19 Nisan 2024, Cuma
Haber Giriş: 27.04.2022 13:32 | Son Güncelleme: 27.04.2022 13:49

Prof. Dr. Mustafa Sarı: Marmara'da kirlilik yükünü azaltamadık, müsilaj tehlikesi devam ediyor

Marmara'da 3 gündür ortaya çıkan görüntüler, müsilaj kabusunu tekrar gündeme getirdi. gazeteoksijen.com'a konuşan Prof. Dr. Mustafa Sarı "Henüz bununla ilgili bilimsel veri olmasa da Marmara için tehlike geçmiş değil. Ne yazık ki kirlilik yükünü azaltmayı henüz başaramadık" dedi
Prof. Dr. Mustafa Sarı: Marmara'da kirlilik yükünü azaltamadık, müsilaj tehlikesi devam ediyor

Marmara Denizi'nde son günlerde ortaya çıkan görüntüler Müsilaj geri mi döndü? sorusunu akıllara getirdi. Geçen yıl Marmara Denizi'nde yaklaşık 8 ay boyunca etkili olan, denizi neredeyse tamamen kaplayan müsilajın geri döndüğüne dair henüz kesin bir veri bulunmuyor. Ancak uzmanlar, Marmara için hazırlanan eylem planında yer alan adımlar tamamen uygulanmadan bu kabustan kurtulmanın mümkün olmadığını söylüyor.

"Henüz bilimsel bir veri yok"

Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı ve Müslaj Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, müsilaj için henüz geri döndü denilemeyeceğini söylese de Marmara'da müsilajın oluşmasına neden olan etkenlerin ortadan kalkmadığını söyledi. 

"En büyük nedeni deniz sıcaklıkları"

Prof. Dr. Sarı, "Son 2-3 gün içinde ortaya çıkan görüntüler müsilaj geri dönmüş gibi bir izlenim yaratsa da henüz bilimsel analizler sonuçlanmadı. Bu yüzden müsilaj geri döndü diyemeyiz. Eğer müsilaj varsa bunun en büyük nedeni tabii ki hava sıcaklıklarıyla birlikte denizdeki sıcaklıkların da artması" dedi.

"Her mevsimde görülebilir"

Müsilajın her mevsimde görülebileceğini vurgulayan Sarı, "Müsilajın oluşum süreci oldukça karmaşık. Her mevsim müsilaj görülebilir fakat ilkbaharda denizdeki alglerin çoğalması da müsilajın oluşum sürecini hızlandırıyor" diye konuştu.

Eylem planında ne kadar ilerlendi?

Geçen yıl Marmara için 22 maddelik bir eylem planı oluşturulduğunu hatırlatan Sarı, bunun 14 maddesinin kirlilik yükünün azaltılmasına yönelik olduğunu söyledi. Planın henüz tam olarak uygulanamadığını belirten Sarı, "Eylem planı ışığında stratejik bir plan hazırlandı. Bunlar bizi sevindiren adımlar oldu. Bu çerçevede Marmara, Özel Çevre Koruma alanı ilan edildi. Kirlilik yükü için de bir takım yasal düzenlemeler yapıldı. Ne yazık ki Marmara'da kirlilik yükünü azaltmayı henüz başaramadık" diye konuştu. 

3 yıllık süre tanındı

Eylem planında yer alan en önemli adımlardan birinin ileri biyolojik arıtma tesisleri olduğunu belirten Sarı, bu dönüşüm için yerel yönetimlere üç yıllık bir süre tanındığını dile getirdi.

"Vatandaşlar da bilgilendirilmeli"

Bu adımların bir an önce hayata geçirilmesinin çok önemli olduğunun altını çizen Sarı, insanlarında bu konuda bilgilendirilmesi gerektiğini aktardı. Denizi korumak için bir farkındalık kampanyası yapılabileceği yönünde öneride bulunduğunu söyleyen Sarı, "Evsel atıklar Marmara için büyük bir yük. Örneğin lavabolara atılan 1 litre yağ 1 ton deniz suyunu kirletiyor. Evlerde kullanılan temizlik maddeleri fosfat içeriyor. Bunların kullanımının yarı yarıya azaltılması gerekiyor" diye konuştu.

"Tehlike önümüzdeki yıllarda da devam edebilir"

Son olarak tüm bunlar yapılmadan müsilaj tehlikesinin geçmeyeceğini ve önümüzdeki yıllarda da görülebileceğine işaret eden Sarı, "Müsilaj bir sonuç. Nedenleri ortadan kaldırmadan müsilajı ortadan kaldıramayız" dedi.

Müsilaj nedir?

Yapışkan ve sümüksü bir yapı olan müsilaj, biyolojik ve kimyasal birçok etkenin bir araya gelmesiyle fitoplankton olarak adlandırılan bitkisel canlıların aşırı çoğalması sonucu oluşan bir madde. Müsilajın oluşabilmesi için sıcaklık, akıntı, tuz seviyesi, kirlilik vb. birçok farklı koşulun bir araya gelmesi gerekiyor.