Bir süredir düşük kur volatilitesi ve yüksek faiz getirisiyle “ara kazanç ticareti”nin (carry trade) gözdesi TL olarak devam ediyor. Verilere baktığımızda yabancı yatırımcının kurun stabilize olduğuna kani olduğu martın sonlarında başlayan girişlerin haftalık ortalaması 1 milyar dolar seviyesinde. Bu hızlı akım sayesinde gösterge tahvilin getirisi yüzde 48’den yüzde 41’lere geriledi. TCMB’nin faiz artırarak faizi düşürmeyi başardığı bu süreçte tahvil yatırımcıları ve sabit getirili menkul kıymet fonlarına yatırım yapanlar ciddi karlar yazdı. Bankalar da tabii bu işin bir ucundan tuttular ama yıllar boyu “faizler yükselince zarar edeceğiz” korkusuyla portföylerindeki enflasyona endeksli, kısa vadeli, değişken faizli kağıtları o denli artırdılar ki böyle bir faiz düşüşünden doya doya bir gelir yazamadılar.
07.06.2024 04:30
Carry trade sürer borsanın işi zor
Döviz kurlarındaki yükselişin, enflasyon ve TL faiz oranlarının ciddi gerisinde kalması, “maliyeti TL, satışları döviz” olan şirketleri zorluyor. Bankacılık sektörü de belli bir seviyeye geldi. Endekse paralel bir risk almaktansa likit fonlarda biraz daha beklemeyi tercih ederim
Suriye coşkusu hızlı mı tüketildi?
13 Aralık 2024
Borsada ortak satışı riskleri
06 Aralık 2024
TL'de kalmak cazip, yine de döviz diyenlere Eurobond
22 Kasım 2024
Koç ve Sabancı neden zarar etti?
15 Kasım 2024
Borsada simya arayışı
Tüm Yazıları
08 Kasım 2024