Hayat yolu dediğiniz, herkes için farklı şekillerde çizilir elbet. Yaşananların maddi manevi şartları, zaman, çevre, ilişkiler, dil dünyaları, kültürler… Ne çok insan vardır ayrıca bu yolu şekillendiren. Ardından, hayatı anlamlandırmak söz konusuysa eğer, şu temel soru gelir mi? Bu yolda yürümek, dahası yürümekten başka türlüsünü yapamamak mı daha doğrudur, başka yollara sapmak mı? İlkinde insanın kendini güvende hissetmesi elbette beklenir. Cazibe de oradadır zaten. Hiç şüphe yok ki, bu tercih ile yaşadığında, en doğruyu bulduğuna kendisini ikna etmekte pek zorlanmaz insan. Hatta, şunu da söylemekten çekinmeyelim, bana kalırsa, bu yeryüzünü paylaşanların büyük çoğunluğu, bu tercihin getirdikleriyle yaşamayı seçiyor. Hayatı ve kendini sorgulamaya ihtiyaç duymadan. Götürdüklerinin farkına varmadan. Başka yollar ise kendi tehlikelerini taşır. Bedellerini ama aynı zamanda muhtemel ödüllerini de. Her alanda görebiliriz böyle tercihleri yapanları. Tarihin her farklı zamanında. Her coğrafyada, her dil dünyasında.
05.01.2024 04:30
Müfide Kadri’nin fırça darbeleri
Müfide Kadri, birçok çağdaşından daha karanlıkta kalmış bir ressam… Resme 10 yaşında başladı. Osman Hamdi Bey’den suluboya dersleri aldı. 22 yaşında hayata gözlerini kapadı
Virginia’nın bakışı
19 Ocak 2024
Mişima’nın dalgaları
12 Ocak 2024
Gölgede kalmış bir roman
29 Aralık 2023
O sularda kalanlar
22 Aralık 2023
Suyu eski hikayelerde aramak
Tüm Yazıları
15 Aralık 2023