Somini Sengupta / New York Times
Geçtiğimiz yıl boyunca Çinli şirketler, Afrika kıtası genelinde çok sayıda ülkeye güneş enerjisi ekipmanı gönderdi. Enerji takip grubu Ember’in Çin ihracat verilerine dayanan analizine göre, bu ihracatlar 15 gigawatt’tan fazla güneş enerjisi kapasitesine ulaştı.
Ember’in raporu “Son 12 ayda ithal edilen güneş panellerinin hacmi, birçok Afrika ülkesinde elektrik üretimini önemli ölçüde artırma potansiyeline sahip” ifadelerine yer verdi.
Bu gelişme, Çin’in yenilenebilir enerji teknolojilerinin üretim ve satışında küresel yükselişinin bir parçası. Çinli şirketler güneş panellerinin büyük çoğunluğunu, ayrıca bu panelleri oluşturan hücreleri ve plakaları üretiyor. Çin’in dünya üzerindeki etkisi, büyük ölçüde gelişmekte olan ülkeleri güneşten ucuz elektrik üretebileceklerine ikna etmesine dayanıyor.
Bu hedef şimdi düşük maliyetle ve yüksek ihtiyaçla buluşuyor. Çin’de güneş ekipmanlarında aşırı üretim nedeniyle panel fiyatları keskin bir şekilde düştü. Çinli firmaların acilen yeni pazarlara ihtiyacı var. Afrika ülkeleri ise devasa bir potansiyel sunuyor.
600 milyon insanın elektriğe erişimi yok ve bu, Çin için büyük fırsat
Kıtada 600 milyondan fazla insanın elektriğe erişimi yok. Elektrik bağlantısı olan yerlerde bile sık sık kesintiler yaşanıyor; bu da son yıllarda her türlü işletmenin gürültülü, kirletici dizel jeneratörlere yönelmesine yol açtı.
Genel olarak bakıldığında, Çin’den yapılan güneş paneli ithalatı Temmuz 2024 ile Haziran 2025 arasında %60 arttı. Ember’in Salı günü yayımladığı analiz de bunu ortaya koydu.
Afrika’nın en büyük ekonomilerinden Güney Afrika ve Nijerya başı çekti. Ancak dikkat çekici olan, güneş panelleri ve kolayca panele dönüştürülebilen güneş hücrelerini ithal eden ülkelerin çeşitliliğiydi. Sierra Leone, mevcut toplam elektrik kapasitesinin yarısından fazlasına denk düşen miktarda ithalat yaptı; Çad ise neredeyse yarısına denk gelen miktarda.
Afrika’nın üçüncü büyük ithalatçısı olan Cezayir’in, bu modülleri Çinli şirketlerin inşa ettiği güneş çiftliklerinde kullandığı tahmin ediliyor. Ancak diğer ülkelerde paneller, şehirlerdeki ve köylerdeki evlerin ve işletmelerin çatılarına yayılmaya başladı bile.
Boston Üniversitesi profesörü Kevin Gallagher, Ember’in analizine dahil olmayan bir akademisyen olarak, raporun Çin için devasa bir pazar fırsatını ortaya koyduğunu söyledi. Özellikle de Amerika Birleşik Devletleri’nin “yeşil enerji inovasyonuna” desteğini terk ettiği bir dönemde bu önemli bir nokta.
“Ucuz ithalat, Afrika’da yeşil sanayileşmenin temelini atabilir ve Çin’in aşırı kapasitesini hafifletebilir” diyen Gallagher, sözlerini şöyle sürdürdü: “Afrika’nın jeopolitik gerilimlere ayıracak zamanı yok. Onların sadece ucuz yeşil güce ihtiyacı var”
Büyük ölçekli güneş çiftliklerine yönelik yatırımlar hâlâ geride kalıyor. Uluslararası Enerji Ajansı, Afrika’daki enerji yatırımlarının yaklaşık üçte ikisinin kömür, petrol ve gaz projelerine yöneldiğini tahmin ediyor.
Afrika, fosil yakıt ekonomisi için olduğu kadar yeni enerji ekonomisi için de doğal kaynaklarla dolu. Amerikalı şirketler dâhil yabancı firmalar, Nijerya ve Angola’da petrol çıkarıyor. Çin ise Uganda’da bir petrol boru hattı inşa ediyor.
Çin ayrıca kıtanın yeni enerji teknolojileri için gerekli mineral kaynaklarını da kullanıyor; Kongo’daki kobalt ve Zambiya’daki bakır bunların başında geliyor. Her iki ülke de Çin’den güneş enerjisi ekipmanı ithalatını artırdı.
Güneş enerjisinin sıradan Afrikalıların yaşamında fark yaratıp yaratmayacağı ise bu Çin panellerinin ne kadar hızlı devreye alındığına bağlı. Ember’in analizi, Çin’in ihracat verilerine bakıyor; ekipmanların hedef ülkelere ne zaman ulaştığını ya da ne kadar hızlı kurulduğunu izlemiyor.
© 2025 The New York Times Company