31 Mart 2025, Pazartesi Gazete Oksijen
Haber Giriş: 19.03.2025 15:34 | Son Güncelleme: 19.03.2025 16:11

İstanbul Üniversitesi öğrencileri Saraçhane'ye yürüdü

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun diplomasının iptal edilmesi ve bu sabah gözaltına alınmasının ardından öğrenciler İstanbul Üniversitesi'nde bir araya geldi. Okulun ana kapısı önünde açıklama yapan öğrenciler daha sonra Saraçhane'ye doğru yürüdü
İstanbul Üniversitesi öğrencileri Saraçhane'ye yürüdü
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasına tepki gösteren öğrencilerin eylemine polis engel oldu. Öğrencilere polis sert müdahalede bulundu ancak direnen öğrenciler barikatı aşarak yürüyüşe devam etti. Açıklamalarını gerçekleştiren öğrenciler İstanbul Ünivesitesi'nden Saraçhane'ye doğru yürüyüşe geçti.

 

Öğrencilerden açıklama: Tek adam iktidarı güç kaybediyor

Öğrenciler açıklamalarında şu ifadeleri kullandı:

"İstanbul Üniversitesi yönetimi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun ve aynı dönemde İmamoğlu gibi geçiş yaptığı tespit edilen 28 kişinin diplomasının geri alınmak suretiyle iptal edilmesine karar vererek tarihi bir hukuksuzluğa imza attı. Bu kararın hemen ardından ise bu sabaha Ekrem İmamoğlu ve İsmail Saymaz başta olmak üzere 100 aşkın kişi hakkında gözaltı kararı verildiğini öğrenerek uyandık.

Halkın seçtiği siyasetçilere dönük sürdürülen bu süreç demokrasinin ve hukukun ayaklar altına alındığını, halkın iradesinin yok sayıldığını tekrar gösterdi.

Üniversite öğrencileri olarak, üniversitemiz yönetim kurulunun, Cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklayan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasını iptal etme kararını kabul edilemez buluyoruz. Bu kararın, yalnızca bir kişiyi ilgilendiren değil, doğrudan demokrasiyi hedef alan, seçimlere müdahale niteliği taşıyan bir adım olduğu açıktır.

Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde alınan böylesine kritik bir kararın, bilimsel ve hukuki temellerden uzak şekilde verilmesi, yalnızca bir akademik işlem değil, aynı zamanda demokratik sürece dışarıdan yapılan bir etki anlamına gelmektedir. İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu, bilimin ve akademinin tarafsızlığını korumak yerine, alınan kararlarla üniversitemizin kurumsal itibarını zedelemiştir. Yönetim kurulu ellerinde bulunan yetkileri her türlü etik değeri hiçe sayarak iktidarın çıkarları için kullanmaktadır. Akademik kurumların, bilim üretmek yerine belirli siyasal süreçlerin bir parçası haline getirilmesi, üniversiteleri antidemokratik kurumlar haline getirmekte, yüksek öğrenimin altını boşaltmaktadır.

Seçme ve seçilme hakkı, demokratik bir toplumun vazgeçilmez unsurlarından biridir. Ancak, alınan bu karar ile birlikte, hukuki belirsizlikler yaratılarak seçim sürecine gölge düşürülmektedir. Bu karar yalnızca Ekrem İmamoğlu’nu değil, aynı dönemde benzer prosedürlerle diploma almış birçok mezunu da hukuki bir çıkmaza sürüklemektedir. On yıllar sonra keyfi bir biçimde alınan bu karar, akademik güveni sarsmakla kalmamakta, aynı zamanda eğitim kurumlarının güvenilirliğini de tartışmaya açmaktadır.

Tek adam iktidarı güç kaybediyor, güç kaybettikçe saldırılarını arttırıyor. Halkın oyuyla seçilen siyasetçilere, muhalif gazetecilere ve kendi gibi düşünmeyen herkese bir gecede soruşturmalar açıyor, tutuklatıyor. Bizlere hukuk fakültesinde öğretilen dersler verilen kararlarla örtüşmüyor, anlamsızlaşıyor. Hukuk iktidar elinde bir sopa gibi sallanıyor, her türden farklı ses baskı altına alınıyor.

Üniversite öğrencilerine reva görülen ise geleceğimizin olmadığı, yasaklarla dolu bir Türkiye! Bunu kabul etmiyoruz, geleceğimize, demokrasiye, haklarımıza sahip çıkıyoruz.

Üniversiteler özerk ve demokratik bir nitelik kazanmadan da bu mümkün değildir. YÖK ve üniversite yönetimleri eliyle inşa edilen, karar süreçlerinde öğrencilerin tümüyle dışarıda bırakıldığı, her geçen yıl eğitimin niteliksiz hale geldiği antidemokratik bir üniversite anlayışını kabul etmiyoruz!

Bu nedenle, İstanbul Üniversitesi yönetimi aldığı bu karardan derhal vazgeçmelidir!

İktidarın politikaları etrafında dizayn edilen üniversiteler ve eğitim sisteminin karşısında demokratik ve özerk üniversiteler için bütün sıra arkadaşlarımızı bir kez daha mücadele etmeye, seçme ve seçilme hakkının gaspına karşı ses çıkarmaya, demokratik hak ve özgürlüklerimize sahip çıkmaya çağırıyoruz!"