Enflasyon Z kuşağının da hayatını zorlaştırmakla kalmadı borçlardan ve ödemelerden kaçmaya zorladı. Gençler banka ve kredi kartı bakiyelerini görmezden geliyor, harcamalarının takibini yapamıyor ve borçları giderek artıyor. Amerikan finans şirketi Credit Karma, ortalama kredi kartı borcunun mart ayında Y kuşağı için bir önceki yıla göre yüzde 29 artarak 5 bin 800 dolara, Z kuşağı için ise yüzde 40 artarak 2 bin 800 dolara yükseldiğini söyledi.
NerdWallet tarafından yapılan bir ankete göre, gençlerin kredi kartlarından gecikme ücreti ödeme ya da avans alma olasılıkları da daha yüksek. Psikologlar bu davranışları finansal kaçınma olarak adlandırıyor ve bunun her çağda genç insanlar arasında tipik bir alışkanlık olduğunu söylüyor.
Ekonomik sıkıntılar bu tür davranışları yayınlaştırıyor
Ancak ekonomistler ve mali danışmanlar, pandeminin yarattığı ekonomik sarsıntının ve ardından gelen yüksek enflasyonun bu tür kaçınma davranışlarını daha yaygın hale getirdiğini söylüyor. Banka ve kredi kartı hesaplarının göz ardı edilmesinin sonuçları arasında aşırı harcama ve derin borçlar yer alıyor. 30'lu yaşlarındaki Y kuşağı, pandemiden bu yana herhangi bir yaş grubunun borcundaki en keskin artışa sahip oldu. Borçtan kaçınmak, ev satın almak ya da emekli olmak gibi daha sonraki dönüm noktalarını zorlaştırabilir.
Amerikan Psikoloji Derneği'nde stres ve anksiyete üzerine çalışan Dr. Vaile Wright, "Bilişsel olarak bunun gerçekten sağlıklı bir başa çıkma seçeneği olmadığını bilseniz bile, harcama yapmak biriktirmekten veya harcamalarınızı takip etmekten daha tatmin edici olur" dedi
Kaçınma anksiyete türleri için yaygın bir başa çıkmadır
Kaçınma, tüm anksiyete türleri için yaygın bir başa çıkma mekanizması. Sosyal anksiyetesi olan biri eğlenceden kaçınır. Yükseklik korkusu olan biri uçağa binmekten kaçınır. APA'nın Amerika'da Stres 2022 anketi, yetişkinlerin yüzde 83'ünün enflasyonu bir stres kaynağı olarak bildirdiğini ortaya koydu ve tüm bu harcamaları görmezden gelmekte enflasyondan kaçınmak anlamına geliyor.
22 yaşındaki James Gay, pandemiden bu yana finansal olarak kaçınmasının etkileriyle hesaplaştığını söyledi. 2020 yılında Florida Eyalet Üniversitesi'ne gitmek için taşınan Gay, üç yatak odalı bir daireyi iki arkadaşıyla paylaşıyordu. Her yer kapalıyken ve dersleri tamamen çevrimiçiyken, belirsizliğini ve can sıkıntısını gidermek için yemek pişirmek yerine dışarıdan sipariş verdiğini ve internetten alışveriş yaptığını söyledi. Gay "Üniversite deneyimimden gerçekten keyif almak için uğraşıyordum" dedi. Crocs'a özel bir ilgi duymaya başladı ve şu anda yaklaşık 15 çift ayakkabısı var. Kendi sağlık sigortasından, telefon faturasından, kamu hizmetlerinden ve araba bakımından da sorumlu olan Gay, "Bütçe planım çok gevşekti. Bazen faturaları unutuyordum" ifadelerini kullandı.
En çok Y ve Z kuşağında görülüyor
Credit Karma tarafından geçen ay yapılan bir ankete göre, kaçınma en çok Z kuşağı ve Y kuşağı arasında görülüyor. Bu kuşakların her birinin yüzde 28'i sık sık ya da her zaman finansal ayrışma duygusu hissettiklerini söyledi. Kaliforniya'da mali danışmanlık yapan 28 yaşındaki Alexis Howard "Kültürümüz aşırı tüketim konusunu çok benimseyen bir kültür. Kendimizi rahatlatmak için sürekli bir şeyler harcıyoruz" dedi.
Mutlulukla bir alakası var
Howard bunu kendi harcama davranışında da fark ettiğini söylüyor. Pandemi sırasında Amazon'dan kıyafet ve mobilya siparişi verdi, küçük alışverişler kartopu gibi büyüyerek fark ettiğinden daha büyük harcamalara dönüştü. Bir noktada online alışveriş ve paket servis için ayda yaklaşık 500 dolar harcıyordu. Howard, "İnsanlar gerçekten mutluluğa öncelik veriyor ve pek çok insan mutluluğu seyahat etmekte, dışarıda yemek yemekte görüyor ama aynı zamanda bir ev sahibi olmak ve varlıklı bir şekilde emekli olmak gibi daha büyük uzun vadeli hedeflere değer veriyor" dedi.
Harcamalarınızı bir arkadaşınızla paylaşın
J.P. Morgan Private Bank davranış bilimi başkanı Jeff Kreisler, "Geçen ay ne harcadığınızı bir arkadaşınızla gözden geçirmenin de yardımcı olabilir. Bu kişi romantik bir eş ya da aile üyesi olmayan ancak belirli satın alımları konuşacak kadar güvendiğiniz biri olmalı" dedi. Kreisler, "Bu, kendinizi kendi kararlarınızı incelemeye zorlamaktır" ifadelerini kullandı.