22 Kasım 2024, Cuma Gazete Oksijen
06.08.2021 04:30

Kişisel bir sorundan başarı hikâyesine

1994 yılı Nobel Edebiyat Ödüllü Japon Kenzaburo Oe’nin romanı Kişisel Bir Sorun, yazarın kişisel süreçlerini etkileyici bir kurguyla anlatıyor

Romanın adı Kişisel Bir Sorun olmasa ve biz okurlar, yazar Kenzaburo Oe’nin gerçek hayatında da benzer bir hikâye olduğunu bilmesek nasıl bir okuma süreci yaşardık acaba? Okuduklarımızın sadece kurmaca bir metin olmadığı bilgisi, Bird’ün engellerle dolu hikâyesi ile aramıza bir mesafe koyar mıydı? Kişisel Bir Sorun bütün bu soruları sordurtmanın yanı sıra, muhteşem bir yolculuk vaat ediyor. Bird, 27 yaşında bir adam. Roman 1962 yılında geçtiğine göre, 1935 doğumlu bir roman kahramanıyla karşı karşıyayız. Bu durumda tıpkı yaşıtı Kenzaburo Oe gibi, Hiroşima’yı, atom bombasının yıkıcı etkilerini, çürümüş bedenleri, akmış gözleri, dışarı fırlamış beyinleri görmüş durumda. Eksilmiş, eksiltilmiş bir kuşağın çocuğu. Dershane öğretmeni Bird, kabuğundan çıkmak, Afrika’ya gitmek ve büyük gezisinin dönüşünde “Afrika’da Gökyüzü” başlıklı bir hatırat yazmak istiyor. Engellerle dolu bir hayat Bird’ün hayatı. Kendini ifade etmesinin, insanlarla iletişim kurmasının, çelimsiz bedenini toplum içinde görünür kılmasının ve hayallerini gerçekleştirmesinin önünde hep engeller var. En büyük engel de çocuğunun doğumuyla ortaya çıkıyor. Kafatasındaki eksik yüzünden beyni dışarı taşmış, beyin fıtığı teşhisi konmuş bir çocuk veriyorlar kucağına hastanede. Bir bitkiden farksız bebeğiyle, yeni bir engeli aşıp aşmama kararının eşiğine geliyor Bird. Bir kuşu andıran bedeni ve ifadesiz yüzüyle uçamayan kuş Bird, kanat çırpmak zorunda bu engeli aşabilmek için.

Tanrı rolüne bürünmek

Kanat çırpmak. Özgürleşmek. Toplumsal sözleşmelerden uzaklaşmak. Ahlakın ve aidiyetin dayattığı kuralları hiçe saymak. Aileyi sorgulamak. Yaşamı sorgulamak. Hastalıklı, neredeyse bitki gibi bir bebeğin bedeni üstünden ölüme ve yaşama karar veren bir Tanrı rolüne bürünmek. Bütün bunları yaparken bireysel varoluşla hesaplaşmak. Alkole ve iç karanlığına sığınmak. Aslında bu noktadan itibaren, kurmaca ile gerçek, Bird ile Oe birbirine giriyor. Yazarın kişisel sorunu önce okurun ve giderek insanlığın sorunu haline geliyor. Bir gün engelli bir çocuğunuz olsa (ya da bir başka engel giriverse hayatınıza, sizi toplumsal olarak “ötekiler” hanesine yazan bir olayın öznesi olsanız) ne yapardınız? Bunu nasıl aşardınız? Kişisel Bir Sorun, Kenzaburo Oe’nin benzer bir süreçten çıkışının hemen ertesinde yazdığı bir roman. Yazar, 1963’te bedensel ve zihinsel özürlü bir çocuk sahibi olmuş: Hikari. Kenzaburo Oe ve karısı da önce bu çocuğun yaşamaması gerektiğine karar vermişler. Sonrası Hikari’ye adanan bir hayat. Oe, bütün gün oğluna kuş sesleri ve klasik müzik parçaları dinletmiş. Kumiko Tamura, küçük Hikari’ye piyano dersleri vermiş. Sonuçta konuşması bile mucize olarak görülen Hikari, 7 yaşına bastığında besteler yapmaya başlamış. 20 yaşına geldiğinde de ilk CD’sini piyasaya çıkarmış. Hikari bugün 58 yaşında, hâlâ konuşamıyor ve Japonya’nın önemli bestecilerinden biri olarak anılıyor. Babası 1994’te Nobel Edebiyat Ödülü’nü aldığı sırada elbette Hikari de orada. Sonuçta Kişisel Bir Sorun, baba-oğulun başarı hikâyesine dönüşüyor. Kişisel Bir Sorun / Kenzaburo Oe / Çeviren: Hüseyin Can Erkin / Can Yayınları / Roman / 232 Sayfa.