Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti grup toplantısında açıklamalarda bulundu. "Ey İsrail sen bir terör örgütü olabilirsin" diyen Erdoğan, "Hamas bir terör örgütü değil, topraklarını ve vatandaşlarını koruma mücadelesi veren bir kurtuluş, mücahitler grubudur" diye konuştu. Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:
- Cumhurbaşkanlığı olarak Meclis'e sunduğumuz önemli bir düzenleme de 2024 bütçesidir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin 6'ncı bütçesi olan bu teklifi, orta ve uzun vadeli ekonomik hedeflerimizin hem habercisi hem tamamlayıcısı bir adım olarak görüyoruz.
- Bütçemizin temel önceliği elbette depremde yıkılan şehirlerimizin ayağa kaldırılması ve diğer şehirlerimizin depreme hazırlanması çalışmalarıdır.
- Biz tam 8,5 ay önce 11 ilimizde büyük can ve mal kaybına yol açan, 15 milyondan fazla insanımızı etkileyen 6 Şubat depremlerinin acısını ilk günkü tazeliğiyle yüreğimizde hissediyoruz, hissetmeye devam edeceğiz.
- Milletimiz şundan emin olsun ki Türkiye ne büyümesinden taviz verir ne enflasyona teslim olur ne de dar gelirliler başta olmak üzere vatandaşlarının mağduriyetine göz yumar.
- Terörle mücadele, bir diğer daimi gündemimiz ve önceliğimizdir. Hamdolsun kahraman ordumuz, sınırlarımızda ve ötesinde destan yazmayı sürdürüyor.
- TSK'nın Irak ve Suriye'deki görev süresini 2 yıl süreyle uzatan Cumhurbaşkanlığı tezkeresine destek veren tüm siyasi partilere ve milletvekillerine şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum. Tezkerenin kabulü ve yürürlüğe girmesiyle Türkiye'nin terörle mücadelesi her galanda daha da güç kazanmıştır.
- Elbette tarih, operasyonlarımız neticesinde inlerinden çıkamaz hale gelen teröristlere tezkereye hayır diyerek can suyu olanları da affetmeyecektir.
- Bir gece ansızın gelebiliriz diyerek ifade ettiğimiz operasyonlarla, terör örgütleri üzerinden kurulmak istenen projeleri çökertecek, teröristlerin başını ezeceğiz.
- Filistin halkına karşı uygulanan zulme karşı en başından beri gösterdiğimiz ilkeli yaklaşım, bunun en somut örneğidir.
- Filistin meselesine biz hep öncelikle insan penceresinden baktık. Diğer bölgelerde olduğu gibi burada da insanı, insan hayatını ve insanı insan yapan kadim değerleri savunduk.
- 7 Ekim’den bu yana krizin daha fazla büyümemesi için elimizden gelen her türlü çabayı gösterdik, gösteriyoruz.
- Gazze halkının ihtiyaçlarının bir nebze de olsa giderilmesi için, Mısır’daki El Ariş Havalimanına şimdiye kadar toplam 8 uçak dolusu tıbbi ve insani yardım malzemesi gönderdik.
- Aynı şekilde, kim yaparsa yapsın, İsrailli siviller dâhil, sivilleri hedef alan eylemleri asla mazur görmediğimizi açıkça ifade ettik. Bu ilkeli duruşumuzu dün olduğu gibi bugün de sürdürüyoruz.
- İsrail devletiyle bir sorunumuz yok, ama İsrail’in uyguladığı vahşeti, devlet değil örgüt gibi hareket etme tarzını asla tasvip etmedik, etmeyeceğiz.
- İsrail, 7 Ekim’den beri Gazze’deki masum insanlara karşı, tarihin en kanlı, en iğrenç, en vahşi saldırılarından birini gerçekleştiriyor. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarında ölenlerin neredeyse yarısı çocuklardan, kalan yarısı da onların anneleri ve aile büyüklerinden oluşuyor.
- Tek başına bu tablo bile, amacın kendini savunma değil, taammüden insanlık suçu işlemeye yönelik bir vahşet olduğunu göstermeye yeterlidir.
