Mark Landler ve Stephen Castle / The New York Times
İngiliz siyasetinde önümüzdeki birkaç ay boyunca hiçbir soru, Başbakan Rishi Sunak'ın ülkenin bir sonraki genel seçimini ne zaman yapmayı planladığı kadar düzenli olarak sorulmayacak ve bu soru kolay bir şekilde geçiştirilemeyecek.
Bunu Ocak 2025'e kadar yapmak zorunda. Genel kanı, Muhafazakar Parti'nin anketlerde muhalefetteki İşçi Partisi'nin 20 puan gerisinde olması nedeniyle Sunak'ın bekleyebildiği kadar bekleyeceği yönünde. Britanyalıların Noel'de ya da kışın ortasında seçim yapılmasından hoşlanmadıkları göz önüne alındığında, bu durum önümüzdeki sonbaharda bir oylama yapılması ihtimalini artırıyor.
Erken seçim baskısı
Ancak Sunak'ın bazı meslektaşları geçen hafta daha erken bir takvim için bastırdı. En önemli göçmenlik politikasıyla ilgili kritik bir hukuki kararı kaybeden başbakan, Lordlar Kamarası'nın hükümetin sığınmacıları Ruanda'ya sınır dışı etmek için mevzuatı yenileme çabalarını engellemesi halinde ilkbaharda sandık başına gitmesi için partisinin sağından baskı gördü.
Sığınmacı korkusu fayda sağlar mı?
Seçimi göçmenlik konusunda bir referanduma dönüştürmek, dikkatleri Britanya'yı saran ekonomik sıkıntılardan uzaklaştırabilir. Ancak bu durum, seçmenlerin durgun bir ekonomi, hayat pahalılığı krizi ve içi boşaltılmış kamu hizmetleri için partiyi suçlamak yerine, küçük teknelerle Manş Denizi'ni geçen sığınmacılardan duydukları korkuyla Muhafazakârlara yönelmeye ikna edilebileceklerini varsayıyor.
İngiltere Yüksek Mahkemesi geçtiğimiz hafta sığınmacıları Ruanda'ya sınır dışı etme politikasını hukuka aykırı bularak iptal etti. Ancak Sunak, Doğu Afrika ülkesiyle, mahkemenin itirazlarından biri olan İngiltere tarafından gönderilen göçmenlerin sınır dışı edilmemesine dair yasal olarak bağlayıcı bir taahhüt içeren yeni bir anlaşma müzakere ederek konuyu canlı tutma sözü verdi.
"İngiliz halkının bu yasayı isteyeceğini biliyorum"
Sunak ayrıca Ruanda'yı sığınmacılar için güvenli bir ülke ilan edecek acil durum yasası sözü verdi. Bunun yasal itirazları aşıp aşamayacağı ve Parlamento'nun seçilmemiş üst meclisi olan Lordlar Kamarası'nda yasayı inceleme hakkına sahip olup engelleyip engelleyemeyeceği belirsizliğini koruyor. Sunak geçen hafta gazetecilere verdiği demeçte, "İngiliz halkının bu yeni yasanın geçmesini isteyeceğini biliyorum, böylece Ruanda'ya uçuşları başlatabiliriz. Yolumuza çıkan ister Lordlar Kamarası ister İşçi Partisi olsun, onlarla mücadele edeceğim çünkü bu işi halletmek ve botları durdurmak istiyorum" ifadelerini kullandı.
Siyasi analistler, 2019'da Muhafazakârlara verilen desteğin partiye ezici bir genel seçim zaferi kazandırdığı İngiltere'nin kuzey ve Midlands bölgelerinde göçün yankı uyandıran bir konu olmaya devam ettiğini söylüyor. Birçoğu geleneksel olarak İşçi Partisi'ni destekleyen bu seçmenler Muhafazakârların "Brexit'i gerçekleştirin" sloganının cazibesine kapıldı.
