İngiltere Başbakanı Sir Keir Starmer, eşi Victoria Starmer’a bağışçıları tarafından alınan lüks giysileri beyan etmemesi nedeniyle parlamento kurallarını ihlal etmiş olabilir. Bu durum, Starmer'ın parlamentoda beyan etmesi gereken hediyeler konusunda gereken adımları atmadığı iddiasıyla eleştirilerin odağı haline gelmesine neden oldu. Özellikle İşçi Partisi'nin önemli bağışçılarından biri olan Lord Waheed Alli'nin sağladığı hediyeler, parlamento şeffaflık kurallarına uyup uymadığı konusunda soru işaretleri doğurdu.
Lord Alli'nin hediyeleri ve Starmer’in geç kalan beyanı
The Times’ın haberine göre, Lord Alli'nin sağladığı hediyeler arasında Lady Starmer için kişisel alışveriş uzmanı, kıyafetler ve terzi hizmetleri yer alıyor. Starmer’ın eşi için alınan bu lüks ürünlerin, Starmer’ın başbakanlık görevine başlamasından önce ve sonra temin edildiği belirtiliyor. BBC'nin haberinde ise, milletvekillerinin aldıkları hediye ve bağışları 28 gün içinde beyan etmesi gerektiği hatırlatılıyor. Ancak Sir Keir Starmer, bu hediyeleri zamanında beyan etmedi ve yalnızca yeni bir tavsiye aldıktan sonra bu hediyeleri beyan etmek için parlamento yetkililerine başvurdu. Başbakanlık ofisinden yapılan açıklamada ise, Starmer’ın daha önce kurallara uygun davrandığını düşündüğü ancak yapılan incelemelerin ardından daha fazla öğeyi beyan ettiği belirtildi. "Göreve geldiğimizde yetkililerden tavsiye aldık. Uygun davrandığımızı düşünüyorduk; ancak bu ay yapılan daha detaylı bir incelemenin ardından, ek öğeler beyan ettik" açıklaması yapıldı.
Muhalefet, Starmer'in eylemlerini incelemeye çağırıyor
Muhalefetteki Muhafazakâr Parti, Starmer'ın bu durumla ilgili tam kapsamlı bir soruşturmaya tabi tutulması gerektiğini savunuyor. Özellikle parlamentonun Standartlar Komitesi'nde görev yapmış eski Muhafazakâr milletvekili Andy Carter, milletvekillerinin çıkarlarını beyan etmesinin temel bir sorumluluk olduğunu vurgulayarak, Starmer’ın daha önce de bu konuda geç kaldığını hatırlattı. 2022'de de Starmer'ın kendisine verilen sekiz farklı hediyeyi geç beyan ettiği biliniyor; bunlar arasında futbol maçları için alınan biletler ve bir arsa satışından elde edilen gelir de yer alıyor. Parlamento Standartlar Komiserliği, henüz resmi bir yanıt vermemiş olsa da, Starmer’ın bu durumla ilgili incelemeye tabi tutulabileceği konuşuluyor. Şeffaflık ihlalleri, siyasi liderlerin dürüstlüğü ve kamu güvenini sarsabileceği için büyük önem arz ediyor.
'Bu bir şeffaflık sorunu değil'
Dışişleri Bakanı David Lammy, Starmer'ı savunarak bunun bir şeffaflık meselesi olmadığını ve başbakanın kurallara uymaya çalıştığını söyledi. Lammy, BBC'ye yaptığı açıklamada, "Başbakan Lord Alli'den aldığı fonları beyan etti. Ardından, bazı fonların eşi Victoria’ya ulaşıp ulaşmadığını daha ayrıntılı incelemek için parlamentoya geri döndü" dedi. Lammy, başbakanın milletin temsilcisi olarak en iyi şekilde görünmesini sağlamanın bağışlarla mümkün olabileceğini ifade ederek, önceki başbakanlar da dâhil olmak üzere birçok liderin siyasi bağışlara güvendiğini belirtti.
Lammy’nin savunmasına rağmen, Starmer’ın muhalefetteyken daha önceki hükümetlerdeki kötü davranışları eleştiren bir figür olarak kendini konumlandırması, bu durumun kendi adına bir çelişki yaratmasına yol açıyor. Özellikle Boris Johnson’ın başbakanlığı döneminde yapılan bağışlar ve bu bağışlarla ilgili etik sorunlar, Starmer’ın en büyük eleştiri noktalarından biriydi. Şimdi ise Starmer’ın kendisi, bağışların beyan edilmesi konusunda yeterince dikkatli davranmadığı gerekçesiyle aynı tartışmaların merkezinde yer alıyor.
Lord Alli'nin etkisi ve İşçi Partisi içindeki yeri
Zengin bir iş insanı ve İşçi Partisi'nin uzun yıllardır destekçisi olan Lord Waheed Alli, Starmer’ın en büyük kişisel bağışçısı konumunda. BBC’nin haberine göre, Alli’nin Starmer’a yaptığı bağışlar arasında sadece giysiler değil, aynı zamanda başbakanlık seçim sürecinde sağlanan konaklama ve özel ofis giderleri de bulunuyor. Alli'nin Starmer için sağladığı konaklamanın değerinin 20.000 sterlinin üzerinde olduğu belirtiliyor. Lord Alli’nin İşçi Partisi içerisindeki etkisi de dikkat çekici. Parti genel seçim fon toplama çalışmalarını yöneten Alli, aynı zamanda Starmer'ın yanı sıra parti içerisindeki diğer üst düzey figürlere de maddi destek sağlıyor. Bu bağışlar, şeffaflık ilkeleri gereği zamanında beyan edilmiş olsa da, Starmer’ın eşine yapılan giysi yardımlarının zamanında açıklanmamış olması İşçi Partisi içerisinde bile rahatsızlık yaratmış durumda.
BBC’nin haberine göre, İşçi Partisi çalışanları Starmer’ın neden bu bağışlara ihtiyaç duyduğunu sorgularken, bazı çalışanlar Starmer’ın varlıklı bir yaşam sürdüğünü ve bu tür desteklere gerek olmadığını düşünüyor. Starmer’ın Londra’da bir malikâne sahibi olduğu ve çocuklarını özel okula göndermediği belirtiliyor. Ayrıca, eski başsavcı olarak aldığı özel danışmanlık ücretleriyle de en az 100.000 sterlin kazandığı biliniyor.
Parlamentoda şeffaflık ihlalleri ve yaptırımlar
Parlamento kurallarına göre milletvekilleri, kendileri ve üçüncü şahıslar için aldıkları tüm hediyeleri belirlenen süreler içerisinde beyan etmek zorunda. Üyeler, geç beyan ettikleri hediyelerle ilgili incelemelere tabi tutulabiliyor ve bu tür ihlaller, Standartlar Komiserliği tarafından resmi soruşturma açılmasına neden olabiliyor. Milletvekilleri, ihlallerini düzeltmek amacıyla beyanlarını güncelleyebilirken, son yıllarda kuralların daha sıkı hale getirilmesi, geç beyanların daha ciddi sonuçlar doğurmasına yol açıyor. Starmer’ın bu son beyan ihlali, hem siyasi arenada hem de halk nezdinde önemli bir sınav haline gelmiş durumda. Başbakanlık ofisinin konuyla ilgili resmi beyanlarının yanı sıra, Starmer’ın yakın zamanda güncellenmiş çıkar beyanlarının Parlamento Standartlar Komiserliği tarafından daha ayrıntılı bir şekilde incelenmesi bekleniyor.