David E. Sanger / The New York Times
ABD Başkanı Joe Biden bu hafta G7 zirvesinde oğlu Hunter Biden'ın mahkumiyeti ve Gazze Şeridi'nde ateşkes olasılıklarıyla ilgili soruları yanıtladıktan sonra biraz sinirli bir şekilde sahneden inmeye hevesliydi. Ancak Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile yaptığı basın toplantısının sonunda, Ukrayna lideri Çin'in Rusya ile sıkılaşan ilişkileri hakkında nazikçe konuşurken araya girmekten kendini alamadı. Zelenskiy sözlerini bitirir bitirmez mikrofonuna eğildi.
Biden, "Bu arada, Çin Ukrayna'daki savaş için silah sağlamıyor ancak bu silahları üretme kabiliyeti ve bunu yapmak için mevcut teknolojiyi sağlıyor" dedi. "Yani aslında Rusya'ya yardım ediyor" diye ekledi. İtalya'nın Puglia kentinde düzenlenen G7 zirvesi boyunca Çin, zirvenin sonuç bildirgesinde yer alan ifadeyle "Rusya'nın savaş makinesinin" kurtarıcısı, Güney Çin Denizi'nde yoğunlaşan bir tehdit ve Batı pazarlarına elektrikli araçlar süren ve yüksek teknoloji endüstrilerinin ihtiyaç duyduğu kritik mineralleri alıkoymakla tehdit eden asi bir ekonomik aktör olarak pusuda bekleyen bir varlık oldu.
Ortak olarak görülüyordu
Nihai bildiride Çin'e toplam 28 atıfta bulunuluyor ve bunların neredeyse tamamı bu ülkeyi kötücül bir güç olarak tanımlıyor. Çin'in sadece birkaç yıl önceki tasvir edilişiyle arasındaki tezat oldukça keskin. Geçmiş zirvelerde Batı'nın en büyük ekonomileri iklim değişikliği, terörle mücadele ve nükleer silahların yayılmasıyla mücadele için Çin'le işbirliği yapmaktan sık sık söz ettiler. Her ne kadar Çin hiçbir zaman Rusya'nın bir zamanlar olduğu gibi G7'ye davet edilmemiş olsa da (Rusya gruba 1997'de katıldı ve 2014'te Kırım'ı ilhak ettiğinde askıya alındı) Çin sıklıkla bir ortak, bir tedarikçi ve hepsinden önemlisi Alman arabalarından Fransız modasına kadar her şeyin mükemmel bir müşterisi olarak tanımlandı.
Artık öyle değil. Bu yıl, Çin ve Rusya belki de derinleşen ortaklıklarının doğal sonucu olarak sık sık aynı tehditkar terimlerle tartışıldı. Zirvede bir araya gelen liderlerin konuşmalarını dinleyen ve daha sonra gazetecilere bilgi veren üst düzey bir Biden yönetimi yetkilisi, Çin'in rolüne ilişkin, ilişkinin giderek daha çatışmacı olacağını varsayan bir tartışmayı anlattı.
"Şi'nin amacı Çin hakimiyeti"
Gazetecilere kapalı kapılar ardında yapılan görüşmeleri anlatırken ismini vermek istemeyen yetkili, "Zaman geçtikçe Başkan Şi'nin amacının ticaretten dünya çapında güvenlik konularını etkilemeye kadar uzanan Çin hakimiyeti olduğu anlaşılıyor" dedi. Ancak bu yılki zirvede yeni bir unsur oluşturan ve belki de Avrupa'daki fikirleri değiştiren Çin'in Rusya'ya verdiği destek oldu. Çin'in rolü konusu son iki zirvede neredeyse hiç gündeme gelmemişti ve gündeme geldiğinde de genellikle Şi Cinping'in özellikle Putin'in Ukrayna topraklarında nükleer silah patlatabileceğinden korkulduğu bir dönemde, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin üzerindeki ılımlı bir güç olarak etkisinden söz ediliyordu.