"Göçü azaltmadan kazanması mümkün değil"
Kent Üniversitesi'nde siyaset profesörü olan ve popülizm ve kimlik siyaseti üzerine yazılar kaleme alan Matthew Goodwin, "Göçmenlik, 2019 Muhafazakar Parti seçmenleri için artık hayat pahalılığı krizinin ve ülkenin Ulusal Sağlık Hizmeti'nin vahim durumunun bile üzerinde bir önceliğe sahip. Kısacası bu, Rishi Sunak'ın göçü azaltarak ve ülke sınırlarının kontrolünü yeniden ele geçirerek bu seçmenlerle bağlantı kurmadığı sürece bir sonraki seçimi kazanmasının mümkün olmadığı anlamına geliyor. Ancak bunların ikisi de şu anda pek olası görünmüyor" ifadelerini kullandı.
Goodwin, seçim tarihini hızlandırmak bir yana, göç konusunun öne çıkmasının Sunak'a oylamayı ertelemesi için baskı yapacağını savundu. Profesör, Ruanda'ya tek yönlü uçuşların başlaması bir yana, mevcut politikayla ilgili yasal sorunların üstesinden gelmenin bile aylar alacağını söyledi.
Diğer uzmanlar ise göçmen konusunun ağırlıklı bir seçimin Muhafazakârların işine yarayacağı konusunda daha şüpheci. Londra'daki bir düşünce kuruluşu olan U.K. in a Changing Europe'da araştırmacı olan Sophie Stowers, seçmenlerin çoğunun partiyi göç konusunda olumsuz gördüğünü söyledi. Sunak'ın başbakan olmasından bu yana kanalı geçenlerin sayısı inatçı bir şekilde yüksek kalırken, yasal göç arttı. Stowers, "Bana göre, halk nezdinde kötü bir imaja sahip olduğunuz bir konuya dikkat çekmek mantığa aykırı görünüyor" dedi.
Ekonomide henüz başarılı olamadı
Asıl soru, kamuoyu yoklamalarına göre seçmenlerin geneli için göçten daha önemli olan ekonomi konusunda seçim kararı alınsaydı Muhafazakârların daha da kötü bir performans gösterip göstermeyeceği. Sunak geçen hafta en önemli ekonomik hedeflerinden birine ulaşarak enflasyon oranını yarıya indirdi. Ancak diğer ikisini henüz başaramadı: büyümeyi canlandırmak ve kamu borcunu azaltmak. Analistler, ekonomik haberlerin ilkbahar ve sonbahar arasında iyileşeceğinin henüz belli olmadığını söyledi. Enflasyon düşerken, Liz Truss'ın geçen yıl piyasaları sarsan vergi politikalarının etkisiyle yükselen faiz oranlarının kalıcı etkisi, konut kredisi faizlerinin yükselmesi şeklinde ekonomiye yansımaya devam ediyor.
Sunak'ın seçenekleri neler?
Tarihsel olarak, Margaret Thatcher ve Tony Blair de dahil olmak üzere birçok başarılı başbakan, öngörülemeyen olayların kurbanı olma riskini almak yerine, seçimleri ihtiyaç duyduklarından daha erken bir tarihe aldılar. Boris Johnson Aralık 2019'daki zaferiyle bu kalıbı başarıyla kırmış olsa da genellikle havanın ve halkın ruh halinin daha iyi olduğu yaz aylarını tercih ettiler. Sunak'ın manevra alanı sınırlı. Seçeneklerden biri, oylamanın yerel seçimlerle aynı zamana denk gelecek şekilde Mayıs 2024'te ya da Haziran ayında yapılması. Bir başka olasılık da ABD'deki seçimlerle aynı zamana denk gelen Ekim ya da Kasım ayları. Ancak Donald Trump'ın zafer kazanma ihtimali, bazı İngiliz seçmenleri daha merkezci bir seçeneğe iterek öngörülemeyen bir etki yaratabilir. Sunak son çare olarak 28 Ocak 2025'e kadar bekleyebilir. Anket uzmanı Peter Kellner, "Seçim bir kez başladı mı, her şey masaya yatırılır. Gündemin kontrolünü kaybedersiniz" dedi.
© 2023 The New York Times Company