Keşke yalan söylemek ayıp sayılsaydı. Tartışmalar sert bile olsa en azından iki tarafın da inandığı ortak bir gerçeklik zemini üzerinde yapılsalardı. Oysa işler öyle değil. Herkesin gerçekliği kendine. Karşı tezi dinlemekle uğraşmaktansa kendi dinleyicilerinize gerçeğin kendi uygun gördüğünüz sürümünü anlatıyorsunuz, olup bitiyor. Çoğu insanın bir konuyla ilgili ilk duyduğu iddiayla “evlendiği”, daha sonra onunla çelişen başka bilgilerle karşılaştığında fikrini değiştirmekte zorlandığı biliniyor. İletişim altyapısı kontrolünüzdeyse, nüfusun önemli bir kısmının farklı görüşü duymasını pratikte imkânsız kılacak bir tekeliniz varsa yıllarca aksamadan çalışacak bir yalan imparatorluğu kurmaya soyunabilirsiniz.
Yazının tamamını görebilmek için lütfen abone olun. ABONE OL
Aboneyseniz
üye
girişi
yapınız.
Oksijen'e e-gazete aboneliği ile edineceğiniz avantajlar; Oksijen yazarlarının tüm yazılarına erişim Gazeteoksijen.com üzerinden 7/24 güncel haber erişimi Her gün e-posta kutunuza gelen Oksijen bülteni Gazete Oksijen, O2 ve özel yayın arşivine erişim