Partisinin Avrupa seçimlerinde ezici bir zafer kazandığı ve Fransa Cumhurbaşkanı'nın parlamentoyu feshederek siyasi bir depremi tetiklediği gece, Ulusal Birlik'in (RN) uzun süredir lideri olan Marine Le Pen daha net konuşamazdı. Le Pen, "Bu gecenin mesajı Brüksel'deki liderlere de yönelik. Yurtsever hareketlerin kazandığı bu büyük zafer tarihin akışıyla uyum içinde. Halk isterse iktidarı almaya hazırız" dedi. AB'den ve Euro bölgesinden ayrılmak artık RN'nin seçim manifestolarında yer almıyor. Bunu en son yaptıklarında 2017 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Emmanuel Macron aşırı sağcı partiye bu ayki kadar aşağılayıcı bir yenilgi tattırdı.
Ancak yedi yıl sonra, Le Pen'in RN'sinin erken genel seçimlerde neredeyse kesin olan zaferi, Fransa'nın rolü hakkında varoluşsal sorular ortaya çıkararak ve bloğun işleri halletme kapasitesini ciddi şekilde kısıtlayarak AB için neredeyse aynı derecede zarar verici olabilir. Partinin başkanı ve mutlak çoğunluğu kazanması halinde başbakan olması muhtemel Jordan Bardella bu hafta gazetecilere verdiği demeçte, göreve gelişimiz Fransa'nın Avrupa sahnesine geri dönüşü olacak" dedi.
En olası sonuç: Parçalanmış bir parlamento
RN, AB'nin kurucu üyesi, ikinci büyük ekonomisi ve kuruluşundan bu yana AB'ye güç veren hayati (şu anda durmuş olsa da) Fransız-Alman gücünün yarısı olan Fransa için bir dizi AB kuralında istisnaları müzakere etmeye hazır olduğunu söyledi. Şimdiye kadar yapılan tüm anketler aşırı sağcı partinin 30 Haziran ve 7 Temmuz'da yapılacak iki turlu seçimlerde en az 289 milletvekili çıkaracak bir çoğunluk elde edemeyeceğini gösteriyor. Ancak Bardella hükümeti kurmaya hazır olduğunu söyledi.
Ancak RN oyların yüzde 32 ila yüzde 35'ini alacak gibi görünüyor ki bu da RN'yi neredeyse kesin olarak ulusal meclisteki en büyük güç haline getirecek. Yeni Halk Cephesi'nin (NFP) yüzde 28 ile yüzde 30 arasında oy alması ve Macron'un merkezci koalisyonunun yaklaşık yüzde 20'ye düşmesiyle birlikte, seçimin en olası sonucu bir öncekinden daha da parçalanmış ve kutuplaşmış bir parlamento olacaktır.
Seçim kararı AB'de endişe yarattı
Anlaşılacağı üzere Macron'un erken seçim kararı, bu hamleyi bir hata, bir zar atma ya da her ikisi olarak gören diğer AB başkentlerinde dehşet ve endişe yarattı. "Bu büyük bir kumar" diyen bir AB diplomatı, parlamentonun askıda kalmasının doğanın korunmasından AB'nin gelecekteki harcamalarına kadar birçok politikada uzlaşmaya varmakta zorlanan bir blokta karar alma sürecini yavaşlatabileceği uyarısında bulundu.
RN'nin büyük bir zafer kazanması, Almanya'nın doğusundaki bölgesel seçimlerde ve Avusturya'da bu yıl yapılacak ulusal seçimlerde diğer aşırı sağcı ve Avrupa şüphecisi partilerin şansını arttırabilir. Eurasia Group danışmanlık şirketinden Mujtaba Rahman, bölünmüş bir parlamentoyla Fransa'nın tam olarak işleyen bir hükümetten yoksun uzun bir dönem geçirme ihtimaliyle karşı karşıya olduğunu ve bunun da AB'ye yapıcı bir şekilde katılma kabiliyeti açısından hesaplanamaz sonuçlar doğuracağını söyledi.
AB'ye mali katkıyı kesmek istiyor
Fransız cumhurbaşkanlarının geniş yetkileri büyük ölçüde parlamento desteğine bağlı. Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü adlı düşünce kuruluşundan François Heisbourg, "Sonuç, Avrupa'da karar alma mekanizmasının tamamen ortadan kalkması olacaktır" değerlendirmesini yaptı. Avrupalı liderlerin zirveleri de, şüphesiz tüm hatalarına rağmen, aralarında daha güçlü, daha birleşik ve daha egemen bir AB için tutarlı bir şekilde baskı yapan az sayıdaki liderlerden biri olarak kritik derecede zayıflamış bir Fransız cumhurbaşkanı ile karşı karşıya kalacaktır.
AB yanlısı bir kampanya ile iktidara geldiğinden beri Macron, Avrupa Siyasi Topluluğu önerisi ya da Avrupa ekonomilerini pandemi kaynaklı çöküşten kurtarmak için ortak borçlanma gibi AB için önemli bir fikir kaynağı oldu. RN, Fransa'nın AB'ye yaptığı mali katkının bir kısmını kesmek istediğini söyledi. Parti, Avrupa pazarının kurallarını ihlal ederek Fransız işletmeleri ve tarımı için bir ulusal tercih yasası çıkarmayı, Fransa'ya saygı göstermediğini öne sürdüğü AB serbest ticaret anlaşmalarını gözden geçirmeyi ve AB'nin daha fazla genişlemesini önlemeyi amaçlıyor.
Partinin AB karşıtı gündemi, savunmayı ya da yeşil dönüşümü finanse etmek için daha fazla ortak AB borçlanmasına yönelik geçici umutları tehlikeye atabilir. Avrupa Komisyonu'nun eski ekonomik ve mali işler genel müdürü Marco Buti, "AB, biraz Avrupa şüphecisi bir İtalya'yı zor da olsa içine sindirebilir. Ama Avrupa şüphecisi bir Fransa'yı yutabileceğini sanmıyorum" dedi. Buti'ye göre RN kısa vadede bir tür taktiksel, ihtiyatlı tutum benimseyebilir, ancak orta vadede değil, değerleri Avrupa projesinin temelindekilere çok zıt.