Yalvaç Ural’la bir masada karşılıklı oturmuş, çaylarımızı içiyoruz. Kayınpeder-damat sohbetlerimiz, geçen uzun yıllar içinde baba-oğul sohbetlerine dönüşmüş durumda. Bilmeyenler için bir söyleyeyim: 20 yıldır Burcu Ural ile evliyim, yani 20 yıldır Yalvaç Ural’ın damadıyım. Sohbetlerimizin içinde her zaman edebiyat, müzik, resim, sinema, felsefe, doğa ve hayvan sevgisi var. Gündelik bir olaydan yola çıktığımızda bile konu dönüyor dolaşıyor bir kitaba, bir müzik parçasına, bir filme geliyor. Bazen aynı düşüncede olmuyoruz, farklı noktalardan bakıyoruz önümüzdeki konuya ama birbirimizi sonuna kadar dinlemeyi seviyoruz. Kitaplar iniyor raflardan, sözlükler açılıyor, filmler izleniyor, müzik dinleniyor. Her sohbette bir kere daha hayatın öğrencisi oluyoruz ikimiz de. Daha önce televizyon programları da yaptık birlikte ama ilk kez sohbetimiz sırasında aramızda bir ses kayıt cihazı var. Bu kez karşımda Tüyap tarafından düzenlenen 41. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı’nın Onur Yazarı Yalvaç Ural var ve ben de Oksijen için onunla bir söyleşi yapıyorum.
Yazının tamamını görebilmek için lütfen abone olun. ABONE OL
Aboneyseniz
üye
girişi
yapınız.
Oksijen'e e-gazete aboneliği ile edineceğiniz avantajlar; Oksijen yazarlarının tüm yazılarına erişim Gazeteoksijen.com üzerinden 7/24 güncel haber erişimi Her gün e-posta kutunuza gelen Oksijen bülteni Gazete Oksijen, O2 ve özel yayın arşivine erişim