07 Mayıs 2024, Salı Gazete Oksijen
29.01.2021 08:00

‘Kılıçlı Buda’ intikam peşinde

Cezaevindeki azılı katillerin Buda muamelesi yaptığı bir eroinman, babasının intikamını almak üzere firar eder. Kuzeyli polisiyenin usta ismi Jo Nesbo, Oğul’da farklı sulara yelken açıyor

İskandinavya’dan gelen romanlar ve diziler suç edebiyatının yıldızı artık. Bu kadar sakin ve müreffeh toplumlardan nasıl bu kadar karmaşık suç öykülerinin çıkabildiği sorusuna cevap arayan onlarca inceleme yazıldı. 

Kendine gösterdiği tepki

Söz konusu yükselişin en bilinen isimlerinden, aynı zamanda müzisyen olan Jo Nesbo, birkaç yıl önce Çınar Oskay’ın Hürriyet’te yayımlanan röportajında bu konudaki soruya kaçamak bir cevap vermiş: “ İnsanlar tesadüf faktörünü çok küçümsüyor. Her şeyin gerisinde derin, manalı bir açıklama olmayabilir. Yazmak, içinde yaşadığın toplumdan ziyade, okuduklarına verdiğin bir tepkidir. Biz global suç janrının devamıyız.” Üstadın son romanı Oğul, ülkemizde Can Yapalak çevirisiyle Doğan Kitap tarafından yayımlandı. Roman Nesbo’nun okuduklarından çok kendi yazdıklarına verdiği bir tepki sanki. Sanki (artık efsanevi hale gelen dedektifi) Harry Hole’ün gölgesinden çıkıp başka denizlere yelken açmak istemiş. Ve başarmış.    Oğul’un baş karakteri, ergenliğinden beri Norveç’in en modern ve kaçılması imkânsız cezaevinde yatan, eroinman Sonny Lofthus... O kadar sessiz ve içe dönük ki, azılı katiller tarafından bile Buda muamelesi görüyor. Bir gün, babasının ölümünün arkasındaki sırrı öğreniyor, intikam için hapisten kaçıyor. 

‘Adaleti mahvediyoruz’

Hedefe doğru giderken yolu babasının mesai arkadaşı Başkomiser Simon Kefas’la kesişince ortaya katil-polis işbirliği çıkıyor. Oğul, canavarları tek tek öldürürken medya tarafından halk kahramanına dönüştürülüyor. Hatta yeni bir lakap takıyorlar ona: Kılıçlı Buda. Jo Nesbo’nun Çınar Oskay’a vermeye çekindiği cevapsa, belki de romandaki taksici Pelle’nin sözlerinde saklı: “Biz kuzeyliler soğuk nevaleler olarak tanınıyor olabiliriz ama bizde her zaman diğer ülkelerde olmayan bir şey vardı. Mutlak bir eşitlik. Mutlak bir adalet. Ama şimdilerde onu mahvetmekle meşgulüz.” Oğul bu anlamda bir mahvoluşun romanı: Bozulan bir rüyanın, kırılan hayallerin, tehdit altındaki masumiyetin. Kötülüğün, her gün daha da büyüyen gölgesinin... Ne de olsa malum, Norveçli bile olsak masum değiliz hiçbirimiz.          *Oğul/Jo Nesbo/Çeviren: Can Yapalak/Doğan/Roman/536 sayfa