SIX SENSES KOCATAŞ MANSIONS, İSTANBUL Uzun zamandır, gitmeyi planlayıp bir türlü denk getirememiştim. İstanbul ve Türkiye turizmi açısından gerçekten çok önemli bir yer olmuş. Otel, Kocataş ve Sait Paşa yalılarının, tarihi dokusuna sadık kalarak Six Senses’in modern dokunuşları ile dekore edilmiş. 43 harika odasıyla butik bir konsept olarak değerlendirilebilir. Hem klasik ve tarihi, hem de modern sanat eserlerini otel içerisinde görmek mümkün. Antik Osmanlı eserleri, kaftanlar, ve orijinal İsmail Acar tabloları görsel bir şölen. Six Sense zinciri dünyanın birçok ülkesinde lüks otelcilik anlayışının simgelerinden biri. Türkiye’de ilk otellerini Bodrum’da, Kaplankaya Six Sense olarak açmışlardı. Bu da devamı. Otel zincirinin uzman olduğu konulardan biri ise SPA. Burada da uzmanlıklarını konuşturuyorlar. Otel yeni olmasına rağmen hemen hemen tamamen dolu. İki yalının ortasında bulunan geniş avlu, kahvaltıdan başlayarak gün boyu servis alabileceğiniz “all day dining“ diye tanımlayabileceğimiz bir mekan. Six Sense, zincirinin tüm dünyada gözettiği titizlik burada da hakim. Felsefeleri, yerel ve taze malzeme. Hiçbir şekilde paketli ürün kullanmıyorlar. Ve yine günümüzün önemli bir değeri olan ‘sürdürülebilirlik’ mottoları. Otelin fine dining restaurantı ise Toro Latin Gastro Bar. Nefis bir Boğaz manzaralı bir terasa sahip. Dünyaca ünlü şef Richard Sendoval imzalı mekan dünyada da adından çokça söz ettiriyor. Esasında, Latin Amerika mutfağı ve Uzakdoğu lezzetlerinin bir sentezi olarak adlandırılabilir. Cuma ve cumartesi akşamları canlı DJ performansları da mevcut. Tadımlık ve paylaşımlı tabakları tavsiye ederim. Çarşamba akşamları sushi, perşembe akşamları ise steak geceleri düzenleniyor. Mutlaka önceden rezervasyon yaptırmanızı öneririm, keza oldukça yoğun oluyorlar. Bu arada SPA bölümünün olduğu teras kısmında, eylül ayında sevgili Mehmet Gürs de harika bir lokanta açacakmış. MONKEY, BODRUM Sevgili Gülin-Yücel Özalp çiftinin Bodrum Yalıkavak’ta Gökçebel tarafında açılan yeni mekanı. Nefis ve doğal bir plajla birlikte Yalıkavak sahilinde. Güneşi batırmak için harika bir mekan olmuş. Abartısız ve ağaçlar altında olan plajı da gün boyu takılmak için ideal. Üstelik kendinizi bir ada lokantasında hissedebileceğiniz Lipsi adında bir de balıkçı açmışlar. Mavi-beyaz dekorasyonu, lezzetli mezeleri ile Bodrum’un kalabalığından uzak, bir sahil kasabası hissi veren Lipsi’yi tavsiye ederim. NIXIE VE HELIA, YALIKAVAK Bodrum’un en yenilerinden. İşletmeciliğini çok eski dostum ve sektörün tecrübelilerinden Ersin Süzer yapıyor. Gerçekten çok emek harcanmış ve çok güzel olmuş. Farklı bir Beach Lokantası konseptiyle açmışlar. Menüyü her gün değiştirmekte kararlılar. Taze ve günlük malzeme kullanıyorlar. Akşamları, yemeği eğlence ile tamamlıyorlar. Müzik tamamen Suat Ateşdağlı’ya emanet. Kahvaltı ise çok özel, Bodrum’un ünlü markası Hatice Teyze ürünleriyle hazırlanan kahvaltı nefis. Nixie Otel ise deniz manzaralı, rahat şık odaları ile dikkat çekiyor. Biraz Santorini havası da var diyebilirim. Gündüz Beach tarafı, İtalyan, Fransız ve Türk mutfağı sentezi. Akşam Ege otları ve mezelerden oluşan fix bir menü mevcut. Herkes Bodrum fiyatlarından şikayet ederken, burası bu şık ortamda, başlangıçlar, ara sıcaklar, ana yemek ve tatlıdan oluşan menüyü, içki hariç 250 TL ye servis ediyor. Mekan Yalıkavak Tilkicik koyunun hemen başında.