02 Mayıs 2024, Perşembe Gazete Oksijen
09.02.2024 04:30

İlk hedefimiz Akdeniz

İklim değişikliği nedeniyle Kızıldeniz’in sıcak sularında yaşayan balık türleri, Akdeniz Havzası’na doğru yayılıyor. Akdeniz Koruma Derneği ise bu yeni türlerin çoğalmasını önlemek için yenilmelerini teşvik ediyor

Başlıktaki sözü demişçesine sızmışlar denizlerimize.

1869’da Süveyş Kanalı’nın açılmasıyla birbirine giren eko sistemler yüzünden Akdeniz’e sızan onlarca tür “YENİ” balık denizlerimizi tehdit ediyor.

Kızıldeniz ve Akdeniz birbirinden aslında oldukça farklı özellikleri olan denizler. Ancak iklim değişikliği ile deniz sularının ısınması, kanalın açılması ile gelişen deniz ticareti dışında Kızıldeniz’in sıcak sularında yaşayan türlerin Akdeniz Havzası’na doğru yayılmasına sebep oluyor.

Aslan balığı, asker balığı, kılkuyruk mercan, lokum balığı, külah balığı, çizgili barbun, beyaz sokar, siyah sokar, balon balığı, kardinal balığı, cüce balon balığı, dikenli çütre artık bizim suların yeni balık türlerinden. Bu balıklar başlarda istilacı olarak tanımlanıyordu, zira bir kısmı makro-algler ve deniz çayırlarını yiyor, bir kısmı da yavru yerel balıkları yiyerek kıyı balıkçılığında baskı oluşturuyorlar. Onlar bizimkileri yerken artık neyse ki biz de onları, en azından bazılarını yiyebiliyoruz.

Akdeniz Koruma Derneği bu yeni balık türlerinin yayılım ve çoğalmasını önlemek için, Gökova Körfezi’nden sonra Fethiye-Göcek ve Kaş-Kekova Özel Çevre Koruma Bölgeleri’nde bulunan balıkçılığa kapalı alanlarda da Deniz Koruyuculuğu Sistemi’ni uyguluyor. Bu alanlarda yeni balık türlerinin restoranların menülerine girerek denizden uzaklaştırılması için uğraşıyor ve Türkiye’nin birçok yerinden şeflerle çalışıyorlar. Balıklar mundar olacağına hem balıkçılar hem işletmeler için bir gelir kaynağına dönüşüyor.

Restoranlara tanıttılar

Akdeniz Koruma Derneği ekibi geçen yıllarda eti değil sadece yüzgeçlerindeki dikenler zehirli olduğundan eldivenle ayıklanması gereken aslan balığı (pterois miles) için yaptıkları çalışmayı bu yıl genişleterek yeni balık türlerinin birkaçını kapsayacak şekilde gündeme getirdiler. Gökova’daki şeflerle hazırladıkları farklı “yeni balık” içerikli yemekleri restoran sahiplerine bir davet vererek denettiler.

Bu yeni türler arasında, Gökova Körfezi’nin taşlık bir koyunda yüzerken karşılaştığımdan emin olduğum, insana hiçbir zararı olmayan külah balığı (fistularia commersoni), çizgili barbun (parupeneus forsskali), kılkuyruk mercan (nemipterus randalli), lokum balığı (saurida undosquamis) ve niceleri bulunuyor.
Eğer gittiğiniz restoran sahibini tanıyorsanız bu yeni balıkları denemelerini talep ederseniz sadece yapılanları takdir etmekle kalmamış, 2015’ten beri canla başla çalışan bu doğaya gönül vermiş insanlara destek vermiş olursunuz. www.yenibaliklar.com sitesinde yeni balıkların tanımları ve hazırlayabileceğiniz tarifler ile sipariş hattı numarası mevcut. Biz mercan pazı sarması, içli köfte, beğendili börek, lokum taco, tempura çizgili barbun denedik. Çok da beğendik.

Akdeniz Koruma Derneği, denizde unutulan balık ağlarının suda erimeyerek deniz tabanını kaplayıp deniz çayırları ve mercan resifleri gibi habitatları tehdit ederken mikroplastik kirliliğini arttırdığını tespit etmiş. Bir yandan bu ağları topluyor, bir yandan kaçak balıkçılıkla uğraşıyor, bir yandan soyu tükenme tehlikesi olan türleri takip ediyor ve koruyor, bir yandan da koruma alanlarında 40 metre derinliğe kadar her 5 metrede bir yerleştirilmiş sıcaklık ölçerlerle, deniz suyu sıcaklıklarını günlük olarak kaydediyor. Çıkardıkları sonuç, her geçen yıl daha da ısınan sularla yerel balıkların topluca ölümlerinin yaşandığı ve yeni balıkların hızla üreyip çoğaldığı.

Artık lüfer, levrek, palamut kadar lütfen bu yeni balıkları da tüketiniz. Yanında başka YENİ ne içeceğinizi siz benden daha iyi bilirsiniz!