Dünyanın son dönemdeki en önemli ortak problemlerinden biri iklim değişikliği. Yükselen sıcaklıklar, yağış grafiklerindeki değişim, seller ve orman yangınları gibi yaşadığımız ekstrem hava olayları, kuraklık ve su krizi iklim değişikliğinin sonuçlarından sadece bazıları. Copernicus İklim Değişikliği Servisi’nin verilerine göre, 2023’ün yaz aylarında ortalama hava sıcaklığı küresel olarak en yüksek seviyeye çıktı. 2023 yılı şu ana kadar 2016’dan sonra kayıtlardaki en sıcak yıl oldu. İklimdeki insan kaynaklı bu değişimler en çok da sağlığımızı etkiliyor. Ülkemiz özelinde bakacak olursak, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) 2022 yılında yayınladığı “Sağlık ve İklim Değişikliği-Türkiye” raporuna göre, kentleşme ve iklim değişikliği etkileri sonucu sıcaklık artıyor ve yüzyılın sonuna doğru günlerin yüzde 65’i “çok sıcak gün” kategorisinde olacak. Aynı zamanda ısıya bağlı ölümlerin 2080 yılına kadar 100 bin kişide yaklaşık 62’ye çıkacağı öngörülüyor. Bu noktada iklimin sağlığı nasıl etkilediğini Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Mine Durusu’ya sorduk.
Haber Giriş: 29.09.2023 04:30 | Son
Güncelleme: 29.09.2023 23:12
Prof. Dr. Mine Durusu: İklim krizi bir halk sağlığı krizidir
Türkiye’de sıcaklık gittikçe artıyor, yağış grafikleri değişiyor. İklimdeki insan kaynaklı bu değişimler en çok da insan sağlığını etkiliyor. Prof. Dr. Mine Durusu kalp-damar, akciğer, şeker gibi kronik hastaların risk grubunda olduğu bu krize yönelik sağlık sisteminin acilen dönüştürülmesi gerek