Çinli kuruluşlar için tedbir çağrısı
Bu kez, bildirinin kendisinden başlayarak ton çok farklıydı. "Çin'de ve üçüncü ülkelerde Rusya'nın savaş makinesini maddi olarak destekleyen aktörlere karşı tedbirler almaya devam edeceğiz" diyen liderler bildirisinde hukuk sistemleriyle tutarlı olarak finans kuruluşları ve Çin'de Rusya'nın savunma sanayi üssü için ürün edinmesini kolaylaştıran diğer kuruluşların da dahil edileceğini ekledi.
ABD bu dilin kullanılmasında ısrar etmiş ve Hazine Bakanlığı'nın Rusya ile Çin arasında artan teknolojik bağlantıları kesmek üzere bir dizi yeni yaptırım kararı aldığı geçen hafta müttefiklerine Biden'ın eylemine katılmaları için baskı yaptı. Ancak şu ana kadar diğer G7 ülkelerinden çok azı benzer adımlar attı.
Biden yönetimi içinde Şi'nin Çin'in Ukrayna savaşındaki rolüne bakışının son bir yılda değiştiğine ve desteğini sınırsız ortaklık ilan ettiği Putin'e karşı daha fazla artıracağına dair artan bir inanç var. Sadece birkaç ay önce bile çoğu yetkili bu cümleyi abartılı buluyordu ve Biden bile kamuoyuna yaptığı açıklamalarda iki ülkenin birbirlerine duydukları büyük şüpheleri aşarak birlikte çalışabileceklerine dair kararsızlığını dile getirmişti. Bu görüş şimdi değişti ve bazı yönetim yetkilileri Çin'in Zelenskiy tarafından organize edilen bir barış konferansına katılmaktan ülkeleri vazgeçirmeye çalıştığına inandıklarını söyledi. Bu hafta sonu İsviçre'de yapılacak konferansa 90'dan fazla ülke katılacak ancak Rusya katılmayacak ve bir yıl önce çeşitli ateşkes ve barış planlarına ilgi duyduğunu ifade eden Çin de katılmayacağını açıkladı.
"Riskli bir yaklaşım seçti"
Berlin'deki Carnegie Rusya Avrasya Merkezi'nin direktörü Alexander Gabuev'e göre Çin artık merkezi oyuncu olamayacağı her türlü barış çabasına karşı çıkıyor. Gabuev Foreign Affairs'e, "Şi, öyle görünüyor ki, sorunlu Rus ortağını terk etmeyecek ya da Kiev'e yardım etmek için sözde bile olsa çaba göstermeyecek. Bunun yerine Çin daha hırslı ama aynı zamanda daha riskli bir yaklaşım seçti. Moskova'ya yardım etmeye ve Batı liderliğindeki barış önerilerini sabote etmeye devam edecek. Ardından da Rusya üzerindeki nüfuzunu kullanarak kalıcı bir anlaşmaya aracılık etmek üzere her iki tarafı da masaya getirmeyi umuyor" diye yazdı.
Zirveye katılan ABD'li yetkililer Gabuev'in teşhisine büyük ölçüde katıldıklarını, ancak Çin'in bunu başarabilecek diplomatik deneyime sahip olduğundan şüphe duyduklarını söylediler. Ancak Çin'le ilgili görüşlerdeki değişim, Ukrayna'daki oyun sonu etrafında dönen soruların çok ötesine ulaştı. Birkaç yıl önce ABD'nin Çin'le fazla çatışmacı olmasından endişe eden Avrupa ülkeleri bu yıl, Çinli şirketlere daha az bağımlı olan Batı merkezli daha sağlam tedarik zincirleri çağrısında bulunan bildiriyi imzaladı.
Ortaklaşa yayınlanan bildiri, ima yoluyla Çin'i ABD ve Avrupa'nın kritik altyapısına yönelik bir dizi büyük saldırıdan da sorumlu tutarak Çin'i siber alanda sorumlu davranma taahhüdünü yerine getirmeye çağırdı ve "vatandaşlarımızın güvenliğini ve mahremiyetini tehdit eden, inovasyonu baltalayan ve kritik altyapımızı riske atan Çin kaynaklı ısrarlı, kötü niyetli siber faaliyetleri engelleme ve caydırma çabalarımızı sürdürme" sözü verdi.
©️ 2024 The New York Times Company