Yaşı 40 ve üzerinde olanlar hafızalarını zorlarlarsa hatırlayacaklardır, “Yüksek fırın Ayşe hizmete girdi” haberlerini. Daha ileri yaştakiler Zübeyde’yi de bilirler: “Zübeyde bakıma alındı”, “Zübeyde üretime yarın başlıyor”…
Bunlar bir zamanlar Türkiye’nin en büyük şirketi olan Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları’ndaki yüksek fırınların isimleri. Erdemir gibi KİT statüsünde kurulan İskenderun Demir Çelik’te Cemile, Ayfer, Gönül ve Dilek, Karabük Demir Çelik’te ise Fatma, Zeynep ve Ülkü adındaki yüksek fırınlar yıllarca hizmet verdi, veriyor.
Demir cevheri, metalürjik kok ve kireç taşı, sıcaklığı 2 bin dereceye kadar çıkan bu fırınlara yüklenir. Fırının alt kısmında sıvı halde ham demir oluşur, tepkime sırasında ortaya çıkan gaz ise fırının üst kısmına doğu hareket eder. Milattan önce 5. yüzyıldan itibaren kullanılmaya başlayan yüksek fırınlara muazzam üretkenlikleri nedeniyle kadın ismi verilir. Hatta yeni devreye alınan fırınların ilk ateşleme işleminin kadınlar tarafından yapılması da bir gelenektir.
Bugünlerde yüksek fırınların o güzel isimlerini bilenimiz pek kalmamıştır. Ayşe’lerin, Zübeyde’lerin gazete birinci sayfalarına haber olduğu günler geride kalsa da; Erdemir, İsdemir, Kardemir gibi eski KİT’lerin bu ülkenin ağır sanayi sektörüne öncülük edip, öğretmenlik yaptığı gerçeği değişmez. Hem de öyle bir öğretmenlik ki, öğrencileri artık onları geçmeye başlamıştır.
Malumat, World Steel Association’dan, yani Dünya Çelik Birliği’nden. Kurumun 2024 yılı raporuna göre, Tosyalı Holding’e bağlı şirketler geçen yılki 9.12 milyon tonluk çelik üretimleriyle, dünyanın en büyük 46’ncı üreticisi olurken, Türkiye tarihinde ilk kez Erdemir ve İsdemir’den oluşan Erdemir Grubu’nu geride bıraktı. Rapora göre Erdemir Grubu geçen yıl 8.54 milyon ton çelik üreterek listede 50’nci sırayı aldı. Tosyalı 2023’te 5.91 milyon ton üretimle 67’nci, Erdemir Grubu ise 7.18 milyon tonla 55’inci olmuştu.

Daha çocuk yaşlarda babasıyla birlikte soba borusu imal ederek sektöre adım atan Fuat Tosyalı’nın Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yaptığı Tosyalı Holding bugün Türkiye dışında Cezayir, Senegal, Angola ve İspanya’da üretim tesislerine sahip. Libya’da yine büyük bir yatırım için hazırlıklarını sürdürüyor. 15 bin çalışanıyla 7 bine yakın ürün çeşidi bulunan Tosyalı Grubu’nun çelik üretim kapasitesi tam 15 milyon ton. Değişen teknoloji ile birlikte Tosyalı şirketlerinde yüksek fırınların isimlerinden değil, daha az fosil yakıt tüketen, daha düşük sıcaklıklarla çalışan DRI, yani “doğrudan indirgenmiş demir” teknolojisinden bahsediliyor.
Biraz da dünya çelik üretimi ve Türkiye’nin durumu hakkında malumat verelim:
- Geçen yıl dünyada 1 milyar 885 milyon ton çelik üretildi. Üretim rekoru 1 milyar 963 milyon tonla 2021’de kırılmıştı.
- Dünyada yeni ürün çelik tüketimi kişi başına 214.7 kilo oldu.
- En büyük çelik üreticisi ülke 1 milyar 5 milyon tonla Çin. Hindistan 149.4 milyon tonla uzak ara ikinci. Üçüncü Japonya’nın üretimi 84 milyon ton. Türkiye 36.9 milyon tonla dünyanın en büyük 8’inci üreticisi. (Ne mutlu başta Erdemir olmak üzere sektörün kurucularına)
- Çin merkezli Baowu 130.1 milyon ton gibi muazzam bir rakamla en büyük üretici şirket. Arcelor-Mittal 65 milyon tonla ikinci sırada. (2007’deki birleşmeden önce Lüksemburg merkezli Arcelor ile Hint Mittal dünyanın en büyük iki çelikçisiydi) Yine Çin merkezli Ansteel 59.6 milyon tonla üçüncü.
Dünyada üretilen çeliğin yüzde 52’si inşaat ve köprüler, boru hatları, demiryolları gibi altyapı yatırımlarında kullanılıyor. Tüketimde; vinç gibi mekanik ekipmanlar yüzde 16, otomotiv endüstrisi yüzde 12, ambalaj ve madeni eşya gibi sektörler yüzde 10, gemi ve trenler ise yüzde 5 paya sahip.
