Yeşim Nur Mantaş yesim@gazeteoksijen.com
Şişhane’den Voyvoda ya da nam-ı diğer Bankalar Caddesi boyunca aşağı inerken sağlı sollu aydınlatma dükkanlarının yanı sıra son yıllarda birbiri ardına ‘yenilenen’ tarihi binalar dikkati çekiyor. Bir kısmı otel bir kısmı cafe olarak hizmet veren binaların arasında dikkatli bir göz, çok az da olsa yüzyıllar öncesinden kalmış bir duvarı ya da binayı seçebilir. Bunlardan biri de Podesta Sarayı ya da diğer isimleriyle Ceneviz Sarayı (Palazzo del Comune-Palatium Comunis) veya Palazzo del Podesta…
Bir zamanlar Ceneviz Valisi’nin ve konseyinin mekanı olan, Cenevizli tüccarların buluşup fiyatların düşüşünü veya yükselişini tartıştıkları saray son sahibi Beyoğlu Güzelleştirme ve Koruma Derneği Başkanı Nizam Hışım tarafından 7 milyon dolara satışa çıkarıldı. Binayı 15 yıl önce satın alan Hışım, zaman içinde hırsızların hedefi olan binanın sadece İstanbul’un değil dünyanın ender bulunan binalarından biri olduğunu vurguluyor.Binadan taş düşüp yaralanmaya sebebiyet vermesin diye tedbir alan, içerde de tavan çökmesini önlemek için 2 direk diktiklerini söyleyen Hışım, bunları izinsiz yaptığı gerekçesiyle 10 yıldır Anıtlar Kurulu ile mahkemelikti. Nihayet bu konuda beraat eden Hışım, binayı bir kültür merkezi veya müze gibi yine Beyoğlu’na kazandıracağından emin olacağı birine satmak istiyor. Hışım, burayı cafe ya da lahmacun restoranı yaptırmamak için kararlı. Bu yüzden pek çok teklif almış ama bunları geri çevirmiş.
Ön yüzü Bankalar Caddesi’ne arka yüzü Kart Çınar Sokak’a bakan Ceneviz Sarayı’nın son durumunu görünce burada bir zamanlar bir ‘saray’ olduğunu hayal etmek hayli zor. 14’üncü ve 19’uncu yüzyılın karakteristik özelliklerini içinde barındıran bina metruk kaldıktan sonra tinercilere ev sahipliği yapmış. Görkemli trabzanlarından, cephesindeki Ceneviz armasına kadar her şeyiyle yağma edilen binanın eski ihtişamından eser yok.
"Büyük kısmı 1316 yapısına ait"
Oysa bina Galata’ya yerleşen Cenevizler tarafından önce 1314 yılında Cenova'ya bağlı Galata'daki Ceneviz idarecisi Montani de Marinis'in sarayı olarak yapılmış. 1315'de yandıktan sonra 1316'da yeniden bu kez gotik uslupla inşa edilmiş. Bizantolog ve sanat tarihçisi Semavi Eyice, kaleme aldığı bir makalesinde buranın 1862 yılına kadar varlığını sürdüren Magnifita Communita di Pera’nın merkezi olabileceğini belirtiyor. Eyice, zemin, birinci katlar ve arka cephe duvarının tamamının ve yan duvarların bir kısmının 1316 yapısına ait olduğunu vurguluyor.Bina tarih boyunca pek çok kişinin dikkatini çekmiş. Mesela İtalyan edebiyatının ünlü isimlerinden Edmonde de Amicis 1874’de Osmanlı’nın başkentini ziyaret ettiğinde kenti halkı ve buradaki yaşamı tasvir ederken Ceneviz Sarayı’nı da kısaca tasvir ediyor. Doğu arkeolojisine tutkun General Beylie, Bizans evleri üzerine yazdığı kitabında eski İstanbul evlerinden bahsederken bu sarayı da ihmal etmiyor.
Ön yüzü farklıydı
Yine Eyice’nin makalesinden öğreniyoruz ki, bina 1875 tarihli Berggren fotoğrafında farklı bir ön yüze sahip. Zira 1857-75 tarihleri arasında Bankalar Caddesi’nin genişletilmesi ve tramvay yolu yapılması sırasında yapının bir bölümü kesilmiş ve bugünkü görünen haline dönüştürülmüş. Bu fark bugün Kart Çınar Sokak tarafından bakıldığında açıkça görülüyor. O dönem Franchini Han adıyla ticaret binası olarak kullanılan yapı yeniden oluşturularak daha sonra bugünkü Bereket Han adını alıyor. Bu değişen ön cephesiyle gelip geçenin pek de dikkatini çekmeyen bina, şimdilerde niyeti ciddi bir alıcının gelip kendisini yeniden gündelik hayata katacağı günleri bekliyor.
1850 civarı yapılmış bir taş baskı resimde Palazzo del Comune ve Perşembe Pazarı Sokağı’nın Galata Kulesi’ne çıkan merdivenleri. Bu resim 1847-1856 tarihleri arasında İstanbul’da Sicilyateyn elçisi olarak bulunan Baron Romualdo Tecco’nun çiziminden hareketle yapılmış. (Wolfgang Müller – Wiener, Bildlexion zur Topographie İstanbuls, Tübingen, 1977, s. 243)