Gideon Rachman / Financial Times
Çoğu savaşta bir an gelir ve taraflar kendini sorgulamaya başlar. Kimilerine göre Vladimir Putin o aşamaya eylülde ulaştı. Bir dizi yenilginin ardından öfkeli ve panikteydi.
Şimdilerde yine durulduğu söyleniyor. İşgalin yıldönümü yaklaşırken tartışmalar daha ziyade Ukrayna’yı destekleyen Batı ittifakı kanadında sürüyor.
Geçen hafta sonu düzenlenen Münih Güvenlik Forumu’ndaki halka açık etkinliklerde Batılı liderler özgüven ve kararlılık saçtı. Genel mesaj “Ukrayna’ya koşulsuz destek” diye özetlenebilir.
Ama bir dizi tartışma kapalı kapılar ardında sürüyor. Savaş alanında inisiyatif hangi tarafta? Rusya Ukrayna’nın kabul edeceği şartlarda bir barışa zorlanabilir mi? Savaş sürerse Ukrayna ve Batılı destekçilerinin dayanacak gücü var mı?
Olumlu taraftan bakarsak savaş Rusya için işgal öncesinde tahmin edildiğinden çok daha kötü gidiyor. Ruslar batağa saplandı ve ağır kayıplar veriyor.
Soğuk Savaş döneminin büyük bölümünü Avrupa’nın Rus tankları altında kalacağı endişesiyle geçiren Batı ittifakı ise Rusya’nın gerçekte kendi sınırından 50 kilometre uzaktaki Harkiv’i bile ele geçiremeyeceğini gördü.
Ama Rus ordusu beklenen performansı veremese de Rus ekonomisi öngörüleri aştı. Sert Batı yaptırımları uygulamaya konduğunda genel kanı Rus ekonomisinin en az yüzde 20 küçüleceği yönündeydi. Şu anda ise ekonomi sadece yüzde 3 ila 4 küçülmüş durumda ve gelecek yıl büyümesi muhtemel. Yaptırımların bütün dünyaya yayılmaması etrafından dolaşmayı görece kolaylaştırdı.