Papa 14. Leo, kasım ayını sonunda Türkiye’ye geliyor ve programında İznik’i ziyareti de var. Bu ziyaretin nedeni de 2025, Hristiyanlığı teolojik temeline oturtan ve İznik’te düzenlenen ilk ekümenik konsilin 1700. yıldönümü. Prof. Dr. Emrah Safa Gürkan’a göre İznik’in en büyük
önemi ‘Hristiyanlığın standardize olduğu yer’ olması
Katolik Kilisesi lideri Papa 14. Leo 27-3 Kasım tarihleri arasında Türkiye’yi ziyaret edecek. Vatikan tarafından yapılan resmi açıklamada programın detayları paylaşılmadı ancak açıklamada Bursa’ya bağlı İznik’e hac ziyaretinde de bulunacağı ifadesi kullanıldı.
Peki Papa neden İznik’e gelecek? Aslında Vatikan’ın programında İznik uzun süredir yer alıyor. Geçen yıl temmuz ayında Vatikan tarafından geçen nisan ayında hayatını kaybeden
Papa Franciscus’un 2025 programı içinde İznik ziyaretinin yer aldığı açıklanmıştı ancak vefat edince program hayata geçirilememişti, şimdi yeni Papa bu programı gerçekleştirecek. Vatkain’ın yaklaşık 45 bin nüfusa sahip İznik ısrarının altında yatan neden Hrıstiyanlığı teolojik temeline oturtan ilk ekümenik konsilin 1700 yıl önce bu ilçede düzenlenmiş olması. Bu konslin önemini ise şöyle açıklayabiliriz, Katoliklik, Ortodoksluk veya Protestanlığın kaideleri ya da teolojik hükümleri değişse de Hristiyanlığın bu en büyük üç mezhebinde değişmeyen tek şey teslisin, hatta Tanrı’nın niteliği… Bu konsile kadar birçok farklı mezhebin birçok farklı teslis ve tanrı yorumu vardı. Örneğin özellikle Cermen kavimleri arasında yayılan Arius’un öğretisine göre yalnızca Baba sonsuzdu, Oğul ise onun tarafından yaratılmıştı. Dolayısıyla Oğul, Baba’dan daha alt bir seviyede bulunuyordu. 325 yılında toplanan İznik Konsili’nde ise deyim yerindeyse Hristiyanlığın temelleri atıldı. Baba ve Oğul’un aynı özden olduğu ilan edilerek Katoliklik, Ortodoksluk ve Protestanlığın temel doktrini ortaya konulmuş oldu. Baba ve Oğul’un aynı özden oluşuna iman etmeyenler “sapkın” olarak nitelendirildi ve Hristiyanlık, Roma’nın devlet dini halini aldı. 2025 yılı bu önemli hadisenin 1700. yıldönümü. İznik Konsili’nin tarih için önemini Prof. Dr. Emrah Safa Gürkan ile konuştuk.
Hristiyanlığın merkezileştiği yer
Prof. Dr. Gürkan, Hristiyanlığın temellerinin atıldığı İznik Konsili’ni ilk üç yüzyılında tabandan gelişen bir dini hareketin, imparatorluğun resmi dini olma sürecinde merkezileştirilerek standardize olması olarak tanımlıyor: “Bu süreç İmparator Konstantin’in gözetiminde gerçekleşiyor. İznik’te yapılmasının nedeni bu. Başkente yakın bir yerde yapılsın ki İmparator da gelebilsin. Konsilin teolojik boyutu biraz karışık ama şöyle özetleyebiliriz: Teslisi yani üçlemeyi oluşturan Baba ile Oğul arasındaki hiyerarşi belirleniyor bu konsilde. Burada belirlenen İznik Amentüsü’ne göre hem Baba hem de Oğul ezelden beri vardı ve bu yüzden de ikisi de eş bir şekilde kutsaldı. İkisi de ‘homoousios’, yani aynı özdendi. Karışık ve bugün pek bir şey ifade etmeyen ilahi nüanslar ama o gün için önemliydi. Biz sadece şunu bilsek yeterli: Kilise içinde ayrılık yaşanmasının önüne geçilip tek bir versiyon yaratılmasında önemli bir viraj. Bir sonraki yüzyıllarda başka konsiller de yapılacak, özellikle Efes, Kadıköy ve İstanbul konsilleri Hıristiyanlığın temelinin oturtulmasında önemli bir rol oynayacak. Tüm bu konsillerin ülkemizde yapıldığını belirtmeme gerek yok sanırım. En önemli ilk 7 konsilin tamamı bugün ülkemizde olan bu dört şehirde yapıldı.”
