Irkçılık üzerine çalışan akademisyenler tuhaf bir suçlamayla karşı karşıyadır: Irkçılık üzerine çalışmak ırkçılığa neden olur. Bu eleştiri ne kadar kolaycı olsa da -kimse ziraat profesörlerinin dünyadaki açlığa ya da kardiyoloji profesörlerinin kalp krizine neden olduğunu düşünmüyor- ırkçılık akademisyenleri bu tür cahilce zorbalıkların bu toprakların bir parçası olduğunu biliyor. Trump yönetiminden gelen bir dizi yeni direktif, bu zorbalığı güçlendirmeyi ve kampüste olanları anlamlı bir şekilde değiştirmeyi amaçlıyor. En azından benim sınıfım için belki de en önemlisi, Eğitim Bakanlığı’nın sivil haklar bölümünden gelen bir “Sevgili Meslektaşım” mektubu - politikaların uygulanması konusunda rehberlik sağlayan resmi bir hükümet bildirimi. Mektupta bakanlık, Students for Fair Admissions v. Harvard Yüksek Mahkeme kararının kapsamını genişleterek, üniversitelerin “öğrenci, akademik ve kampüs yaşamının yönleri” ile ilgili herhangi bir kararda ırkı göz önünde bulundurduklarında yasayı ihlal ettiklerine inandığını beyan ediyor.
Yazının tamamını görebilmek için lütfen abone olun. ABONE OL
Aboneyseniz
üye
girişi
yapınız.
Oksijen'e e-gazete aboneliği ile edineceğiniz avantajlar; Oksijen yazarlarının tüm yazılarına erişim Gazeteoksijen.com üzerinden 7/24 güncel haber erişimi Her gün e-posta kutunuza gelen Oksijen bülteni Gazete Oksijen, O2 ve özel yayın arşivine erişim