İklimdeki kötüye gidişi önlemek birçok açıdan epey çetrefilli bir konu. Ama bir bakıma çok da basit: Fosil yakıtlara el sürmememiz gerekiyor. Aksi halde, bu hafta Glasgow’da tanık olduğumuz tüm yaygara ve nutukların, ortaya atılan ölçüsüz vaatlerin ve ayrıntılı mekanizmaların hiçbir anlamı olmayacak. Nature dergisindeki yeni bir çalışmaya göre, küresel ısınmanın 1.5 dereceyi aşmaması ihtimalini yüzde 50’de tutmak için, bilinen kömür rezervlerinin yüzde 89’unu, petrol rezervlerinin yüzde 58’ini ve fosil metan (“doğalgaz”) rezervlerinin yüzde 59’unu bir kenara bırakmamız gerekiyor. Olasılığı yüzde 50’nin üzerine çıkarmak istiyorsak neredeyse hiçbirine dokunmamamız lazım. Büyük rezervlere sahip çoğu hükümet aksi yönde gitmekte kararlı görünüyor. BM ve akademik araştırmacılar tarafından hazırlanan son üretim boşluğu raporunun gösterdiği üzere, politikalarda hızlı ve keskin bir değişim olmazsa önümüzdeki yirmi yılda kömürün kısmen azalması, petrol ve gaz üretiminin ise artmaya devam etmesi bekleniyor. 2030’a kadar hükümetler Paris İklim Anlaşması’ndaki taahhüt (“sıcaklık artışını sanayi öncesi döneme göre 1.5 dereceyle sınırlı tutmak”) uyarınca izin verilen rakamdan yüzde 110 daha fazla fosil yakıt çıkarmayı planlıyor. Dönüşüme öncülük etme iddiasındaki uluslar bile sondaj çalışmalarını sürdürme niyetinde. ABD’de Joe Biden hazine arazilerindeki ve açık sulardaki petrol ve gaz yatırımlarına yönelik yeni kira sözleşmelerini durdurma sözü verdi. Ancak Biden yönetimine 14 Cumhuriyetçi eyalet tarafından dava açıldı. İklim savunucuları Biden’ın dediğini yapması için elinde daha birçok enstrüman olduğunu iddia etse de, ABD Başkanı hemen geri adım attı ve hükümet Alaska sularında ve Meksika Körfezi’nde sondaj hakkı için ihale sürecini başlattı. Cumhuriyetçiler yararlanmak için tam da böyle bir zaaf bekliyordu. Almanya 2038’e kadar kömür üretimini aşamalı olarak bitirme sözü verdi (bu arada bu da çok geç bir tarih). Ancak yeni kömür yatakları geliştirmeyi sürdürüyor. Örneğin Kuzey Ren-Vestfalya bölgesinde kalın bir linyit – en zararlı kömür – damarı üzerinde bulunan Lützerath köyü, şu anda yıkım halinde. Ama Almanya kendi koyduğu kurala uyacaksa, madenin tam kirletme düzeyine ulaşmadan çalışmayı bırakması gerekecek. Yani ya evler ve ormanlar yok yere tahrip ediliyor, ya da Alman hükümetinin verdiği sözü tutmaya niyeti yok. İngiltere’de ise hükümet petrol ve gaz kaynaklı “ekonomik toparlanmayı maksimize etme” planında ısrarcı. Geçen yıl açık denizdeki rezervlere dönük keşif çalışmaları için 113 yeni lisans verildi. Amaç, ülkede kullanıma hazır fosil yakıt miktarını en az iki katına çıkarmak. Yeni kömür madenleri, petrol ve doğalgaz sahaları gibi somut gerçeklerle kıyaslayınca, bu hafta Glasgow’da gerçekleşen her konuşma, verilen her söz ve yapılan her hareket adeta bir köpükten ibaret. Esas olan madencilik ve sondaj; gerisi dikkat dağıtmaktan başka işe yaramıyor.
Haber Giriş: 05.11.2021 04:30 | Son
Güncelleme: 16.02.2022 15:17
Tek yol fosil yakıtları hiç çıkarmamak gerisi teferruat
George Monbiot, The Guardian’a yazdığı analizde fosil yakıtlara hemen son verilirse dünyanın kurtulma şansının yüzde 50’nin üzerine çıkılabileceğini vurguladı