Nusret’i nefret edecek kadar umursamak biraz anlamsız. Ama sanırım Nusret Katar’da Dünya Kupası’nı ele geçirip garabet hareketler yaparken bizi öfkelendiren, sosyal medyada alayla ifade edilen nefreti körükleyen şey beyefendinin kendisi değil. Bizi öfkelendiren şey kuralların ortadan kalkması. Kıymetin, doğrunun, güzelin ne olduğunu belirleyen bütün ölçülerin anlamsızlaşması. Eğer Nusret kupayı bir biçimde “elleyebiliyorsa” o kupa hala bir şampiyonluk kupası mıdır? Ancak en iyi futbol takımının en iyi oyununu oynayarak elinde tutabileceği ödül artık kıymetini kaybetmişse oyunun hala bir anlamı var mıdır?
Mesele ne Nusret ne de futbol. Mesele 21. yüzyılın hem ahlaki hem de politik olarak en önemli sorusu: Kurallar ortadan kalkmışsa oyunu nasıl oynayacağız? Merkez, hem ahlaki hem politik anlamda artık tutunamıyorsa nerede duracağımızı nereden bileceğiz? Bize durmadan “Her şey serbest” diyen bir dünyada doğru kalmak nasıl mümkün?
23.12.2022 04:41
Bize bir ev lazım
Güçlünün haklı olduğu bir dünyada utançsızlığın sınırsızlığı ile davrananlar elbette kral olacak. Mesele, tutunacak herhangi bir değerin kalmadığı bir ülkede merkezi nasıl yeniden inşa edeceğimiz. Ahlaki ve siyasi olarak merkez artık neresi?
Avrupa ilericiler için artık bir sığınak değil
14 Haziran 2024
Örovizyon'a bile sığınamamak...
17 Mayıs 2024
Duyduğumuz büyük bir değişimin ayak sesleri
03 Mayıs 2024
Dünya ilhamını İstanbul’da arıyor
05 Nisan 2024
Kayıp Prenses Kate peşimi bırakmıyor!
Tüm Yazıları
22 Mart 2024