Evdeki dört ayaklı dostlarımıza sevgimizi ifade etmemizin en kestirme yolu onlara dokunmaktır. Hatta sevmeyi bıraktığımız an bazıları sevmeye devam etmemiz için patilerini atarlar, burunlarıyla elimizi kaldırmaya çalışırlar. Demek ki onlar da bundan keyif alıyor diyebiliriz. Fakat bazıları çok dokunmatik değildir ve fiziksel temastan hoşlanmayabilirler. Sevdiğinizde kendilerini çekerler, hatta sizden uzak bir yere çekilebilirler. Bu durumda köpeğinizin sizi sevmiyor olabilme ihtimali var mı diye de belki düşündüğünüz olmuştur.
Tarzları farklıdır
Hayvanların sevgisini gösterme ve sevgiyi kabul etme biçimi farklı olabilir. Yoğun temastan hoşlanmıyor olması sizi sevmediği anlamına gelmez. Bu onun tarzıdır ve sevgisini muhakkak başka yollarla gösteriyordur. Bu aynı insanlarda da olduğu gibi karakteristiktir. Eğer yakın ilgiden, sarılmanızdan ve fazla sevmenizden hoşlanmıyorsa, onun özeline ve sınırlarına saygı göstermek gerekir. Sevilmekten hoşlanmamalarının bambaşka sebepleri de olabilir. Henüz teşhis edilmemiş bir hastalığı/tümöral oluşumları olabilir. Vücudunun dokunduğunuz bölgesinde ağrısı veya yarası olabilir. Görme, duyma gibi duyuları azalan yaşlı köpekler tedirgin oldukları için sevdirmek istemeyebilirler. Bazı yavru köpeklerde de büyüme ağrıları olabilir. Eğer sahiplenilmiş bir köpekse; belki önceki yaşamında temas edilmesine veya el kol hareketlerine karşı kötü tecrübeler edinmiş olabilir. Bunlardan hariç olarak da aslında sevilmekten keyif alıyor olabilir ancak belli bölgelerden veya sert sevilmekten hoşlanmıyor olabilir. Yani sizin sevme tarzınız onun hoşuna gitmiyor olabilir. Köpeğinizin fiziksel temas sınırlarını onu tanıdıkça daha iyi öğrenirsiniz. Tanımıyorsanız dikkat
Dokunmanın bir adım ötesi de sarılmaktır. Aslında sarılmak bir köpek için oldukça tehdit edici bir beden dilidir. Çünkü sarıldığınızda köpek kendisini kafeslenmiş ve kaçamayacakmış gibi hisseder. Kendi köpeğiniz zamanla buna alışır ve bundan keyif alabilir. Ancak tanımadığınız bir köpekle güven ilişkiniz olmadığından ilk anda sarılarak onu baskılamaya çalıştığınızı hissettirmek doğru olmaz. Bazı köpeklerin bu durumdan kaçarak kurtulmaya çalıştığını, bazılarının da diş göstererek, hırlayarak karşısındakini uyardığını deneyimleyebilirsiniz. Tüm uyarılarına rağmen sarılmaya ya da sıkıştırmaya devam edildiğinde de ısırma hamlesine maruz kalabilirsiniz. Zaten sarılmaktan ya da temastan hoşlanmayan köpekler bunu net bir beden diliyle karşı tarafa gösterirler. Sevmek için uzandığınızda geri kaçabilir, gözlerini sizden kaçırıp kafasını çevirebilirler. Bu “bana yaklaşma, bana dokunma” deme şeklidir. Sarılmak istediğinizde ise kendilerini geri çekip kafalarını aşağı doğru indirirler. Bu da bir çeşit kapanma, kendini karşısındaki kişiye kapatma davranışıdır. Üstüne gitmemek, ısrarcı olmamak gerekir. Aksi halde yukarıda bahsettiğim şekilde köpek kendini savunmak zorunda kalabilir. Onların sınırlarını gözeterek güvenli ve keyifli bir iletişim kurabilmek mümkündür. Zorla sevmeyin, sıkıştırarak sarılmayın. Sağlıkla bir arada olabileceğimiz bol patili günlere...