05 Aralık 2025, Cuma
Haber Giriş: 26.10.2025 22:20 | Son Güncelleme: 27.10.2025 08:06

'Casusluk' soruşturması: İmamoğlu, Necati Özkan ve Merdan Yanardağ tutuklandı

Tutuklu İBB Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, kayyım atanan TELE1'in Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ ile İmamoğlu'nun tutuklu danışmanı ve kampanya direktörü Necati Özkan, 27 Ekim gecesi "siyasi casusluk" iddiasıyla tutuklandı
'Casusluk' soruşturması: İmamoğlu, Necati Özkan ve Merdan Yanardağ tutuklandı
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Başsavcılık açıklamasında "örgüt lideri" olarak ifade edilen İmamoğlu'nun, "'İmamoğlu Çıkar Amaçlı Suç Örgütü' olarak CHP'yi yasa dışı yöntemlerle ele geçirdiği, Cumhurbaşkanlığı adaylığı için fon oluşturmak ve bu amaç doğrultusunda mali nitelikli suçları işlemek için, başta İstanbul'daki vatandaşların kişisel verilerinin yabancı ülke istihbarat birimlerine aktararak casusluk suçu işlediği" iddia edildi.
 
Casusluk soruşturmasının kilit ismi Hüseyin Gün'ün ise etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebiyle ayrıntılı ifade verdiği öğrenildi. Emniyette 262 sayfa ifade veren Gün, 4 Temmuz'da tutuklandığı için cezaevine gönderildi. Bu soruşturmadan bırakılan tutuklu İSTTELKOM A.Ş. Genel Müdürü Melih Geçek de cezaevine gönderildi.
 
Başsavcılık'tan yapılan açıklamada şöyle denildi:

"Şüpheliler Ekrem İmamoğlu, Merdan Yanardağ ve Necati Özkan’ın; soruşturma kapsamında özet olarak örgüt lideri Ekrem İmamoğlu’nun Cumhuriyet Halk Partisi’nin yasa dışı yöntemlerle ele geçirilerek Cumhurbaşkanlığı adaylığı için fon oluşturmak ve bu amaç doğrultusunda mali nitelikli suçları işleme amacını matuf İmamoğlu Çıkar Amaçlı Suç Örgütünün Casusluk faaliyetleri kapsamında başta İstanbul ilindeki vatandaşlarımızın kişisel verilerinin yabancı ülke istihbarat birimlerine aktarılması eylemleri ve benzeri eylemler ile bu birimlerin unsurlarının talimatı ve yönlendirmesiyle faaliyetlerde bulunma eylemleri gerekçesiyle üzerlerine atılı 'Siyasi Casusluk' suçundan sevk edildikleri İstanbul Sulh Ceza Hakimliği’nin kararıyla tutuklanmalarına karar verilmiştir"

İmamoğlu ise tutuklandıktan sonra hesabından paylaşılan açıklamasında, “Roma’yı yakmış olma iddiası bile şu saçmalıklardan daha gerçek. Milletimizin geleceğini perişan etmeye and içmiş bu zihniyetle mücadelemiz, bundan böyle daha da büyümüştür. Asla umudunuzu yitirmeyin!" dedi.

Karar yazısı: Cumhurbaşkanlığı adaylığı için fon oluşturma amacıyla yolsuzluk eylemleri gerçekleştirildi

Sulh ceza hakimliği karar yazısında, Ekrem İmamoğlu'nun elebaşı olduğu iddia edilen çıkar amaçlı suç örgütünün amacının Cumhurbaşkanlığı adaylığı için fon oluşturma amacıyla gerçekleşen yolsuzluk eylemlerinin yanında uluslararası desteği sağlamak için casusluk eylemlerini de gerçekleştirdikleri belirtildi.

Özkan ve İmamoğlu'nun başta İBB'ye ait kurumsal hesaplar olmak üzere çok sayıda seçmenin sosyal medyasına ve iç yazışmalarına erişmek yöntemiyle 2019 seçimlerinde avantaj sağlamaya çalıştıkları kaydedilen yazıda, bu kişilerin askerî ve siyasal casusluk suçundan Gün ile birlikte hareket ettikleri, özellikle İmamoğlu'nun bilgisi ve talimatı ile Özkan'ın çok sayıda belediyeye ait veriyi Ostin isimli internet ortamına aktardığı ve Gün vasıtasıyla yabancı istihbarat servislerinin de desteğini alarak önde olmak maksadıyla analiz ve raporlama işlemlerini gerçekleştirdikleri vurgulandı.

Yazıda, bu hususların etkin pişmanlık ifadesi veren Gün'ün beyanlarıyla da doğrulandığı, özellikle Gün'ün raporlama sürecinde istihbarat servislerinden destek aldığı, dolayısıyla belirli bir hiyerarşi içinde iştirak halinde casusluk faaliyetlerinde bulunduklarının anlaşıldığı belirtildi.

Yanardağ'ın ise Gün'ün talimat ve yönlendirmeleriyle genel yayın yönetmeni olduğu, TELE1 kanalını araç olarak kullanmak suretiyle casusluk faaliyetlerinin basın ayağını oluşturduğu anlatılan yazıda, Gün'ün talimatlarıyla yapılan analiz ve raporlamalar neticesinde yaptığı yayınlar ile algı oluşturmaya çalıştığı ifade edildi. Yazıda, Yanardağ'ın bu eylemleri karşılığında düzenli olarak elden maddi menfaat temin ettiği, bu hususun tanık beyanı ile doğrulandığı dikkate alındığında somut delillere dayalı kuvvetli suç şüphesinin bulunduğu, tutuklama sebebinin var kabul edilebileceği, atılı suç için kanunda öngörülen ceza miktarı ile suçun konusu ve ağırlığı dikkate alındığında, adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacağı ve tutuklamanın ölçülü olacağı kanaatine varıldığı ve şüphelilerin ayrı ayrı tutuklanmalarına karar verildiği aktarıldı.