14 Kasım 2024, Perşembe Gazete Oksijen
06.08.2021 04:30

Müthiş cinâi sergüzeştler

Fakabasmaz Zihni’nin Sergüzeştleri Hüseyin Nadir’in polisiye ve suç edebiyatı tarihimizin ilk örneklerinden. Eserin ikinci cildi yayına Şule Ayva tarafından, günümüz okurlarına Osmanlıca sözcükleri açıklayan notlarla hazırlandı

Ötüken Neşriyat değerli bir proje yürütüyor, polisiye ve suç edebiyatı tarihimizin ilk örneklerini özenle gün ışığına çıkarıyor. “Geçmişten Günümüze Polisiye Dizisi”nin editörlüğünü Seval Şahin, Banu Öztürk ve Didem Ardalı Büyükarman yapıyorlar. Hüseyin Nadir’in geçen günlerde okurla buluşan eseri Fakabasmaz Zihni’nin Sergüzeştleri’nin ikinci cildi yayına Şule Ayva tarafından, günümüz okurlarına Osmanlıca sözcükleri açıklayan notlarla hazırlandı.  Hüseyin Nadir’in eseri, polisiye aleminin en iddialı sunumlarından biriyle huzurlarınızda: “Yalnız İstanbul’un değil, bütün dünyanın en kurnaz, en ele avuca sığmaz, en mahir hırsızı Fakabasmaz Zihni ismindeki fevkalbeşer mahlukun akıllara hayret ve dehşet veren sergüzeştleridir.

Bazen zeka bazen şiddet

Anti kahramanımız Fakabasmaz Zihni, adeta polisiye edebiyata tepki olarak doğar: “Bu muharrir olacak herifler sirkat (hırsızlık) nasıl olur bilmiyorlar. Ben yapayım da görsünler!” diyerek atılır meslek hayatına. Şahitler onu 30 yaşını geçkin, uzun boylu, sarışın, küçük ve parlak gözlü, son derece zeki bakışlı bir adam olarak tarif ederler. Çetesiyle beraber soyulmadık zengin bırakmaz, çaldıklarının bir kısmını da fakir fukaraya dağıtır.  Adam öldürmekten nefret ettiği halde, 48 kişi öldürmeye mecbur kalır (bir de nefret etmese kim bilir ne olacaktı). İcabında külhanbeyi, icabında güngörmüş bir Avrupai salon adamı gibi davranır. Bıçaklamaktan, göz oymaktan, kelle almaktan çekinmez. Kasa açmanın, çelik eritmenin, şifre çözmenin, yumrukların, tenisin ve satrancın ustası… Bazen zekâ, bazen de şiddet kullanarak görür işini. Kartvizitinde hırsız yazar ama aslında bildiğiniz suç örgütü lideridir. Biraz da Arséne Lupin’in Türkiye şubesi gibidir ama kendisine sorarsanız asıl Lupin ondan esinlenmiştir!

Kimliği tam bir muamma

Amerikalıların “Pulp” dedikleri tarza yakın bu sergüzeştler. Onların 1920’ler İstanbulu’nun renkleriyle bezenmiş versiyonları. Çocuksu bir mantıkları ve anlatımları var, hatta bugün yazılan bazı çocuk kitaplarından daha çocuksu. Günümüz polisiyesinin karakter derinliği ya da gerçekçilik gibi dertlerini o vakitler pek kafaya takmamış bir yazarın eserleri. Bu naiflik, öyküleri ilginç ve sevimli de kılıyor. Okurken kendinizi Karagöz gösterisine gitmiş çocuklar gibi hissediyorsunuz. Bazen Fakabasmaz Zihni’nin, bazen de onun peşindeki polis hafiyesi Amanvermez Avni’nin tarafını tutuyorsunuz. Osmanlıca sözcük ve deyimler, çağrışımlarıyla kulaklarınızı okşuyor.  Yazar Hüseyin Nadir’in gerçek kimliğiyse başlı başına bir muamma. Editörlerin ve polisiye uzmanı Erol Üyepazarcı’nın yaptığı (ve kitabın ön sözünde etraflıca bahsedilen) araştırmaya göre, olağan şüpheliler arasında bir diğer hırsızımız Cingöz Recai’nin yazarı Peyami Safa bile olabilir.  Bendeniz gibi DNA analizinden, parmak izi veri tabanlarından, dijital teknik takipten ve güvenlik kameralarından önceki polisiye romanları sevenlere tatlı bir okuma vadediyor Fakabasmaz Zihni. Tabii bir de Cingöz Recai’yi yumuşak bulup daha sert bir şeyler isteyenlere!  Fakabasmaz Zihni’nin Sergüzeştleri – Geçmişten Günümüze Polisiye – Cinayet Koleksiyonu Cilt 2 / Hüseyin Nadir / Notlandırarak Hazırlayan: Şule Ayva / Ötüken Neşriyat / Roman / 232 Sayfa.