Geçen hafta Netflix’in adı üç ayrı ‘adli’ olayda geçti. Adli olaylar üzüntü de içerir kaçınılmaz olarak. Bir eğlence platformu olsa da Netflix de hayattan ayrı bir şey değil işte
1- ABD’li yazar Alice Sebold, 1981’de 18 yaşında üniversite öğrencisiyken tecavüze uğruyor, beş ay sonra yolda karşılaştığı bir adamı olayın faili olarak polise bildiriyor. Alice beyaz, adam siyah. Adam 1982’den 1998’e kadar tam 16 yıl hapiste kalıyor. Ve bu süre zarfında suçlamaları hep reddediyor. Alice Sebold 1999’da tecavüzü ve sonrasını, ayrıca hukuk sürecini anlatan Lucky’yi yayımlıyor (Bizde Eren Eyüboğlu çevirisiyle Talihli Kız diye çıkmış). 2012’de yayımlanan romanı The Lovely Bones ile (bizde Cennetimden Bakarken) büyük üne kavuşuyor, roman Peter Jackson tarafından filme alınıyor (iTunes’dan kiralanabilir). Bu arada hapisten çıktıktan sonra da seks suçluları listesinde olduğu için iş bulmakta, ev bulmakta büyük zorluklar yaşayan fail Anthony Broadwater hukuk savaşını resmen çöpçülük yaparak sürdürüyor. Derken, Timothy Mucciante isimli bir yapımcı, Netflix’e Lucky’yi belgesel olarak çekmek istiyor ama kitapta failin hüküm giyme sürecinde tuhaflıklar olduğunu görüyor ve bir dedektif tutuyor. O dedektif sayesinde avukatlar daha önce beş kez reddedilen kararı bozduruyor ve Broadwater geçtiğimiz ay aklanıyor (Mucciante Netflix projesinden kovulmuş, proje rafa kalkmış ama şimdi kendisi Broadwater’ın başına gelenleri anlattığı Unlucky diye bir belgesel çekiyor). 2- Geçen hafta perşembe gecesi Los Angeles, Beverly Hills’de bir hırsız soygun için girdiği evde yaşayan 81 yaşında bir kadını silahla vurup öldürüyor. Girdiği ikinci evde kendini yanlışlıkla ayağından vurduktan sonra da yakalanıyor. Kadın, siyah müziğin babası olarak bilinen, Motown plak şirketinin kurucularından Clarence Avant’ın yardımseverliğiyle ünlü eşi. Jacqueline. 90 yaşındaki müzik yapımcısı olaydan yara almadan kurtulmuş. Avant çiftinin kızları Nicole Avant, Bahamalar’ın ABD eski büyükelçisi ve Netflix CEO’su Ted Sarandon’un karısı. O halde bu haftanın izleme önerisi de Netflix’ten gelsin: Yapımcıları arasında Nicola Avant’ın da bulunduğu belgesel The Black Godfather. Müzik, sinema, TV ve politika dünyasının perde arkasında sektöre yön veren önemli akıl hocası Clarence Avant’ın hayatını ekrana getiren belgeselde Quincy Jones, Muhammed Ali ve Barack Obama gibi isimlere danışmanlık yapan Clarence Avant’a hayranlıklarını belirtenler arasında Bill Clinton, Barack Obama, Snoop Dogg, P. Diddy, Lionel Richie gibi isimler var. 3- Kabul ediyorum, bu üçüncüye adli olay denemez belki ama bu da cezayı hak eden bir hadise. Bu yıl Oscar ödüllerinde Netflix’e birden çok heykelcik getirmesi beklenen gerçekten çok etkileyici The Power of Dog filminde Benedict Cumberbatch bir sahnede bir boğayı elleriyle hadım ediyor. Efendim, nasıl yapılacağını öğrenmiş önceden. Ben veteriner hekim olmak için yıllarca eğitim alınıyor sanıyordum. Ayrıca başka bir sahnede de bir ata basbayağı vuruyor, at korkuyor, hatta kaçarken tökezliyor filan, iç acıtıcı sahneler. PETA (People for Ethical Treatment of Animals) kaçırmamış tabii, filmi izlemeyin kampanyası başlattı hemen sosyal medyada. Hiçbir hayvanın kendi iradesiyle, ünlü olmak için sette bulunmadığını biliyoruz. Bu zamanda, bu teknolojiyle hayvanlara eziyet, hiçbir şekilde kabul edilmemeli artık.