Avrupa Birliği (AB) ile Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkelerin liderlerinin katılımıyla Belçika'nın başkenti Brüksel'de yapılan ilk zirve sonrası AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Katar Emiri Temim bin Hamed Al Sani ve KİK Genel Sekreteri Casim el-Budeyvi ortak basın toplantısı düzenledi.
İsrail ve Hamas arasında ateşkes sağlanması için arabuluculuk çabalarına da öncülük eden Katar Emiri Temim, ateşkes sağlanması için son 3-4 haftadır hiçbir tarafla görüşme ya da temas yapılmadığını söyledi.
Temim, "Müzakere beklentileri konusunda, son üç ila dört hafta içinde hiçbir konuşma ya da angajman yok ve tüm tarafların sessizliğiyle aynı noktada dönüp duruyoruz. Bu talihsiz bir durum" dedi.
Anlaşmaya varılması için her iki tarafın da istekli olması gerektiğini ancak mevcut durumunda bunun söz konusu olmadığını aktaran Temim, "Lübnan'da yaşananlar bu karmaşayı daha da arttırdı ve gördük ki bu savaş tüm bölgedeki durumu daha da kötüleştiriyor ve arabulucu olarak bizim için durumu daha da karmaşık hale getiriyor" diye konuştu.
Lübnan'daki çatışmaların sona ermesinin herkesin önceliği olduğunu kaydeden Temim, "Lübnan halkına, özellikle de yerlerinden edilen sivillere yönelik bu saldırganlığın durdurulması gerekmektedir." ifadesini kullandı.
İki devletli çözüm konusunda uygulamaya geçmeliyiz
Borrell ise toplantıya katılan tüm tarafların "Gazze ve Lübnan'da acilen ateşkes ilan edilmesi, esirlerin serbest bırakılması, Gazze'ye insani yardım erişiminin sağlanması, BM Güvenlik Konseyinin 1701 sayılı kararının uygulanması ve iki devletli çözüm" hususlarında mutabık kaldığını ifade ederek, "İki devletli çözüm her iki taraf için de barış ve güvenliği sağlamanın tek yoludur. Masanın etrafındaki herkesin bu konuda hemfikir olduğunu söyleyebilirim. Buna karşı tek bir ses bile çıkmadı. Şimdi uygulamaya geçmeliyiz" diye konuştu.
Borrell, görev süresi sona ermeden Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad ve Brüksel'de "iki devletli çözümün uygulanabilmesini" görüşmek için Avrupalı ve Arap ortakların bir araya geleceğini duyurdu.
AB-KİK tarafından yayımlanan ortak bildiride, "BM misyonlarına yönelik saldırıların kınandığı, BM Lübnan Geçici Barış Gücü'ne (UNIFIL) yönelik son saldırıya ilişkin ciddi endişe duyulduğu” ifadeleri yer aldı. Borrell ise “UNIFIL'e yönelik saldırıları şiddetle kınıyoruz" ifadesini kullandı.
Ekonomik ve enerji işbirliğini artırma taahhüdü
Ekonomik işbirliği ve ticari ilişkilere değinen Borrell, bunların AB-KİK ortaklığının merkezinde yer aldığını dile getirerek, "Henüz kullanılmamış çok fazla potansiyel, yapılacak çok şey var. Zirve, iki bölge arasında ticaret ve yatırım alanındaki mevcut işbirliğimizi güçlendirme ihtiyacını bir kez daha teyit etti." değerlendirmesini yaptı.
Borrell, bu doğrultuda tarafların 35 yıl önce serbest ticaret anlaşması için başlattıkları ancak 2008'de askıya aldıkları serbest ticaret anlaşması görüşmelerini ilerletme ve enerji alanında işbirliğini yoğunlaştırma konusunda mutabık kaldıklarını aktardı.
Budeyvi ise KİK vatandaşlarına Şengen bölgesine vize muafiyeti konusunun da görüşüldüğünü aktararak, vize muafiyetinin ticaret, özel sektör, turizm, eğitim gibi çok çeşitli başlıklarda iki tarafa fayda sağlayacağını söyledi.
Ortak bildiri
AB ve KİK tarafından yayınlanan ortak bildiride, "ticaret, yatırım ve ekonomik işbirliğinin artırılması, enerji işbirliğinin ve iklim değişikliğiyle mücadelenin yanı sıra bölgeler arasındaki bağlantının güçlendirilmesi, kalkınma ve insani yardım konularında katılımın artırılması, küresel sorunların ele alınmasına yönelik ortak çabaların güçlendirilmesi, halklar arasında ilişkilerin güçlendirilmesi ve küresel istikrar ve barış için ortaklık kurulması" konularında tarafların mutabık kaldığı aktarıldı.
Bildiride ayrıca tarafların bir sonraki 2026'da Suudi Arabistan'da olmak üzere iki yılda bir zirve düzenlenmesi konusunda anlaştığı, 29. Ortak Konsey ve Bakanlar Toplantısının ise 2025'de Kuveyt'te düzenlenmesine karar verildiği belirtildi.