22 Aralık 2024, Pazar Gazete Oksijen
06.09.2024 04:44

Trump tehdidi daha da büyüdü

Trump anketlerde geride görünüyor. Ancak artık daha öfkeli. Seçilirse kadrosunu daha da yandaşlardan seçecek. Zaten partiyi kendi tarikatına çevirdi. Ama tehlikenin büyümesinde solun da kabahatleri var

Demokratların aday değişimi partiye yeniden ivme kazandırırken eski ABD Başkanı Donald Trump’ın anketlerde halefi Joe Biden’a kurduğu üstünlüğü ortadan kaldırdı. Kamala Harris ve Tim Walz’un geçmişlerine, kariyerlerine ve son kampanya konuşmalarına bakınca hayran olunacak çok şey var. İki isim de mitinglerde yoksullukla mücadeleye, çalışan kesimin durumunu iyileştirmeye, vatanseverlik söylemini Cumhuriyetçilerin elinden geri almaya ve demokrasiyi güçlendirmeye odaklanıyor. Ama bu değerli söylemler olmasa bile Demokratların programını desteklemek için çokça haklı sebep var. Neticede alternatifleri Trump. Eski başkan ABD kurumlarına karşı öyle ciddi bir tehdit oluşturuyor ki bugünkülerin yarısı kadar makul bir rakip aday bile güçlü bir desteği hak ederdi.

Yasalar bu tehdide uygun değil

Trump’ın Amerikan demokrasisine tehdit oluşturmasının bir nedeni, ülkedeki kurumların normları ve hatta yasaları yıkmaya hevesli otokrat bir popülistle mücadele etmeye uygun biçimde tasarlanmamış olması.

2017 yılında işaret ettiğim gibi pratikte Amerikalı seçmenler ve sivil toplum haricinde böyle bir figürü durdurabilecek bir güç yok. Amerikan demokrasisi 2017-21 arasındaki Trump döneminde ayakta kalsa da Trump bulduğu her kurumsal zaaftan yararlandı, halihazırda kutuplaşmış toplumdaki ayrışmaları derinleştirdi. Özgür ve adil seçimlerin sonucunu sırf kendisi kaybetti diye iptal ettirmeye çalıştı.

2020 yılında Demokratlar Beyaz Saray’a geri döndü. Trump’ın 6 Ocak 2021’deki darbe girişimi sonuçsuz kaldıysa bunun sebebi yine Trump’ın yetersizliğiydi. Uzun süreli politik normlar ciddi yara almış olsa da demokrasi bu süreçten sağ kurtulmayı başardı.

Trump’ın başkan olarak yetersizliğinin iki boyutu vardı. Birincisi, hiçbir tutarlılık gösteremiyordu. Tek gerçek gündemi, iktidarı kendi elinde toplayıp ailesini ve yandaşlarını zengin etmekti ancak bunu yapacak disiplinden ve odaklanma becerisinden yoksundu. Başka bir deyişle, ondan daha disiplinli birinin yol açacağı zarar çok daha büyük olabilirdi. İkincisi, Trump kendi altındaki birçok kişinin şahsi sadakatini kazanmayı başaramadı. Neticede en pervasız plan ve kararlarının çoğu ya dışarı sızdı ya da içeriden ret yedi.

Başkan adayı Trump, Wisconsin’deki La Crosse kasabasında bir seçim mitinginde.

 

Yarattığı tehdidin 5 temel nedeni var

Ama maalesef bugün Trump Amerikan demokrasisi için çok daha büyük bir tehdit oluşturuyor. Bunun beş temel sebebi var. Birincisi, artık daha da öfkeli. Bu da gücü kendi elinde toplama ve (gerçek ya da kendi yarattığı) düşmanlarına karşı kullanma konusunda çok daha kararlı olacağı anlamına geliyor. Beyaz Saray’a dönecek olursa sadece daha kötü niyetli ve hırçın değil kişisel gündemini gerçeğe dönüştürmekte de daha istikrarlı davranabilir.

İkincisi, Trump ve ideolojik yoldaşları üst ve orta düzey atanmışları belirlerken daha ince eleyip sık dokuyacak. Gizli yönetim ajandası olan, The Heritage Foundation’ın “Proje 2025” belgesinde bunu zaten yaptığı görülüyor. Trump bu planından vazgeçtiğini iddia etse de söz konusu belge yönetimde yer alacak potansiyel isimleri görmek için değerli bir araca dönüşmüş durumda. The Heritage Foundation’ın karanlık vizyonunu desteklemek bir nevi turnusol testi. Amaç bu kez hiçbir muhbirin ve demokrasi savunucusunun “sözü geçen kişi” haline gelmemesini garantilemek.

