24 Nisan 2024, Çarşamba Gazete Oksijen
Haber Giriş: 11.02.2021 23:16 | Son Güncelleme: 16.02.2022 15:14

Türkiye ile Fransa arasındaki gerginlik Galatasaray Üniversitesi’ni tehdit ediyor

Macron, Fransa’daki yabancı öğretmenlerin çalışma kriterlerini sıkılaştırma adımı atınca Ankara aynı karşılığı verdi. Üniversitede görevli Fransız hocalara belli seviyede Türkçe bilme şartı getirildi, sınavı geçemeyenin çalışma izni iptal ediliyor
Türkiye ile Fransa arasındaki gerginlik Galatasaray Üniversitesi’ni tehdit ediyor

Ankara ile Paris arasında gerilen ilişkiler, Türkiye’nin itibarlı eğitim kurumlarından Galatasaray Üniversitesi için de tehdit oluşturmaya başladı. Konu Türk medyasında pek yer bulmasa da Fransa’nın bağımsız haber portalı mediapart.com'da yayınlanan ayrıntılı bir haber, Erdoğan ile Macron arasındaki söz düellosunun iki ülkenin eğitim ve kültür alanındaki işbirliğini olumsuz etkilemeye başladığını gösteriyor. mediapart.com'un haberine göre, Galatasaray Üniversitesi’nde (GSÜ) görev yapan Fransız öğretmenlerin çalışma izinlerinin uzatılmasında büyük sıkıntılar yaşanıyor. Buna ek olarak öğretmenlere belirli bir düzeyde Türkçe bilme şartının getirilmesi ve seviye belirleme sınavında çıkan sorunlar nedeniyle yakın gelecekte GSÜ’de Fransız öğretmenlerin verdiği derslere ilişkin sorun çıkabileceği belirtiliyor.

Galatasaray Üniversitesi'nde 30'a yakın Fransız öğretmen bulunuyor

Nicolas Cheviron imzalı haberde Fransa-Türkiye işbirliğinin amiral gemisi olan Galatasaray eğitim kurumları için endişe verici gelişmeler olduğunun altı çizilerek, kurumların önemi şöyle ifade ediliyor: “GSÜ, Fransa-Türkiye işbirliğinin nişanesi olarak konumlanıyor. Üniversite, iki ülkeyi birleştiren bağların gücünün altını çizmek amacıyla 1992’de François Mitterrand ile Turgut Özal’ın kararıyla, Boğaz'ın kenarında kurulmuş Fransızca konuşulan bir adacık.  19. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nun modernleşmesinin temelini oluşturan tarihi Galatasaray Lisesi’yle bağı olan bu üniversite, ülkenin seçkin kesimi arasında önemli bir yer edinmeyi amaçlayan yaklaşık 5 bin öğrenciyi ağırlıyor. Fransa'nın GSÜ’ye katkısı daha çok, kısaca MICEL diye adlandırılan Eğitim ve Dil İşbirliği Misyonu bünyesinde, dil öğretmeni, hazırlık sınıfı öğretmeni, araştırmacı öğretmen, uluslararası teknik uzman, okutman gibi çeşitli statülere sahip 30’a yakın Fransız öğretmeninin varlığına dayanıyor.  Özel olarak oluşturulan ve Fransa’nın Ankara Büyükelçiliği tarafından yönetilen MICEL, her yıl GSÜ ve Galatasaray Lisesi’ndeki eğitmenleri için yaklaşık 2.5 milyon euro ayırıyor. Bu işbirliği, süregelen bütçe sorunları kaynaklı bazı işten çıkarmalara rağmen, iyi kötü neredeyse 30 yıldır devam ediyordu. Ancak bu sonbaharda durum çarpıcı biçimde değişti.” Habere göre, 2020 sonbaharında GSÜ’de görev yapan Fransız öğretmenlerin çalışma izni alma ve izin sürelerini uzatma prosedürlerinde gecikmeler başladı. Ardından YÖK kararıyla tüm Fransız öğretmenlerin Türkçe dil seviyelerinin B2 veya üzerinde olması şartı getirildi. Ayrıca Mühendislik ve Teknoloji Fakültesi’nde görev yapan iki öğretim görevlisinin çalışma izinleri “doktora derecesine sahip olmadıkları gerekçesiyle” iptal edildi. Haberde, GSÜ’nün Fransız Rektör Yardımcısı Francis Rousseau’nun sıkıntı yaşayan öğretmenlere yolladığı bir e-postada “soğukkanlı kalma” ve polis kontrollerinden uzak durma çağrısı yaptığı belirtilerek şöyle devam edildi: “Fransız öğretmenlerin oturma izinleri, çalışma izinlerinin varlığına bağlı. Çalışma izinleri yenilenmeyen öğretmenler, evden online ders verseler de Türkiye’de artık yasadışı statüye geçmiş oluyorlar. Bazıları 20 yıldır Türkiye’de yaşasa bile durum bu…” Haberde, GSÜ’de yaşanan sıkıntının çıkış nedeninin aslında Macron yönetiminin Fransa’daki göçmen çocuklarının eğitimine yönelik bazı kararlar olabileceği ifade ediliyor. Fransa’da 1970’lerde yürürlüğe giren bir düzenlemeyle 9 ülkeden göçmenlerin çocuklarına, kültür bağlarını devam ettirebilmeleri amacıyla o ülkelerin görevlendirdiği öğretmenler eğitim veriyor. Bu program kapsamında 12 ila 15 bin Türk çocuğu Türk öğretmenlerden ders alıyor. Ancak Macron yönetimi bazı öğretmenlerin Türk öğrencileri Cumhuriyet değerlerinden uzaklaştırdığı şüphesiyle, görevlendirilen öğretmenlere yeni kriterler getirmeyi hedefliyor. Bunlar arasında öğretmenlerin belli seviyede Fransızca bilmeleri şartı gibi pek çok yeni kriter bulunuyor. mediapart.com’un konuştuğu Galatasaraylı bir öğretmene göre Paris’in bu kararı “Şüphesiz Ankara’ya karşı savaş baltasını çıkartmak”… Haberde, Fransa’da görev yapan Türk öğretmenlere yeni kriterlere uyum için ihtiyaçları olan sürenin tanındığı ileri sürülürken, Ankara’nın Paris’e karşı müsamahasız davrandığı iddia ediliyor. 