Konsilin gerçekleştiği mekan bilinmiyor
Konsilin düzenlendiği mekan ise tartışma konusu… Bu derece önemli bir hadisenin gerçekleştiği noktayı hala kesin olarak maalesef bilmiyoruz.
Gürkan, ilk teorinin ilçenin meydanında bulunan Ayasofya Camii’ne ilişkin olduğunu söyleyerek devam ediyor: “Kiliseden camiye çevrilen bu mabedin girişinde ‘İznik Konsili burada toplandı’ minvalinde bir bilgi bulunuyordu. İznik Konsili’ne 318 kişi katıldı. Bunların yanında daha alt rütbeli ruhbanlar da vardı. Toplam sayı 2 bine yaklaşıyor. Bu kadar insanın bu kadar ufak bir yapıya sığması mümkün değil tabii ki. Dolayısıyla burada verilen bilginin doğru olma ihtimali bence pek yok. On yıl önce İznik Gölü’nde büyük bir bazilikanın temelini buldular. Uludağ Üniversitesi’nden Mustafa Şahin Hoca’nın bulguları bize şunu söylüyor: İmparator Konstantin’in sarayının 100 metre güneyinde ve şehir surlarının dışında inşa edilmiş bu bazilikayı 4. yüzyıl sonu, 5. yüzyıl başına tarihlemek mümkün. Bu, İznik Konsili’nden sonrasına denk geliyor. Ama yapının nefinin duvarlardan 1.6 metre alçak olması, bazilikanın daha önceki bir yapının üstüne inşa edildiğine delalet ediyor. İşte, İznik Konsili belki de bu kilisede toplanmış olabilir.”

Hristiyanlık için önemi büyük
Peki İznik, günümüzde de Hristiyan dünya için hala mana taşıyan bir nokta mı? Papa'nın İznik'e gelmek istediğini beyan etmesi ne anlama geliyor? Gürkan, ilk yedi ekümenik konsilden ilkinin ve sonuncusunun yapıldığı İznik’in önemine şöyle değiniyor: “İkinci İznik Konsili 787 yılında yapıldı ve ikonoklazma (Oksijen’in notu: İkon kırıcılık) tartışmasında önemli kararlar alındı. Dini tasvirleri yok etme sürecinin ilk aşaması bu konsille son buldu. Dolayısıyla Hristiyanlık tarihi için büyük önem taşıyan bir yer. Bugün ne önem taşıdığı sorusu biraz da tarihe bakışla alakalı bir şey. Tarihteki öneminin bugüne ne kadar aktarılacağıyla ilgili. Sembolik bir ziyaret olacağını düşünüyorum ve hatta öyle olmasını umuyorum.”
Bizans’ın tekrar ihya edildiği yer
İznik’in tarihteki bir diğer önemi ise bir dönem Bizans’a başkentlik yapmış olması. 1204 yılında İstanbul’u Latinlerin işgaliyle Haliç çamuruna batan Bizans’ın çift başlı kartal sancağı, İznik’te tekrar göndere çekilmiş, imparatorluğun yıkılması, merkezin İznik’e taşınmasıyla önlenmiş ve İstanbul’un geri alındığı 1261’e dek İznik, Bizans’a başkentlik yapmıştı. Gürkan, Dördüncü Haçlı Seferi sırasında İstanbul Latinlerin eline geçince yüzlerce yıllık imparatorluk payitahtının kaybıyla birlikte Bizans aristokratlarının üç ayrı devlet kurduğunu söylüyor: “Trabzon ve Epir’in yanı sıra üçüncü devlet İznik’i yöneten Laskaris Hanedanı, Latin işgalinden 57 yıl sonra yani 1261’de İstanbul’u ele geçirerek Bizans’ı tekrar ihya etmiş oldu.”
Kaynak: Gazete Oksijen