16 Eylül 2024, Pazartesi Gazete Oksijen
27.10.2023 04:38

İşte otomobil gerçeğimiz

En ucuz otomobilin 4 yıl önceye göre 10 kat artıp 1 milyon TL’yi aştığı bir dönemde nasıl oluyor da otomobil satışlarında tarihi rekorlar kırılıyor? Bunun cevabı aslında nüfusta saklı... 85 milyonluk Türkiye’de 9 ayda 667 bin sıfır oto satılıyorsa, bu nüfusun yüzde 0.78’inin yeni otomobil alabildiğini gösteriyor. Bu sonuçla 32 Avrupa ülkesi arasında 28’inci sıradayız…


2023 yılı otomotiv sektörü için unutulmazlar arasına şimdiden girdi. Bu zamana kadar 1994, 2001 ve 2018 gibi ekonomik krizlerin vurduğu veya 2015-2017 gibi 1 milyon adetlik satış sınırına yaklaşan yıllar konuşulurken, bundan böyle çok net bir şekilde birçok ilkin yaşandığı 2023 yılı konuşulacak, örnek gösterilecek. Çünkü tarihte ilk kez alım gücünün bu kadar düşük, otomobil fiyatlarının bu denli yüksek, krediye ulaşımın bu kadar zor, faizlerin, kurların ve enflasyonun sürekli arttığı bir yılda otomotiv sektörü tarihi satışlara imza atıyor. Yanlış duymadınız; bu yılın başından itibaren her ay otomotiv pazarı aylık bazda tarihi satış rekorları kırarken, şimdiden yıl sonu rekorunu da garantiledi.

Elektrikli versiyona da kavuşan yeni Citroen C3, Eylül 2024’te Türkiye’de satışa sunulacak. Eğer e-C3 bugün Türkiye’de satışa sunulsaydı en donanımlı versiyonu 855 bin liralık fiyat etiketi taşıyacaktı.

 

Fiyatlar 4 yılda 10 kat arttı

Düşünsenize; 9 ay sonunda otomobil ve hafif ticari araç pazarı yüzde 65 artarak 857.575 adetle 2022 toplamını geçerken, 1 milyon adetlik satış sınırlarına ulaşıldığı 2015, 2016 ve 2017’ye, daha yılın tamamlanmasına üç ay kala çok yaklaştı. Pazarın yıl sonunda çok rahat bir şekilde 1 milyon adetlik psikolojik sınırı geçerek 1.1 milyon adedin üzerine çıkacağı apaçık ortada. Herkesin kafasını karıştıran nokta da burada başlıyor. En ucuz otomobilin 4 yıl öncesine göre 10 kat artıp 1 milyon TL’yi aştığı, ortalama bir otomobilin 1.5-2 milyon TL’den başladığı, lüks otomobillerin 10-15 milyon TL gibi astronomik rakamlara ulaştığı bir dönemde, nasıl satış rekorları kırılıyor?

Lexus’un 10.9 milyon TL’ye satışa sunduğu yeni VIP MPV modeli LM için 1500 kişi sıraya girerken bu yıl sadece 34’ü alabilecek.

Kaç kişi otomobil alabildi?

Bunun cevabı Türkiye’nin nüfusunda saklı. 85 milyonluk Türkiye’de 9 ayda eğer 666.890 yeni otomobil satılıyorsa, nüfusun sadece yüzde 0.78’inin otomobil alabildiği ortaya çıkıyor. Bu kesimin yarıdan fazlasının yüksek enflasyon ortamında yatırım amaçlı aldığını düşünürseniz asıl gerçek ortaya çıkıyor. Gerçekten ihtiyacı olanları hesaplamaya kalkarsak bu rakam binde 2’ye, 3’e kadar iner. Türkiye’de nüfusun büyük kısmının bırakın yeni otomobil almayı, 20 yaşının altında 2.el otomobil alma şansı bile yok.

1000 kişiye düşen otomobil sayısı 175, araç parkının ortalama yaşı 14

Bugün Türkiye’nin toplam araç parkı 28 milyon 183 bin adede ulaşırken, bunun 14 milyon 967 bin adedi otomobillerden oluşuyor. Bu da Türkiye’de 1000 kişiye düşen otomobil sayısının 175 adet olduğunu gösteriyor. Avrupa ortalamasının 572 adet, Almanya’nın 590 adet olduğu listede, Türkiye 175 adet ile 32 ülke arasında son sırada yer alırken, Lüksemburg 704 adetle zirvede yer alıyor. İşin daha da vahim tarafı Türkiye’de ortalama otomobil yaşının 14 olması. Yani nüfusun büyük kısmı yeni otomobil alamadığı için park içindeki yaşlı oranı da hızla artıyor.

Avrupa’da sondan beşinci sıradayız

AVRUPA Otomotiv Üreticileri Derneği (ACEA) verilerine göre kıtada Ocak-Eylül döneminde 1000 kişiye yapılan yeni otomobil satışları belli oldu. 9 ayda her 1000 kişiden sadece 7.8’inin yeni otomobil aldığı Türkiye, 32 ülke arasında 28.sırada yer aldı. 2022 yılında 30.sırada yer aldığımız listede, bu yıl rekor satışlarla 2 basamak yükselsek de geçtiğimiz ülkeler Litvanya, Letonya, Romanya ve Bulgaristan.

Almanya’da 25.7 otomobil

Avrupa Birliği (AB) ortalaması 9 ay sonunda 16,8 iken, 1000 kişiye en çok otomobilin satıldığı ülke 60,7 ile Lüksemburg ve ardından 37.9 ile İzlanda. Türkiye ile hemen hemen aynı nüfusa sahip Almanya’da ise here 1000 kişiye 25,7 yeni otomobil satılmış. Yani 666 bin otomobil satışıyla Avrupa’da 6’ncı sırada yer almamız sizi yanıltmasın, gerçek sonuç nüfusa göre otomobil satışında saklı. Zaten şartlar değişmediği, otomobillerin üzerindeki vergi yükü azalmadığı ve alım gücü artmadığı sürece son sıralarda yer almaya aynen devam ederiz.

Bu alım gücü ve vergilerle işimiz zor

85 milyonu aşan resmi nüfusu ile Avrupa’nın en kalabalık ülkesi olduğumuzu düşünürsek, benzer nüfusa sahip olduğumuz ve sıklıkla karşılaştırıldığımız Almanya’da 1000 kişiye satılan yeni otomobil sayısı biz rekor kırsak da 4 katımıza yakın. Üstelik Almanya’da trafiğe kayıtlı otomobil sayısı 50 milyon adedi aşarken bizde ancak 15 milyon adette kalıyor. Dünyanın en yüksek otomotiv vergisinin, hatta verginin bile vergisinin alındığı ülkemizde tablonun bu kur, enflasyon,vergi ve alım gücü ile değişmesi pek de olası görünmüyor ne yazık ki.