19 Eylül 2024, Perşembe Gazete Oksijen
Haber Giriş: 17.09.2024 15:50 | Son Güncelleme: 17.09.2024 16:51

Narin'in yengesi Hediye Güran tutuklandı: İlk ifadesi ortaya çıktı

Narin cinayeti soruşturmasında tutuklu amca Fuat Güran’ın eşi Hediye Güran kasten öldürmeye iştirak' suçlamasıyla çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi. Hediye Güran ilk ifadesinde Salim Güran ile aralarında bir ilişki olduğuna dair iddiaları reddetti
Narin'in yengesi Hediye Güran tutuklandı: İlk ifadesi ortaya çıktı

Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın öldürülmesiyle ilgili soruşturma kapsamında gözaltına alınan Hediye Güran, sevk edildiği sulh ceza hakimliğince tutuklandı. Merkez Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan ve 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılan Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sürüyor.

Soruşturma kapsamında çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince suç delillerini yok etmek suçundan tutuklanan amca Fuat Güran'ın 13 Eylül'de gözaltına alınan eşi Hediye Güran'ın jandarmadaki işlemlerin ardından getirildiği adliyede cumhuriyet savcılığındaki sorgusu tamamlandı. Güran, kasten öldürmeye iştirak suçundan tutuklama talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edildi. Hediye Güran, hakimlikçe tutuklandı. Soruşturma kapsamında tutuklu sayısı 12'ye yükseldi

Hediye Güran, savcılıktaki ifadesinde, olay günü Yüksel Güran'ın (Narin'in annesi) makinesi iyi yıkamadığı gerekçesiyle saat 10.00 sıralarında kendisine yıkanması için çamaşır getirdiğini, yıkadığı çamaşırları bırakmak için evlerine saat 15.00 civarında gittiğini, kapıyı açan oğlu Eren'in annesinin uyuduğunu belirttiğini anlatarak, şu beyanlarda bulundu:

Bunun üzerine ben de 'Su deposu dolduktan sonra gelirim.' diyerek evden ayrıldım. Salim'in evinin yan tarafında bulunan su motorunun şalterini kaldırıp eve gittim. Evde depo ve şişeler dolana kadar bekledim. Yaklaşık yarım saat sonra şalteri kapattıktan sonra Yüksel'in evine geçtim. Yüksel'in evine geçtiğimde evin kapısını hatırladığım kadarıyla Eren açtı. Evin içerisinde televizyonun bulunduğu ve klimanın çalıştığı odada Enes koltuğun üzerine uyumaktaydı. Yaklaşık olarak 20 dakika sonrasında Enes uyandı ve birbirimize hal hatır sorduk. Daha sonra Enes odadan çıktı ve nereye gittiğini görmedim. Yüksel ile yaklaşık 1,5-2 saat sohbet ettik. Daha sonra evime gitmek için çıktığımda Enes'in dışarıdan evine girmek üzere olduğunu gördüm. Eve geldikten sonra Yüksel beni arayarak Narin'in bizde olup olmadığını sordu. Bizde olmadığını söyledim. Narin'i aramaya başladık.

Olay günü Narin'i ve Salim Güran'ın kullandığı eşine ait olan aracı hiç görmediğini iddia eden Güran, kendisine yöneltilen "Salim Güran ile aranızda herhangi bir ilişki var mı ve Salim ile telefonda hiç konuştunuz mu?" sorusu üzerine, "Kesinlikle böyle bir şey yoktur" dedi.

Telefon görüşmelerini hatırlamadığını iddia etti

"Aranızda herhangi bir ilişki olmadığını söylemenize rağmen telefon ve HTS kayıtlarında 26 Temmuz'da saat 13.22'de Salim'in sizi araması üzerine 25 saniyelik sesli görüşme gerçekleştirdiğiniz, 16 Temmuz'da saat 17.30, 17.31, 17.34 ve 17.37'de Salim Güran'ın size 4 kez cevapsız çağrı bıraktığı, 3 Ağustos'ta saat 22.29'da sizin Salim Güran'a cevapsız çağrı bıraktığınız, yine Whatsapp üzerinden 10 Nisan'da saat 05.40'ta Salim Güran'ın size cevapsız çağrı bıraktığı ve 28 Eylül 2023'te saat 19.08'de Salim Güran tarafından size mesaj atıldığının tespit edildiği, bu cevapsız çağrılara, Whatsapp mesaj içeriğine ve sesli görüşme kayıtlarına ilişkin diyecekleriniz nelerdir?" sorusu üzerine Güran, cevapsız çağrılara ilişkin diyecek bir şeyinin olmadığını, bu cevapsız çağrılardan haberinin olmadığını savundu.