YÖK Başkanı Yekta Saraç ile Fransız Büyükelçi Herve Margo'nun görüşmesi

14 Ocak’ta YÖK Başkanı Yekta Saraç ile Fransız Büyükelçi Herve Margo arasında fırtınalı bir toplantı yapıldığı ifade edilen haberde, büyükelçinin “Tek taraflı ve hiçbir öngörü olmaksızın alınan bu tedbirin kabul edilemez olduğunu ve ilgili personelin haklarının ihlal edildiğini” söylediği belirtiliyor. YÖK Başkanı’nın ise, “Türk üniversitelerinde görev yapan personelin akreditasyonu için gerekli şartları belirlemenin Türk makamlarına ait olduğu" cevabını verdiği ileri sürülüyor. mediapart.com'a göre gerginlik Türkçe seviye belirleme sınavlarına da yansıyor. Sınavı geçemeyen bir öğretmen, Türk meslektaşlarının kendisine “YÖK’ün sınavların kameraya alınmasını istediğini, bu nedenle katı davranmak zorunda kaldıklarını” anlatıyor. Ardından Rektör Yardımcısı Francis, 5 Şubat tarihli bir e-postada YÖK’ün GSÜ tarafından düzenlenen dil sınavlarından memnun kalmadığı ve bir yıllık çalışma izni almış öğretmenler dışındaki tüm öğretmenler için Yunus Emre Enstitüsü’nden verilen bir sertifika talep edileceği belirtiliyor. Francis e-postasında “Ne yazık ki Yunus Emre Enstitüsü nadiren Fransızca sınav düzenliyor. Bu çok kötü bir haber” diye yakınıyor. Taraflar arasında sürtüşme devam ederken, çalışma izinleri uzatılmayan bazı öğretmenler sıkıntı yaşıyor. Haberde bir öğretmenin polis kontrollerinden büyük endişe duyduğu belirtilirken, diğeri oturma izni iptal edildiği için telefonlarının kesildiğini, bir başkası ise Türkiye’de banka hesabı açamadığı için kirasını öderken ciddi havale ücretleri ödediğinden yakınıyor. Bazı öğretmenler de büyükelçiliğin yeterince savunma yapmadığını ileri sürerek “1992 anlaşmasını savunmak yerine YÖK kararının kabul edildiği” izlenimi taşıdıklarını dile getiriyor. Öğretmenler arasında çözüm bulunmazsa sistemin 2-3 yıl içinde yok olacağı ve Galatasaray’ın prestijini büyük ölçüde kaybedeceği” yorumları yapılıyor. Konuya yakın bir kaynağın mediapart.com'a verdiği bilgiye göre ise Milli Eğitim Bakanlığı Türkiye’deki yabancı öğretmenler için yeni çalışma kriterleri yayınlamak için hazırlık yapıyor. Türkiye’de Galatasaray Lisesi’ne ek olarak üç büyük ilde Fransızca eğitim veren 8 okul bulunuyor.