Sektörde en çok ihracatı yapılan ürün HRC, sıcak çekilmiş yassı çelik. (Bazen büyük kamyonların kasalarında taşıdığı dev makaralara sarılı metaller görürsünüz. İşte bu HRC’dir) Değerli bir ürün olan HRC’nin şu anki ton fiyatı 870 dolar civarında. Araştırma şirketi Grand View Research’e göre 2024’te dünya çelik sektörünün toplam büyüklüğü 1.47 trilyon dolar.
Londra’nın en iyi restoranı The Ritz
İngiltere’de yayınlanan Restaurant adlı dergi, bu endüstrinin lider yayını. 2007’den bu yana derginin öncülüğünde “Birleşik Krallık’ın En İyi 100 Restoranı” listesi yapıyorlar.
Listenin üst sıralarında yer alan Londra restoranlarını sıraladık:
1- The Ritz, Piccadilly
2- The Ledbury, Notting Hill
3- Trinity, Clapham
4- Bouchon Racine, Clerkenwell
5- OMA, Southwark
6- AngloThai, Marylebone
7- Dorian, Notting Hill
8- Mountain, Soho
9- The Devonshire, Soho
10- Kiln, Soho
11- Restaurant Gordon Ramsay, Chelsea
12- Ikoyi, Covent Garden
13- A Wong, Victoria
14- Da Terra, Bethnal Green
15- Brooklands by Claude Bosi, Knightsbridge
Spotify’dan kazandığı serveti savunma sanayiine yatırıyor
Rusya’nın Ukrayna’yı işgal girişiminden sonra özellikle Avrupa’da yoğunlaşan güvenlik endişeleri savunma sanayii şirketlerine yaradı. Bu trend, İsrail’in önce Hamas’la sonra da İran’la çatışmasıyla zirveye çıkıyor. Başta NATO ülkeleri olmak üzere sıcak bölgelerdeki hükümetler savunma yatırımlarını artırıyor.
Spotify’ın kurucusu Daniel Ek bu rüzgarı paraya çevirmeye çalışan milyarderlerden biri. Dainel Ek ve Spotify’ın erken dönem yatırımcılarından Shakil Khan’ın ortak kurdukları bir yatırım şirketi var: Prima Materia. Şans bu ikilinin öyle yanında ki, Almanya merkezli savunma sanayii şirketi Helsing’e henüz emekleme aşamasında yaptıkları 100 milyon euro’luk yatırım dan sadece birkaç ay sonra Rus Ordusu Ukrayna’ya girdi ve dünyanın paradigması aniden değişti.
Financial Times’ta yer alan malumata göre ikilinin ortak şirketi Prima Materia, geçtiğimiz günlerde Helsing’in aldığı 600 milyon euro’luk yeni yatırımda da liderliği üstlendi. Bu yatırımla birlikte Helsing’in değeri tam 12 milyar euro olarak tescillendi.
Helsing, 2021’de bir video oyun geliştiricisi olan Torsten Reil, Almanya Savunma Bakanlığı eski çalışanı Gundbert Scherf ve yapay zeka uzmanı Niklas Köhler tarafından kuruldu. Şirketin ilk işi, kara savaşlarında daha isabetli hedef belirlemeyi ve karar verme süreçlerini hızlandırmayı sağlayan yapay zeka destekli bir yazılım geliştirmek oldu. Rusya ile savaşta Ukrayna’ya açık destek veren şirketin bilinirliği arttı, ardından Londra ve Paris’te ofisler açıldı. 2024’te alınan yeni yatırımla Helsing’in değeri 5 milyar euro’ya yaklaştı.
Helsing halen Münih’teki tesislerinde mühimmat yüklü saldırı drone’ları, Saab savaş uçaklarında test edilen otonom hava savaşı sistemleri ve insansız denizaltı gözetim araçları üretiyor. Financial Times’ın haberine göre şirket Ukrayna’ya şimdiye dek binlerce kısa menzilli ve hafif SİHA’lar sattı. Almanya, İsveç ve Birleşik Krallık’la da tedarik anlaşmaları var.
2021’de, Helsing’e ilk yatırımının duyulmasından sonra, Spotify kullanıcılarının hatırı sayılır bir bölümü “Müzik endüstrisi üzerinden kazanılan parayla savaş endüstrisine girilir mi” diye Daniel Ek’e ateş püskürmüştü. Anlaşılıyor ki, Ek için önemli olan yatırıma yönlendirdiği servetin getirisi…
California merkezli savunma sanayiine yönelik insansız hava araçları üreticisi Anduril’in geçenlerde aldığı yatırımla değerini 30.5 milyara dolara yükseltmesi bu sektördeki ivmenin bariz göstergesi. Avrupalı drone üreticileri Quantum Systems ve Tekever’in de daha emekleme aşamasındayken değerlerini 1’er milyar euro’nun üzerine çıkartması da trendi teyid ediyor.
Malumat’ın kaleme alındığı salı öğle saatlerindeki hisse senedi fiyatlarına göre Spotify’ın değeri 146.7 milyar dolardı. Şirketin yüzde 14.3 hissesini elinde bulunduran Daniel Ek’in hisseleri ise 21 milyar dolar değerinde.