçekten korkunçtu. İki gün sonra Euroleague yönetiminin sadece beş oyuncuya ceza verdiğini gördük. Olayı provoke eden Real oyuncularına hafif tutulmuştu cezalar. Yabusele beş maçla yırttı.
Hem futbolda hem basketbolda en çok Avrupa şampiyonu olan 60-65 yıldır bu kayırılmanın meyvelerini topluyorlar. Sahada, saha dışında Real’in lobi gücüne, medya gücüne sahip başka bir kulüp düşünemiyorum. Bu durum futbol takımının Avrupa’da ilk kez nam saldığı 1950’lerde de böyleydi. Bugünkü Şampiyonlar Ligi’nin muadili Şampiyon Kulüpler Kupası’nın ilk beş sezon şampiyonu Real Madrid’di. O dönemde birçok ülkede yabancı futbolcu diye bir kavram bile yokken Real bol yabancılı kadrolarla kazanmıştı kupayı. Sonradan vatandaş yaptıkları Güney Amerikalılardan çok faydalandılar.
Yazının tamamını görebilmek için lütfen abone olun. ABONE OL
Aboneyseniz
üye
girişi
yapınız.
Oksijen'e e-gazete aboneliği ile edineceğiniz avantajlar; Oksijen yazarlarının tüm yazılarına erişim Gazeteoksijen.com üzerinden 7/24 güncel haber erişimi Her gün e-posta kutunuza gelen Oksijen bülteni Gazete Oksijen, O2 ve özel yayın arşivine erişim
