Nisan ayının ilk haftasında hem yurt içi yerleşiklerin (bireyler ve şirketler) döviz mevduat hesaplarının hem de kur korumalı mevduat (KKM) hesaplarının sırası ile 4 ve 3.6 milyar dolar civarında artması, özellikle yabancı yatırımcıların seçim sonrasına yönelik kur beklentilerini yukarı yönde etkilemesi ile koruma amaçlı döviz veya dövize endeksli varlık talebinin belirgin arttığını yansıtıyordu. Nitekim bu gelişmenin ardından haftanın son günü yeni kararlar gelmiş, Merkez Bankası TL mevduat oranı %60’ın altında kalan bankalara uygulanan ilave menkul kıymet tahsis oranını yükseltirken, döviz mevduattan TL mevduata dönüşüm hızına bağlı ilave menkul kıymet tahsisi de getirmişti. Ayrıca bankalarda döviz alım satımlarında uygulanan kur makası belirgin açılırken, serbest piyasa (Kapalıçarşı) fiyatlaması ile de ciddi farklar oluşmaya başlamıştı. Verilere ve gelişmelere bakıldığında, kurlardaki bu durumun TCMB ve bankalarda döviz likiditesinin azalış eğiliminin güçlenmesinin bir sonucu olduğu söylenebilir.
21.04.2023 04:39
Acil öncelik finansal istikrar
Finans sektörü güven üzerinden işler, bu güveni sarsacak kararlar yerine güven artırıcı tedbirler almak gereklidir. Bunun en iyi örneği, birkaç bankanın batmasından sonra Amerikan kamu otoritesinin ivedilikle aldığı kararlardır…
A+
Yazı Boyutunu Büyüt
A-
Yazı Boyutunu Küçült
* Bu haber/yazı ve resimlerin eser sahipliğinden doğan tüm hakları Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’ne ait olup işbu yazı/haber ve resimlerin, kaynak gösterilmeksizin kısmen/tamamen izin alınmaksızın yeniden yayımlanması yasaktır. Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’nin, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 24. maddesinden doğan her türlü hakkı saklıdır.
Kasım enflasyonu zafer ilan etmemize yeter mi?
05 Aralık 2025
Hasta ölümden döndü aynı ilaçlara devam
28 Kasım 2025
Hazine’nin piyasalara “can suyu” planı
21 Kasım 2025
Dezenflasyon süreçlerinde 7 büyük günah
14 Kasım 2025
Bu yıl da olmadı önümüzdeki yıllara bakacağız
Tüm Yazıları
07 Kasım 2025