17 Haziran 2025, Salı
Abone Ol Giriş yap
08.05.2025 13:23

Credit Suisse ihbarcılarına 150 milyon dolar ödül, bankaya yarım milyar dolar ceza

İsviçre bankası Credit Suisse, ABD Vergi İdaresi'nin zarara uğratılmasıyla ilgili yargılandığı davada 511 milyon dolar ceza ödemeyi kabul etti. Yıllardır devam eden davayı yaptıkları ihbarla başlatan iki eski banka çalışanına ise 153 milyon dolara kadar 'prim' ödenebilir
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Bir zamanlar “şaibeli servetlerin güvenilir limanı” olan İsviçre bankaları, şimdilerde bu ünvanın faturasını ağır bir şekilde ödüyor. 2023’te batma noktasına gelerek rakibi UBS’e satılan Credit Suisse, ABD Vergi İdaresi’nin zarara uğratılmasına yardımcı olma suçuyla yargılandığı davada toplam 511 milyon dolar ceza ödemeyi kabul etti. 

Savcılar Credit Suisse’i Amerikalı vergi mükelleflerine ait toplamı 4 milyar doları aşan 475 hesapta vergi kaçırılmasına yardım etmekle suçluyordu. İddialar arasında “belge tahrifi” ve “hayali bağış evrakı düzenleme” gibi suçlamalar bulunuyordu. Credit Suisse ABD’li bazı kişilerin Singapur şubesinde bulunan hesaplarını ABD Hazinesi’nden gizlemekle de itham ediliyordu. 

Financial Times’ın haberine göre ABD Adalet Bakanlığı ile yapılan anlaşmaya göre Credit Suisse vergi kaçakçılığı suçlamasına ilişkin 372 milyon dolar, Singapur’da gizlediği hesaplar için de 139 milyon dolar ödeyecek. 

The Wall Street Journal’ın haberine göre yıllarca süren dava Credit Suisse’in iki eski çalışanının ihbarıyla başladı. Amerikan hukuk sistemine göre, bu tip yolsuzlukların ortaya çıkmasına yardımcı olup, büyük tutarlarda ceza kesilmesini sağlayan muhbirlere, ceza miktarının yüzde 15 ile 30’u arasında “prim” veriliyor. Bu durumda Credit Suisse muhbirleri en az 76.5 milyon dolar en çok 153 milyon dolar prim alabilecek. 2012’de UBS’i ihbar eden bir kişi bankaya kesilen cezadan 104 milyon dolar pay almıştı. 2023’teki bir şirketin yabancı ülkelerde ödediği rüşvetle ilgili bir davada muhbirlere 279 milyon dolar ödenmişti. 

20 yılı aşkın bir süredir İsviçre bankalarının üzerine giden ABD yargısı, dönemin Credit Suisse CEO’su Brady Dougan’ın ABD Senatosu’nda ifade vermesini sağlamıştı. Dougan, Credit Suisse’teki bazı orta düzey yöneticilerin bu işleri “tarihsel bir alışkanlıkla yaptığını” söylemiş, 20’den fazla kişinin bankadan kovulduğunu ifade etmişti. 

The Wall Street Journal’in haberine göre, 511 milyon dolarlık ceza kesilmesine yol açan ihbarı yapan muhbirlerden biri, Dougan’ın ABD Senatosu’nda verdiği ifadeyi Zürih’te bankacıların müdavimi olduğu AI Leone adlı bir kafede izliyordu. Görgü tanıklarının ifadesine göre Credit Suisse’in Zürih’teki merkezinde Güney Amerika’ya bakan bölümde çalışan muhbir, Dougan’ın “Bankayı temizledik” şeklindeki sözlerini duyunca ayağa fırlayıp “Yalan söylüyor” diye bağırdı. 

Muhbirin görevli olduğu bölüm, o sıralarda Kolombiya asıllı bir Amerikalı kadın ve ailesinin 100 milyon dolarlık hesabının başka bankalara transfer edilmesine aracılık etmiş, ancak bu işlemler sırasında kadının Amerikan pasaportuna sahip olduğunu gizlemişti. 

Soruşturma sırasında, sonradan Amerikan vatandaşlığı kazanan bazı milyonerlerin, vergi kaçırmak için Amerikan vatandaşı olmayan ebeveynlerinin ya da kardeşlerinin hesaplarını kullandığı ortaya çıkarılmıştı. 

Cezaya konu olan bir bir başka olayda, Credit Suisse’te 1 milyar doları aşkın hesabı olan ve ABD’de ikamet eden Avrupalı bir zenginin adı karıştı. Soruşturma sırasında bu mültimilyarderin ABD’deki kazançları üzerinden ortaya çıkan vergisinin Credit Suisse aracılığıyla ödendiği ancak vergiye tabi kazançlarının bir bölümünün gizlendiği anlaşıldı. 

Muhbirler, ABD vatandaşlığı da bulunan bir İsrailli’nin 200 milyon dolarlık hesabıyla ilgili bir vergi yolsuzluğunun bankanın üst düzey yöneticileri tarafından planlandığını, ancak olayın ortaya çıkması halinde ise suçun alt düzey görevlilere atılacak şekilde organize edildiğini söylediler. 

Credit Suisse benzer suçlamalar nedeniyle 2014’te ABD’ye 2.6 milyar dolar ceza ödemiş ve bu rakam bir vergi davasında ödenen en büyük ceza olarak kayıtlara geçmişti. Credit Suisse’in sahibi olan UBS de benzer suçlamalardan kurtulmak için ABD’ye 780 milyon dolar ödemek zorunda kalmıştı.

