İstiklal Caddesi’nde gerçekleşen saldırının ertesi günü, patlamada hayatını kaybeden 34 yaşındaki Yusuf Meydan ve 9 yaşındaki kızı Ecrin Meydan’ın cenazelerini beklerken Adana Şakirpaşa Havalimanı’nda derin bir hüzün var.
Askerler Türk bayraklarıyla örtülü iki cenazeyi saat 13.00 civarında aprona inen Deniz Kuvvetleri uçağından alıp omuzlarında taşıyarak tören alanına götürüyorlar. Bu sırada saldırıda kızını ve eşini kaybeden Mevlüdiye Meydan, yakınlarından destek alarak ayakta durabiliyor, durup kalbini tutuyor. Acılı anne cenaze aracı önünden geçerken “Ellerimde hala kızımla kocamın kanı var” diyor ve vesikalık fotoğraflarını öpüyor.
Kuzeni zor sakinleştirildi
Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’ne bağlı Çocuk Evleri Koordinasyon Merkezi’nde danışma görevlisi olarak çalışan Yusuf Meydan ve Ecrin için düzenlenen törende Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık ve Adana Valisi Süleyman Elban, Mevlüdiye Meydan ve sevenlerinin yanında yer alıyorlar.
Kabasakal Mezarlığı’nda imam, “Allah, ülkemizi terör belasından korusun” diyor. 9 yaşındaki kuzeni Eylül, Ecrin'i görmek için ağlıyor. Anne, imama kızını son kez görebilmek için yalvarıyor; “O benim bebeğim. Son bir kez görmeme izin verin. Bari saçından bir parça verin. Bir parça saçını istiyorum” diyor.
Defin sırasında annenin görmemesi için yanlamasına gerilen Türk bayrağı paravan işlevi görüyor. Dördüncü sınıfa giden Ecrin’in sınıf arkadaşları İremnur ve Ecemsu, Ecrin için sarılıp ağlıyorlar. Ecemsu “Anlamıyorum neden bomba attıklarını. Bazı insanlar neden kötülük yapıyor anlamıyorum” diyor. İremnur, Ecrin’in İstanbul’a gitmeden önce kendisine veda eder gibi gidip mentollü hediye şekeri aldığını anlatıyor.
Ertesi gün taziye evinde Mevlüdiye Meydan’ın eltisi Leyla Meydan ile konuşuyoruz. Yusuf Meydan’ın erkek kardeşinin nişanı için İstanbul’a gittiklerini söylüyor. “Ben, eşim, iki çocuğum, Yusuf, Ecrin, Mevlüdiye beraber geziyorduk. Sonra bir şey patladı. Ben iki çocuğumla kaçtım” diyerek saldırı anını anlatan Leyla Meydan, sonrasında arkasına baktığını ve kimseyi göremediğini söylüyor. “Sonra Mevlüdiye ‘Ecrin yok!’ diye bağırdı. O ses kulağımdan gitmiyor” diyor.
‘Öncesinde mutluyduk’
Adana’ya dönmeden önce beraber vakit geçirmek istediklerini anlatan Meydan, saldırı öncesinde eğlendiklerini ve çok mutlu olduklarını ifade ediyor. “Türkiye’de böyle olaylar oluyor ama o gün biz oradayken böyle bir şey olacağını... Hala inanamıyorum. Dokuz yaşındaki çocuk ya. Çocuk! Hep oyun oynamak ister” derken, Leyla Meydan gözyaşlarına hakim olamıyor. Çocukluk arkadaşı Yusuf Meydan'ın ardından ise “Benim okul arkadaşımdı. Sonra aile olduk. Çok iyi birisiydi. Hiç kimseyi incitmedi. Sessiz, sakin biriydi. Yetmedi, kızını da alıp gitti” diyor. ∙