Geçen hafta sonu hem damaklarımız şenlendi, hem de kulaklarımız. Susona Bodrum’da yemeksever dostlar ile birlikte, sevgili Mehmet Yaşin’in tabiriyle damak çatlatan lezzetler tatma imkanı bulduk. Susona Bodrum, Hilton zincirinin LXR Hotels & Resorts konseptinde dünyadaki dördüncü oteli. Yani lüks otelcilik anlamında grubun göz bebeklerinden biri. Otel, gastronomi anlamında oldukça üst seviyede. Frankie Beach Clubgibi enfes bir plaj lokantasına sahip ve burada uygulanan power lunch anlayışı oldukça popüler. Malva ise yine tamamen yerel malzemeler ile oluşturulmuş menüsüyle tam bir fine dining restoran. Üstelik farklı akşamlar, farklı ve çok özel sanatçılar ile kulaklara da ziyafet çekiyor. Ezi ise nefis manzarasıyla gün boyu bir şeyler atıştırabileceğiniz harika bir mekan. Otelin gastronomiye olan özeninin bir göstergesi de, tüm operasyonları sektörün önemli ismi Kaya Demirer’e emanet etmiş olması. Biraz da otelin genel müdürlüğüne bu sene gelen Funda Eratıcı’dan bahsetmek lazım, ilk senesi olmasına rağmen pozitif enerjisi ve özeni ile gerçekten fark yaratmış. Gelelim bizim deneyimlerimize... Susona’daki Malva’nın eşsiz bir manzarası var. Biz çok yemeksever bir ekiptik.Sevgili Müge-Mensur Akgün çifti, Teoman Hünal, Mehmet Yaşin, Gökmen Sözen ile birlikte harika lezzetleri deneyimledik. Frankie Beach Club, tam ortadaki havuzu, nefis power lunch konseptiyle otel dışından da gelen misafirlerin de ilgi odağı. Esasında power lunch, uzun süreli ve güçlendirilmiş öğle yemeği. Yemeğin sonuna doğru canlı müzik performansları ile olay bir happy hour partisine dönüşüyor. Saat 17.00 gibi İskender Paydaş ve orkestrası sahne aldı. Yemekler ve ambiyans sizi Güney İtalya ya da Fransa havasına sokuyor. Şef Gökhan Sınmaz, gerçekten döktürmüş. Yediğim en iyi ahtapotlardan biriydi. Levrek ve deniz mahsulleri, çiğ balık alternatifleri keza. Etsiz ve sebzeli lahmacun zar gibi ve çıtır çıtırdı. Zai bir sanat cenneti. Akşam yemeği için Malva’ya geçtiğimizde, harika manzara, şık ama abartısız bir dekorasyon ile bambaşka bir havaya bürünmek mümkün. Malva menüsünü, biz tadım menüsü şeklinde aldık. Tamamen lokal malzemelerden oluşan bu lezzetler, küçük dokunuşlar ile servis ediliyor. Porsiyonlar küçük ve abartısız. Malzeme kalitesi ön planda. Cuma akşamı sevgili Nükhet Duru’yu dinleme imkanı bulduk, gerçekten muhteşem bir müzik şöleni oldu. Bir teşekkür de tüm günler bizimle harika ilgilenen sevgili servis şefi Ümit ve hep yanımızda olan Ayşegül İlsever’e.Bu arada özel havuzlu süitleri, harika dekorasyonu ve manzarası ile odaları da unutmamak lazım.
Zai & House of Brothers
Tam da isminin geldiği gibi zeytin ağaçları arasına kurulmuş büyüleyici bir yer. Zai, sanatın her kolunun buluştuğu, müzik, sinema, tiyatro, edebiyat gibi birçok dal ile birlikte, gastronomi alanında da iddialı. Ve bu sene Zai ve House Of Brothers iş birliğine girmişler ve çok da iyi yapmışlar. Biz harika bir viski, yemek eşleşmesine davetliydik.Sevgili köşe arkadaşım Oğul Türkkan deneyimlediğimiz viskileri anlattı, sevgili Hazer Amani ise menüyü hazırlamıştı. Gitmediyseniz, mutlaka görülmesi gereken bir mekan olmuş Bodrum Zai ve House of Brothers. Sevgili Selçuk Tümay’ın da gösterdiği özen işe yaramış. Birçok eski dostu görmek de işin başka bir güzel tarafıydı.