Cumhuriyetçi Parti tarikatına dönüştü

Üçüncüsü, Cumhuriyetçi Parti artık Trump’ın şahsi tarikatına dönüşmüş durumda. Bu da partinin yerel yetkililerinin ülke genelinde Trump’ın her emrini yerine getirmeye hevesli olacağı anlamına geliyor. Bazıları işi seçimlere hile karıştırmaya, yerel kolluk kuvvetlerini ve kamu hizmetlerinin kontrolünü ele almaya kadar vardırabilir. Trump yine yerel seçim yetkililerinden kendi lehine daha fazla oy “bulmalarını” talep ederse bu sefer istediğini alabilir.

Dördüncüsü, entelektüel elitlerin ve Demokrat Parti liderlerinin açık sınır benzeri “woke” yanlısı tavır almak ve polisin mali kaynaklarını kesmek gibi çeşitli hataları nedeniyle çok sayıda sağ eğilimli, ılımlı ve üniversite bitirmemiş seçmen Demokratların aşırı solcular olduğu kanaatine vardı. Harris ve Walz bu kişilere cazip gelecek adımlar atsa bile Demokratları vatanseverlikten eser taşımayan siyasetçiler olarak görenlerin Trump’tan kopması daha zor olacaktır.

Beşincisi, yukarıda bahsettiğim sebepler yüzünden Trump aleyhinde etkili bir sivil toplum eylemine girişmek zorlaştı. Sol kendi ideolojik testlerini geçemeyen herkesi yıllarca aşağılamışken Trump karşıtı büyük çaplı bir koalisyona katılmak isteyen bağımsız seçmen ve ılımlı Cumhuriyetçi sayısı yüksek olmayacaktır. İlerici Demokratlar Trump’ın anayasaya ve demokrasiye aykırı davranışlarına tek başlarına karşı koymak zorunda kalabilir ve bu da yeterli olmaz.

Refah, güvenlik, hakkaniyet, istikrar

Tüm bunlardan dolayı Trump’ın Amerikan kurumları için oluşturduğu tehdidi ciddiye almak gerekiyor.

Amerikan demokrasisini savunmanın tek yolu yine demokratik araçları kullanarak Trump’ı mağlup etmek.

Demokrasi gerçek dünyada insanların arzularını yerine getirmeye yardımcı olabildiği ölçüde başarılı oluyor.

Bu da pratikte ekonomik refah, güvenlik, hakkaniyet, yetkin yönetim ve istikrarı teşvik etmek demek.

Dönemsel şoklara ve güçlüklere dayanabilmek için istikrar özellikle önemli.

Trump geniş kitleleri kendine çekmeyi başarmış ilk anti-demokrat demagog değil ve son da olmayacak. 1930’ların sonunda Peder Charles Coughlin’in faşizm yanlısı tavrına, 1950 ve 60’larda güney eyaletlerindeki Siyahların yurttaşlık haklarının karşılaştığı dirence, 1968’de ayrılıkçı George Wallace’ın başkanlık adaylığına ve Watergate’e karşı ayakta duran Amerikan kurumları bu süreçlerin her birinden daha güçlü çıktı. Trump kaybederse yine aynısı olacak.

Ancak demokrasinin bu güçlüklere göğüs gerebilmesi için sandıkta iyi alternatifler bulunması şart. Halk sorun çözme, başkalarına ilham verme ve özgür kurumları savunma konusunda karnesi parlak adaylar görebilmeli. Harris-Walz ikilisi bu tarife uygun görünüyor. İnsanları harekete geçirip demokrasiye desteği yeniden başlatmak için işin esas zor kısmı şimdi başlıyor. Ama daha da zorlu bir görev var: Yolsuzluk ve eşitsizlikle savaşarak, kutuplaşmayı ve her iki taraftaki aşırılıkçılığı azaltarak, hükümetin halk için çalıştığını göstererek demokrasinin vaatlerini yerine getirmek. 

© Project Syndicate, 2024

Daron Acemoğlu
Daron Acemoğlu