Dijital spor medya şirketi Overtime’ın kurucusu ve CEO’su Dan Porter, bir adayın şirkete uygun olup olmadığını anlamak için genellikle tek bir soruya başvuruyor:
“Bana sormak istediğiniz bir şey var mı?”
Porter, 18 Eylül’de LinkedIn’in This Is Working podcastinde yaptığı açıklamada, adayın verdiği yanıtın gelecekte nasıl bir çalışan olacağına dair güçlü ipuçları verdiğini söyledi. “Kötü adaylar bana sağlık/diş planını soruyor ya da Overtime’ı nasıl kurduğumu soruyor, oysa bununla ilgili yüz tane podcast var. İyi adaylar ise ‘İyi ki sordunuz’ deyip 20 soru birden yöneltiyor” dedi.
CNBC'de yer alan habere göre, kariyer uzmanı ve NYU Stern School of Business profesörü Suzy Welch, mülakat sürecinde yan hakların sorulmasının doğal olduğunu vurguluyor. Ancak Welch’e göre bu konular CEO ile değil, iş teklifi alındıktan sonra konuşulmalı:
“CEO ile geçirdiğiniz zamanı pazar, rakipler ve şirkete nasıl değer katacağınız üzerine kullanın.”
Welch, adayların şirket kültürü ve ekiplerin nasıl işbirliği yaptığı konusunda da somut sorular yöneltmesini öneriyor. “Mesela ‘Bu şirkette hangi tip bir insan çalışmamalı?’ gibi net sorular, klişeleri eleyerek daha samimi yanıtlar almaya yardımcı olur” diyor.
Porter ise işe alımda uzun özgeçmişlerden ziyade kişilik ve zekâyı önceliklendirdiğini belirtiyor:
“Benim için akademik zekâ değil, dünyayı nasıl düşündüğünüz önemli. Oyun şirketi yönettiğim dönemde tek sorum ‘En sevdiğin oyun hangisi ve neden?’di. Detaylı bir cevap alabildiğimde, o kişinin şirkete katkı sunacağını bilirdim.”
Uzmanlara göre, iş görüşmesinde doğru soruyu doğru kişiye sormak, en az verilen yanıtlar kadar belirleyici.
Kaynak: Gazete Oksijen