Violet’in inanılmaz Çin-ABD seferi

Hong Kong bandıralı, 366 metre uzunluğundaki OOCL Violet Çin’in Dalian Limanı’ndan halat çözüp rotayı yine Çin’in Ningbo Limanı’na çevirdiğinde, henüz “kıyamet kopmamıştı”. ABD Başkanı Donald Trump’ın, Çin’e yönelik gümrük vergisi henüz yüzde 20’ydi. Pekin yönetimi, bir tür uyuşturucu olan Fentanyl’in ABD’ye gönderilmesini engelleme yolunda adımlar atarsa bu vergi de sıfırlanacaktı.

2024 yapımı dev konteyner gemisi Sarı Deniz kıyısındaki Ningbo’ya vardığında tarihler 7 Nisan’ı gösteriyordu. Violet yoldayken işler kızışmış, Trump Çin’e yönelik vergiyi yüzde 45’e yükseltmişti. Ortalık kaynıyordu. Kim bilecekti ki yüzde 45’in ne kadar masum bir oran olduğunu!

Dalian’dan yüklediği konteynerlere, Ningbo’dakileri ekleyen Violet rotayı bu kez ülkenin en büyük limanı Şanghay’a çevirdi. 10 Nisan’da Şanghay Limanı’na bağlandığında dünya çoktan birbirine girmişti. Pekin, Trump’a “rest” çekince, Çin’e yönelik vergiler yüzde 145’e çıkmıştı.

Şanghay’dan ayrılan Violet 12 Nisan’da Güney Kore’nin Busan Limanı’na vardı. Vergiler hala yüzde 145’ti. Dev gemi yükünü fulleyip, California’ya dümen kırdı.

12 gün süren son etabın ardından Violet California-Long Beach’e bağlandığında, Bloomberg’in hesaplamalarına göre tam 564 milyon dolar değerinde yük taşıyordu. Bu yükün 231 milyon dolarlık bölümü Çin menşeli ve yüzde 145 vergiye tabiydi. 248 milyon dolarlık bölümü yine Çin menşeli ama daha düşük bir tarifeyle vergilendiriliyordu. 85 milyon dolarlık mal ise başka ülkelerin ihracatıydı. Gemideki 564 milyon dolarlık yükün toplam gümrük vergisi 417 milyon dolar tutuyordu. Bunun tamamına yakını Çin mallarına aitti.

Bloomberg, Violet’in California’ya getirdiği kargoyu ürün cinsi sınıfında tek tek mercek altına aldı. İşte bazı tespitler:

177 milyon dolarlık Çin malı konfeksiyon ürününe 137 milyon dolar vergi.
90 milyon dolarlık makineye 62 milyon dolar vergi.
44 milyon dolarlık TV, laptop gibi elektronik ürünlere 29 milyon dolar vergi.
9 milyon dolarlık ayakkabıya 10 milyon dolar vergi.
20 milyon dolarlık plastik mamule 18 milyon dolar vergi.
18 milyon dolarlık oyuncak ve spor ekipmanına 11 milyon dolar vergi.

Melania’nın coin’inde de tuhaf tuhaf işlemler var

Trump’tan sonra dünya gerçekten de çok acayip bir yer oldu. Başka ülkelerin toprağına göz koymaktan tutun, asırlık dünya ticaret düzenini tek taraflı değiştirme çabalarına kadar… Dünya ilk kez bir siyasetçinin, hem de “Özgür Dünya’nın Lideri” diye tanımlanan bir ABD Başkanı’nın kripto para işine girdiğine de şahit oldu. Kendi adına coin çıkarttı, etti, eşi First Lady de ondan geri kalmadı.

Daha önce $TRUMP coin’deki “insider trading” şüphelerini ortaya çıkartan Financial Times, aynı araştırmayı $MELANIA için de yaptı; ve bingo, yine aynı tuhaflıklar.

Habere göre $MELANIA’nın ihracı resmi olarak duyurulmadan birkaç dakika önce 24 yatırımcı piyasaya çıkan 200 milyon adet coin’in 16.7 milyonunu satın aldı. İhracının duyurulması ve fiyatların roketlemesinin ardından, satışa geçen bu 24 hesap 99.6 milyon dolar kar etti.

Financial Times’ın pek çok kaynaktan teyit ederek yazdığı haberde örnekler de var: Mesela, resmi duyurudan 141 saniye önce 40 bin dolarlık $MELANIA alan bir yatırımcı, sonraki 2 saat içinde coin’lerinin yüzde 86’sını satarak 2.5 milyon dolar elde etti. 2 saatte 70 kat kazanç!

Resmi açıklamadan 64 saniye önce 681 bin dolarlık $MELANIA alan bir başka yatırımcı, bunların çoğunu 24 saat içinde satarak 39 milyon dolar elde etti. İzleyen 3 günde kalan coin’lerini satıp cebe 4.4 milyon dolar daha attı. Böylece 681 bin dolar, 64’e katlanarak 43.4 milyon dolara çıktı.

* Bu haber/yazı ve resimlerin eser sahipliğinden doğan tüm hakları Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’ne ait olup işbu yazı/haber ve resimlerin, kaynak gösterilmeksizin kısmen/tamamen izin alınmaksızın yeniden yayımlanması yasaktır. Haftalık Yayıncılık Anonim Şirketi’nin, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 24. maddesinden doğan her türlü hakkı saklıdır.