Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin, Gezi davasında 18 yıl hapse mahkum edilen TİP milletvekili Can Atalay’ın tahliye edilmesi gerektiğine ikinci kez karar veren Anayasa Mahkemesi kararını, “hukuki değerden yoksun” olarak nitelendirmesi, yargıda yeni bir dönemin de başladığını gösteriyor. Yargıtay, ikinci hak ihlali kararı üzerine verdiği kararında, bununla yetinmeyerek AYM’yi “vesayet makamı”, “Anayasa’yı ihlal ederek kendini süper temyiz merci ilan eden mahkeme” ilan etti. AYM’nin kararlarındaki söylemin terör örgütlerinin söylemine paralel olduğunu belirterek, AYM’nin yetkilerini tartışmaya açan MHP’ye can suyu verdi. Aynı kararda, iktidara da Pakistan Anayasa Mahkemesi kararıyla 2022’de Pakistan’da başbakanın düşürüldüğünü anımsatarak, AYM’nin Anayasa’yı yorumlamak yoluyla cumhurbaşkanının meşruiyetini bile tartışmaya açabileceğine işaret etti. Kararın en önemli yanı, Yargıtay başta olmak üzere mahkemelerin AYM kararlarına uymasının her durumda zorunlu olmadığının belirtilmesi. Bu yorum, yerel mahkemelere de AYM ve AİHM kararlarına uymamaları konusunda bir emsal teşkil edebilecek.
Yazının tamamını görebilmek için lütfen abone olun. ABONE OL
Aboneyseniz
üye
girişi
yapınız.
Oksijen'e e-gazete aboneliği ile edineceğiniz avantajlar; Oksijen yazarlarının tüm yazılarına erişim Gazeteoksijen.com üzerinden 7/24 güncel haber erişimi Her gün e-posta kutunuza gelen Oksijen bülteni Gazete Oksijen, O2 ve özel yayın arşivine erişim