- Dünyada, sadece çocukları öldürmek için savaş uçaklarıyla gece gündüz şehirleri bombalayan, hastaneleri, ibadethaneleri, okulları, pazar yerlerini, binaları, sokakları ateşe boğan; tanklarıyla, toplarıyla, silahlarıyla bu insanlık dışı eylemi sürdüren başka bir devlet ve ordu bulamazsınız.
- Şimdi buradan İsrail'e ve dünyaya sesleniyorum. Toplantılar yapıyorlar. Son yaptıkları toplantıda yine bir araya geldiler, tüm batı Hamas'ı bir terör örgütü olarak görüyor. Şimdi buradan sesleniyorum. Ey İsrail, sen bir örgüt olabilirsin.
- Bu batının sana borcu çok. Ama Türkiye'nin sana borcu yok. Hamas bir terör örgütü değil, topraklarını ve vatandaşlarını koruma mücadelesi veren bir kurtuluş, mücahitler grubudur.
- Biz bu çocukların öldürülmesine, bunların paramparça edilmesine asla müsaade edemeyiz, çünkü biz insanlıktan nasibimizi aldık. Ben bunu Davos'ta o zamanki başbakanlarına söylemiştim. Siz öldürmeyi çok iyi bilirsiniz demiştim.
- Ben hayatımda bir kere bu Netenyahu denilen adamın eline sıktım. Nerede? Kendi evimizde, Türkevi'nde iyi niyetimiz vardı ama iyi niyetimizi suiistimal etti. İsrail'e gitme projemiz vardı iptal, gitmeyeceğiz.
- Hakikate sırt dönmek veya parçalanan çocuk bedenleri karşısında gözünü kapatıp yaşanan insanlık dışı saldırılara bahane üretmek, Batının kendi kanlı tarihinden devraldığı bir mirastır.
- Biz Türk Milleti olarak, tarih boyunca yeryüzünde ırkçılık yapmamış ve yapmayan tek halkız. Asırlar boyunca topraklarında Yahudilerin yaşayıp da Yahudi düşmanlığı, yani anti-semitizm ortaya çıkmamış tek coğrafya, tek devlet biziz.
- Bu tabloda, Gazze’deki zulme gözlerini kapatan Batılı güçlerin İsrail için döktükleri gözyaşı, sahtekârlığın dik alasından başka bir şey değildir.
- Canlı kalmış ölülerle dolu bir dünyada, biz ülke ve millet olarak hakikati haykırmaya, bunun için siyasi, diplomatik, gerekirse askeri tüm yolları devreye sokmaya devam edeceğiz.
- Buradan hem İsrail’e, hem onu destekleyip teşvik edenlere sesleniyorum: Gazze’de masumlar ölmeye devam ettikçe, bölgemize gönderilen hiçbir gemi, hiçbir uçak, yapılan hiçbir siyasi şov barış getirmeyecektir.
- İsrail yönetimi güvenliği 10 bin kilometre ötede değil, Türkiye başta olmak üzere, bölgesindeki komşularında aramalıdır. İsrail halkının güven ve merhamet arayacağı ilk yer, tıpkı 500 yıl önce olduğu gibi, yine Türkiye olacaktır.
- İstiyorlar ki, İsrail-Filistin meselesi daha da büyüsün… İstiyorlar ki, bu bölgeye barış ve istikrar hiç gelmesin…
- Biz işte buna itiraz ediyoruz. Bedelini Müslümanı, Hristiyan'ı, Yahudi'siyle tüm bölge halklarının ödediği bu sömürü düzenini reddediyoruz.
- Gazze’deki acil ihtiyaçları karşılamak için hemen bir insani koridor oluşturulmalı, ihtiyaç maddelerinin girişine, yaralıların çıkışına, tehditsiz izin verilmelidir.
- Bölgede etkili tüm aktörlerin yer alacağı bir 'Uluslararası Filistin-İsrail Barış Konferansı' düzenlenmesini öneriyoruz.