Güran, "25 saniyelik sesli görüşme ise tam olarak hatırlayamamakla beraber Salim'in eşi Melek ile yapmış olduğumuz görüşme olduğunu düşünüyorum. WhatsApp mesaj içeriğini ise hatırlamamaktayım" ifadelerini kullandı.

"Narin kaybolduktan sonra cep telefonumu değiştirdim"

"Narin'in kaybolmasından sonra cep telefonunuzu değiştirdiniz mi, değiştirdiyseniz neden böyle bir ihtiyaç duydunuz?" sorusu üzerine Güran, "Narin kaybolduktan birkaç gün sonra cep telefonumu değiştirdim. Benim cep telefonum bozuktu ve camı kırıktı. Eşim de bana cep telefonu aldı. Eski cep telefonum da evde bulunmaktaydı. Eski telefonumu beni almaya gelen jandarmaya görevlilerine rızamla teslim ettim" savunmasını yaptı.

Hediye Güran, "Olay günü evden çamaşırları götürmek için bir kez çıktığınız ve uzunca bir süre sonra eve geldiğiniz hususunda söyleyecekleriniz nelerdir? sorusunu şöyle yanıtladı:

Kızım karıştırmış olabilir ancak ben anlattığım şekilde evden önce çıktığımda çamaşırları bırakıp şalteri açtım. Sonra eve döndüm. Kısa bir süre sonra da şalteri kapatmak için tekrar şalterin bulunduğu Salim Güran'ın evine yakın yere gittim. Olay sonrasında köyde şüpheli bir şey duymadım. Kimse benim ifademi etkilemeye çalışmadı. Ben ailenin toplanarak karar aldığına ya da ifadelerle ilgili konuştuğuna şahit olmadım.

Sulh ceza hakimliğinin tutuklama gerekçesi

Hakimlik, Hediye Güran'ın tutuklanma gerekçesinde şu ifadelere yer verdi:

Şüpheli Hediye Güran üzerine atılı 'Kasten öldürme" suçuna yönelik kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren dosyadaki şüphelinin beyanlarının dosyada bulunan diğer beyanlarla çeliştiği, şüphelinin beyanlarının suçtan kurtulmaya dönük olduğu, dosyada tutuklu bulunan diğer bir şüpheli Salim Güran ile iletişim içerisinde olması, delillerin karartılma ihtimali, şüphelinin kaçma ihtimali, deliller henüz tam olarak toplanmadığı için delillerin karartılması veya şüphelinin kaçma ihtimalinin olaya ilişkin şüpheli sayısı da dikkate alındığında var olabileceği dosyadaki tutanaklar, beyanlar, raporlar, suçun vasıf ve mahiyeti öngörülen ceza miktarı ve tüm dosya kapsamı göz önünde bulundurulduğunda suç isnadına yönelik somut delile dayalı kuvvetli şüphe oluşturması nedeniyle ve yargılama sonucunda suçlu bulunması halinde alacağı ceza miktarı göz önünde bulundurularak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 5. maddesinde öngörülen geçerli şüphe sebeplerinin 1982 Anayasası'nın 19. maddesinde belirtilen kuvvetli belirtinin ve CMK'nin 100/1 maddesinde öngörülen kuvvetli suç şüphesini gösterir somut delillerin mevcut olduğu müsnet suçun CMK'nin 100/3-a maddesinde sayılan katolog suçlardan olması, müsnet suç için kanunda öngörülen cezanın alt ve üst sınırı, verilmesi beklenen cezaya göre tutuklama tedbirinin ölçülü olması, bu nedenlerle adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağı anlaşıldığından şüphelinin CMK'nin 100. maddesi gereğince tutuklanmasına karar verildi.

Kaynak: DHA, AA