05 Kasım 2024, Salı Gazete Oksijen
Haber Giriş: 04.03.2023 10:00 | Son Güncelleme: 04.03.2023 11:01

Seçim yaklaştıkça Türkiye’de enflasyon yavaşlıyor

Seçimlerin yaklaşması, 6 Şubat depremin yaralarını sarmaya çalışan Türkiye'nin gündemine ekonominin oturmasına neden oldu. TÜİK verilerine göre uzun süredir devam eden yüksek enflasyon rakamları küçük de olsa düşüş sergiledi. Uzmanlar yavaşlamanın seçimlere giden yolda kullanılabileceğini düşünüyor
Seçim yaklaştıkça Türkiye’de enflasyon yavaşlıyor

Cuma günü Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) paylaştığı verilere göre, Türkiye'nin enflasyon oranı, Şubat ayında üst üste dördüncü ay olacak şekilde yavaşladı. Ancak enflasyon rakamları azalsa da Recep Tayyip Erdoğan'ın ekonomik sicilinin seçmenler için kilit bir konu olacağı seçimler öncesinde çift haneli rakamlarda kaldı. Enflasyon raporu, hükümetin 6 Şubat'ta meydana gelen büyük depremin ardından Türkiye'nin büyük bölümünü yeniden inşa etmek için milyarlarca dolar harcamaya hazırlandığı bir dönemde geldi.

Türkiye ve komşusu Suriye'de çok sayıda şehrin harabeye döndüğü ve 50 binden fazla insanın hayatını kaybettiği deprem, milyonlarca insanın barınma ve tıbbi bakım konularında acil yardıma ihtiyaç duymasına neden oldu. Erdoğan hükümeti felaketten önce de enflasyonla mücadeledeydi ve ekonomiyi ayakta tutmak için fon sağlamak üzere zengin Körfez ülkeleriyle arasını iyi tutuyordu. 

Deprem sonrası toparlanma için yapılan harcamalar, ekonomik büyümenin iki temel göstergesi olan tüketici harcamalarını ve sanayi üretimini canlandırdı. Uzmanlara göre bu harcamalar aynı zamanda enflasyon konusunda da Türkiye'ye küçük bir toparlanma şansı yarattı.

TÜİK, Ocak ayında yüzde 57,7 ve Aralık ayında yüzde 64,27 olan tüketici fiyat endeksinin (TÜFE) Şubat ayında yıllık bazda yüzde 55,2 oranında arttığını açıkladı. Geçtiğimiz Ekim ayında TÜFE'deki artış yüzde 85,5 ile Erdoğan'ın yirmi yıllık iktidarı sırasındaki en yüksek orana ulaşmıştı. Resmi enflasyon oranına itiraz eden ENAGrup araştırma grubunda yer alan bağımsız ekonomistler, tüketici fiyatlarının Ocak ayındaki yüzde 121,6'dan Şubat ayında tekrar hızlanarak yüzde 126,9'a yükseldiğini tahmin etti. Haber ajansı Agence France-Press muhabiri Fulya Özerkan seçim öncesi yavaşlayan enflasyonu ekonomistlere sordu.

'Enflasyon seçim aracı'

Avrupa'nın en büyük kredi ve yatırım strateji şirketlerinden biri olan BlueBay Asset Management'tan Timothy Ash, Türkiye'de enflasyonun ılımlı bir seyir izlediğini ancak manşet rakamın yıllık bazda yüzde 55'in üzerinde kalmaya devam ettiğini söyledi. Ash, bunlarla birlikte "Erdoğan düşen enflasyonu bir seçim aracı olarak kullanmak isteyecektir ve alışılmışın dışındaki politikaları da işe yarıyor" şeklinde bir tweet attı.

Yaşananlara rağmen seçim ertelenmedi

Çarşamba günü Erdoğan, afet bölgelerinde 3 milyon 300 bin insanın evlerini terk etmek zorunda kaldığını söylemesine rağmen seçimlerin ertelenmesini reddetti.  Depremden etkilenen 11 ilin hala artçı sarsıntılarla sarsılması, bölgede kampanya yürütme olasılığını son derece düşük kıldı. Erdoğan, oylamanın planlandığı gibi 14 Mayıs'ta yapılacağını ve Türkiye'nin parçalanmış muhalefetinin Pazartesi günü bir aday göstereceğini söyledi.

Cumhurbaşkanı aynı zamanda birçok yabancı yatırımcıyı caydıran tartışmalı ekonomi politikalarını da sürdürüyor; buna faiz oranlarını düşürerek enflasyonla mücadele etme girişimi de dahil. Geçtiğimiz hafta Türkiye Merkez Bankası gösterge faiz oranını yarım puan düşürerek yüzde 8,5'e indirdi ve daha ucuz borçlanma maliyetinin enflasyon yükselirken bile depremi toparlama çabalarını destekleyeceğini söyledi.

'Türkiye'de enflasyon yüksek kalacak'

Londra merkezli Capital Economics'in gelişmekte olan piyasalar konusunda kıdemli ekonomisti Liam Peach, "Türkiye'nin para politikası bu kadar gevşek ve ekonomi sıcak çalışmaya devam ederken, enflasyonun yüksek kalacağını" açıkladı. Ekonomist bir araştırma notunda, "Yine de bu durumun Merkez Bankası'nın bu ayki toplantısında faiz oranlarını tekrar düşürmesini engellemesi pek olası değil" şeklindeki düşüncelerini paylaştı.

Dünya Bankası Pazartesi günü yaptığı açıklamada, deprem ve artçı şoklarının Türkiye genelinde tahmini 34 milyar dolar zarara yol açtığını açıklamış, Dünya Bankası'nın Avrupa ve Orta Asya hesabı twitter üzerinden bu verileri paylaşmıştı. Washington merkezli kurum, bu tahminin potansiyel olarak iki kat daha büyük olan nihai yeniden inşa maliyetlerini içermediğini söyledi. Erdoğan, harap olan bölgelerin bir yıl içinde yeniden inşa edileceğini paylaştı.